Bu işin en büyük sorumlusu YSK'dır

Bu işin en büyük sorumlusu YSK'dır

Eski Savcı Mete Göktürk, Hatip Dicle kararının kesin ve değiştirilemez bir karar olduğunu belirterek, "Daha önce adaylığının kabul edilmesi bir hataydı. Bu işin en büyük sorumlusu YSK'dır" dedi. Göktürk, Balbay ve Haberal kararına ilişkin de, verilen kararın yasaya uygun olduğunu söyledi.

Hatip Dicle‘nin milletvekilliği düşürüldü (Son Detaylar)

Eski Savcı Mete Göktürk, NTV ekranlarında Hatip Dicle’nin vekilliğinin YSK tarafından düşürülmesini ve ikinci ''Ergenekon'' davası kapsamında tutuklu olarak yargılandıkları sırada milletvekili seçilen Prof. Dr. Mehmet Haberal ile Gazeteci-Yazar Mustafa Balbay'ın tahliye taleplerinin reddine ilişkin kararı değerlendirdi.

Hatip Dicle'yle ilgili YSK'nın verdiği kararın kesin bir karar olduğunu belirten Göktürk, "Herhangi bir itiraz veya bunu değiştirecek bir mercii söz konusu değil. Tek bir yol var parlamento, bu konudaki yasal değişiklikler. Ancak bu şekilde bir düzeltme söz konusu olabilir. Bu da çok uzun vadeli bir şey" diye konuştu.

YSK'nın kendi kararına ilişkin bir düzenleme yapamayacağını vurgulayan Göktürk, "Çünkü yasa çok açık, burada hatalı bir karar yok. Hatalı kararı daha önce YSK, bir yıldan fazla hapis cesanına mahkum olan Hatip Dicle'nin milletvekilliğine engel anayasal bir hüküm varken, bunu dikkate almadan adaylığını kabul etmekle yapmıştır. Dolayısıyla hatanın büyük bir kısmı YSK'dan kaynaklanmaktadır. Fakat şimdi bu yanlışı düzeltmeye kalkmış, toplumsal bir takım travmalara sebep olacak bir karar vermiştir, vermek de zorundadır" şeklinde konuştu.

Anayasanın 76. maddesinin bu durumlarda milletvekili seçilmeyeceğini çok açık ve net olarak ifade ettiğine dikkat çeken Göktürk, "Bu durumda milletvekili adaylığının kabulü bir kere başlı başına büyük bir hataydı. Daha sonra bunu farkedip iptal etmesi yasaya uygundur. Ama insanların vicdanını rahatsız eden adalet anlayışını sarsan bir karardır ve bu işin en büyük sorumlusu YSK'dır" dedi.

"BALBAY VE HABERAL İÇİN VERİLEN KARAR YASAYA UYGUN"

Balbay ve Haberal için ise normal hukuki prosedürün işyeceğini ifade eden Göktürk, "Her türlü mahkeme kararına karşı itiraz yolu açıktır. Ancak milletvekili seçilmek Anayasanın14. maddesine göre doğrudan doğruya bir tahliye nedeni değildir. Çünkü 83. madde de dokunulmazlıktan söz etse de, devlete karşı işlenen suçlarda o hüküm uygulanmaz diyor. Dolayısıyla mahkemenin verdiği karar yasaya tamamen uygun. Zaten aksine bir karar vermesi düşünülemez" değerlendirmelerinde bulundu.

Milletvekili olmuş birisinin artık kaçma şüphesi kalmamıştır varsayımıyla tahliye edilmesinin hukuken geçerli bir gerekçe olmadığını bildiren Göktürk, bunun örnekleri olduğunu söyledi.

Göktürk, "Bunun çözümü ancak ve ancak itirazlarda reddedilirse, yasal düzenlemelerle mümkün olabilir özellikle hatip dicelenin durumu" diye konuştu.

BEYAZ GAZETE
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile