Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, 'Türkiye'de bugün susması gereken yegane unsur silahlardır. Bunun yolunu bulmak zorundayız'dedi.
Boyner, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) toplantısında, 'Maalesef bu toplantımızı içimizi dağlayan haberler ve görüntülerin gölgesi altında yapıyoruz' sözleriyle başladı.
Geçen yıl bu aylarda sona erdirileceğine dair büyük umutlar beslenen terör eylemlerinin yeniden tırmanmasıyla ulusça zor ve acılı günlerden geçildiğini ifade eden Boyner, terör saldırılarında hayatlarını yitirenlere tanrıdan rahmet dilerken, ailelerine taziyelerini sundu.
Boyner, terör konusuna tekrar döneceğini ancak daha önce farklı bir noktaya, gelecek vizyonunun yitirilmesinin yarattığı boşluğa değinmek istediğini dile getirerek, şöyle devam etti:
'Çok değil, bundan dört yıl, hatta üç yıl önce gerek bu toplantılarda, gerek başka platformlarda Türkiye gelecek vizyonunu tartışırdı. Bu vizyon yalnızca Türkiye'nin bir bölgesel güç olması, etkisini artırması çerçevesine sıkıştırılmazdı. İçeride nasıl bir düzen kurmak istediğimiz sorgulanırdı. Asıl soru AB üyeliği bağlamında daha iyi bir gelecek inşa etmek için neler yapılması gerektiğiyle ilgiliydi. Refah açısından Avrupa standartlarına ulaşmak, hukukun üstünlüğünün getirdiği bireysel hak ve özgürlüklerden yararlanmak, bu özgürlüğün getireceği ferahlıkla yaratıcılığımızı şaha kaldırmaktan bahsediyorduk. Toplumsal barışı ve huzuru sağlayarak tüm bunları gerçekleştirmenin heyecanı ülkemize hakimdi.
Ne oldu da bu vizyonu, heyecanı daha iyi bir gelecek kurmak için gerekli disiplini tükettik? Burada AB'yi bir eşik, bir hedef, bir standartlar kümesi olarak değerlendiriyorum. Hangi yönetim zaafı, hatta körlüğü bizi kazandıklarımızın gerisine düşürdü bunu sorgulamamız gerektiğine inanıyorum. Sorgulayalım ki önümüzdeki fırsatları doğru değerlendirip kaçırmayalım.'
-'SÜRECE SEKTE VURDU'-
Ümit Boyner, Türkiye'nin enerjisini geleceği kurgulamaya, gençlerine umutlu bir gelecek hazırlamaya harcamalıyken, hala geçmişten taşıdığı ve 'siyaset kurumunun çözemediği ya da çözmediği' sorunlarla uğraşmak zorunda kalmaması gerektiğini görüşünü ifade ederek, şöyle devam etti:
'Çeyrek asrı aşan bir zamandan bu yana ülkemizi sarsan bu eylemlerin ve şiddetin bizi bir kez daha pençesine almasına tahammül edemeyiz. Bugünkü tablo karşısında geçmişte çok duyduğumuz ve kamuoyu nezdinde inandırıcılığını çoktan kaybetmiş söylemlerle işin özünü kaçırdığımızı düşünüyoruz. Bunca yıldır daha çok öldürerek ve daha çok çocuğumuzun ölümünü kabul ederek terör meselesini çözemedik. Siyaset alanında ise yükselen terör karşısında sonuç getirmediği tecrübeyle sabit otoriter yöntemler arayışına girmenin çıkmaz yol olduğunu tekrarlama gereği duyuyoruz. Hukuk ve demokrasi çerçevesinin dışına çıkmanın ülkemize yarardan çok zarar getireceğinden eminiz. Geçen yıl büyük umutlarla ortaya atılan Kürt açılımının neden kamuoyundaki ilk destek düzeyini kaybettiğini, giderek ülkedeki kutuplaşmayı arttırıcı bir nitelik kazandığını da iyice düşünmek zorundayız. Bir yanıyla, açılımın içeriğinin bir türlü tanımlanmaması sürece sekte vurdu. Diğer yandan, geriye dönüp baktığımızda körü körüne desteğin de inadına ret cephesi mantığıyla hareket etmenin de açılıma, dolayısıyla topluma verdiği zararları görüyoruz.'
-'SUSMASI GEREKEN YEGANE UNSUR SİLAHLARDIR'-
Toplumsal birliği sağlayacak adımların sivil inisiyatif harekete geçirilerek, her kesimden sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte şiddeti kesinkes reddeden bir platformda ortak çözümler aramaya başlanması gerektiğini söyleyen Boyner, 'Şiddete karşı, terörün mantığına karşı yek vücut direnmeliyiz. Bu direnci duru, net söylemlerimizle, barışçıl duruşlarla pekiştirmeliyiz. Kısacası hayatlarımızı, geleceğimizi, dirliğimizi şiddet severlerin eline rehin vermemeliyiz' dedi.
TÜSİAD olarak görevlerinin, sorumluluklarının bu tartışmalarda ön açıcı, çerçeveyi belirleyecek ilkeleri ortaya koymak olduğunu vurgulayan Boyner, şunları kaydetti:
'Siyaset önerilerini gündeme taşımaktır. Nitekim daha önceki çalışmalarımızda o günün ortamına göre temel önerilerde bulunmuştuk. O müktesebat üzerinden çalışmalarımızı sürdüreceğiz. İnancımız odur ki bugünkü gibi zor zamanlarda bizim konuşmamız önem taşır. Konuşmayı sürdürmeliyiz. Konuşmak için gerekli zeminin hep müsait olmasını sağlamalıyız. Herhangi bir şekilde söz söyleme özgürlüğünün kısıtlandığı, insanların düşüncelerini dile getirdikleri için korktukları bir ortamın şekillenmesine göz yummamalıyız. Türkiye'de bugün susması gereken yegane unsur silahlardır. Bunun yolunu bulmak zorundayız.'
24.06.2010 12:29:34
Boyner: 'Silahlar Susmalı' İstanbul
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, 'Türkiye'de bugün susması gereken yegane unsur silahlardır.