Boyner: Barış Rüzgârları Cinayetlerin Söndüremeyeceği Bir Umut Işığı Yakıyor

TÜSİAD’ın 43.Olağan Genel Kurul’unda konuşan Ümit Boyner, görevini tamamladığı için üzüntülü, emin ellere bıraktığı için de mutlu olduğunu dile getirdi. Boyner, döneminde kendine yardımı olanlara teşekkür ederken, yeni yönetime görevinde başarılar diledi. İsim vermeden İmralı görüşmelerine değinen Ümit Boyner, “Kürt sorununda esen barış rüzgârları, Paris’te işlenen cinayetlerin de söndüremeyeceği bir umut ışığı yakıyor. Milletçe 30 senelik kâbusumuzun biteceğine dair emarelerin artmasına seviniyorum. Toplumsal dokumuzu, giderek daha derinden kemiren bir sorunun aşılmasında sona yaklaştığımız duygusu içimi ısıtıyor.” ifadelerini kullandı. Kürt sorununda yöntemlerle ilgili ayrı görüşlerin olabileceğini belirten Boyner, şöyle devam etti: "Çare için ayrı metot ve anlayışlarımız bulunabilir ama toplumun hemen hemen tüm kesimleri artık soruna deva talep ediyor. ‘Artık silahlarla değil, birbirimizle diyalogda bulunalım’ diyor. Hepimiz ne olursak olalım, kendimize hangi kimliği uygun görürsek görelim, bu toprakların insanıyız.

Bizler ve çocuklarımız barışı hak ediyoruz. Terörün sona erdirilmesi kadar, Kürt sorunun aşılmasına da odaklanacağımıza dair ümitler besliyorum. Tüm bu duygular, ayrılık duygusunu ve ona bağlı hüznümü dengeliyor." Türkiye’de kimi siyasi sorunların önünün alınamadığından dert yanan Boyner, eğitimde pek çok hakkın çiğnendiğinden ve tutuklu öğrencilerin adedinin arttığından şikayet etti.Dernek olarak yeni anayasayı hakka uygun ve şeffaf Türkiye için ele aldıklarını aktaran Boyner, “2010’da ortaya koyulan ve halkoyuna sunulan paketin yerinde olmadığını, yeterli olmadığını açıkladığımızda bizi tenkit edenlerle şu an aynı fikirdeyiz. Türkiye, cari açığı gibi demokratik açığını da kapatmalı. Bu anlamda ülkenin ayağına dolanacak kibrin bubi tuzaklarından kaygı duyuyorum.” dedi.

Ekonomide alınan aşamalardan duyduğu mutluluğu vurgulayan Ümit Boyner, üretimde ortaya koyulan başarıları gölgeleyen işçi ölümlerinin önünün alınması için önerilerde bulunduklarını da bildirdi.Fikir ve beyanlarından dolayı yer yer TÜSİAD ile kendine sataşmaların olduğunu anlatan Boyner, şöyle konuştu: “Kadın olmamı zafiyet görenlerin saldırılarına rağmen doğru bildiğimi ifade ettim. Dernek olarak ülkenin sorunlarını dillendirmek görevimiz diye tavır aldık. Zaman ve zemine göre eylem değiştirmedik. Kanarya sevenler derneği olmadık. Eğilip bükülmememiz, özgür fikir ve duruşu savunmamız, biat ile itaat kültürüne değil tartışma çoğulculuğuna önem vermemizin semeresini gördük.”TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Erkut Yücaoğlu ise Kürt sorununun karmaşık ve çok etaplı olduğuna temas etti. “Sorunun aşılması önemlidir. Bir an evvel bu konuya deva bulunmalı. Türkiye’de demokrasiyi perçinleyecek faaliyetler kapsamlı bir şekilde yürütülmeli." temennilerinde bulundu.Siyasilerin katılmadığı TÜSİAD 43. Genel Kurulu, yönetim ve denetim kurullarının belirlemek için yapılan oy verme işlemi ile devam ediyor.