İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın yaptığı açıklamalar şöyle:
Bugün burada doğrusu çok verimli bir toplantı gerçekleştirdik. RTÜK Başkanımıza teşekkür ediyorum bizi buraya davet ettiği ve böyle bir program yaptığı için. Genel manada sizinle ortak bir kamu sorumluluğunu yerine getiriyoruz. Bu bir istişare toplantısıdır. Amacımız terör olaylarla ilgili haberlerin kamuoyuna yansıtılış biçimi üzerinde konuşmaktır. Toplumumuzun huzur ve güvenini konuşmaktır. Biliyoruz ki gazetecinin refleksleri vardır. Bir olay meydana geldiğinde olay yerine gider, haberi en ayrıntısına kadar tespit eder, kameraman en ufak ayrıntısına kadar görüntüler. Onlar görevini yapar ancak yayınlanacak haberin görüntülerin şiddetle, terörle ilgili benzer trajik olaylarla ilgili görüntülerin montaj aşamasında kamuoyun göz ardı edilmemesi gerekir.
Örgütün ekmeğine yağ sürecek görüntü ve haberlerden çekinmek gerekir. Canlı yayında söylenen sözlerin ve görüntüler oktan çıkmış yay gibidir. Geri dönüşü yoktur. Terör olaylarına yönelik ortak sorunumuzu, yayın ilkelerini konuştuk. Ülkemizin tabi bir terör sorunu var bunu biliyoruz ve ülkemize her açıdan zarar veren terörün sonlandırılması için medyaya da çok önemli görevler düşüyor.
Medya'ya hayati bir görev düştüğü açıktır. Bugün bu kanaatimizi burada bir kez daha paylaşmış olduk. Yazılı ve görsel basınımızın terör örgütünün bu temel hedefini dikkate alarak yayın yapması gerekir. Terör örgütünün en önemli amacı yaşattıkları acı ve korkunun sürekli gündemde olmasıdır. Terör olayı ne kadar etkili çok uzun, acıları derinleştirici verilirse terör örgütü o kadar propagandasını yapmış olur. Yazılı ve görsel basınımızın bunu dikkate alarak yayın yapması gerekir. BM'nin veya diğer kuruluşların geliştirdiği tavsiye kararlar vardır bu konuda. Bu sorunun da bir gereğidir. Biz de hükümet olarak medyamızın yayın politikasını bir kez daha gözden geçirmesini, iyi niyetli de olsa, istemeden de olsa, terör örgütünün amacına hizmet eden yayınlar yapmamasını arzu ediyoruz. Biz ülkemizi bu beladan kurtarmak için dün olduğu gibi bugünde kararlı bir şekilde çalışıyoruz. Bunun hepimizin sorunu olduğunu ve herkesin bu çözüme katkı sunması gerektiğini söylüyoruz. Bu siyaseten istismar edilecek bir konu değildir.
Hiçbir ülke kendi içinde bu konunun istismarını farklı şekilde kullanılmasını da kabul etmez ve buna izin vermez. Raiting yarışlarına kurban verilecek bir konu hiç değildir, son derece ciddi bir meseledir. Ağzımızdan çıkan sözün, gazete manşetlerinde yer alan yazı ve fotoğrafın etki ve sonuçlarını hesap etmek zorundayız. Bu bizim siyasetçi olarak da medya mensupları olarak da en temel görevimizdir. Terör örgütünün ve onun arkasındaki güçlerin amaçlarına bir kez daha ulaşamayacaklarını hatırlatmak isterim.
Terörün sonlandırılması, demokrasi standartlarımızın yükseltilmesi, daha özgür bir Türkiye için yürüyüşümüz devam ediyor. Bu yürüyüşümüz esnasında yolumuza atılan çakıl taşları bizi saptırmayacak, yolumuzdan alıkoymayacak. Bütün bunları çok iyi bir atmosferde değerlendirmiş olduk. Bütün bunlar hepimizin şu günlerde düşündüğü konulardı. Bazı televizyon kurumlarımız yeniden bazı kararlar almışlar. O şekilde buraya gelmiş oldular. Bu da bizi memnun etti. Demek ki bu genel bir ihtiyaçtı. Medya ve hükümetin zaman zaman bir araya gelmesini olumlu görüyoruz.
Biz burada sadece burada bilgilendiren bilgi veren beklentilerimizi dile getiren konumda olduk. RTÜK ve yayıncılar derneği bu konuları daha sonra değerlendirecekler. Belli ilkelerin yeniden paylaşılması gerekebilir. Bütün çalışmalarımız tekrar gözden geçirilirken medyamızın bu konudaki hassasiyeti de değerlendirilmiş olacak. Ben tekrar bütün habercilere, basın emekçilerine teşekkür ediyor hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyorum' dedi.
Bu tabii konuyu televizyonlarımızın yöneticileri ile konuştuk. Bugünkü toplantımızın konusu buydu. Onun için ben burada tabi böyle toplantıda konuştuğumuz konuyu tekrar etmek istemiyorum bunlar değerlendirildi. RTÜK ve bütün televizyonlarımızın yöneticileri bu noktada ortak ilkeler geliştirecekler.
Burada bir boyutu daha değerlendirmiş olduk. Herhangi bir olay olduğunda bizim İçişleri Bakanlığı olarak bütün sorumlu arkadaşlara yeniden genelge yapacağız daha hızlı ve doğru bilgiyi verme haber akışını sağlamak önemli bundan böyle bu konuda hızlı mekanizmalar oluşturulacak ve sizler haber sıkıntısı çekmeyeceksiniz. İlerleme olduğunda birazcık zaman istediler soruşturmanın belli safhaları sürüyor. Size herhalde bir açıklama yapılabilir, Halkalı'da yaşanan saldırıyla ilgili.
ÖZEL HAREKAT KONSEPTİNDE BİR DEĞİŞİKLİK GÜNDEMDE YOK
Arkadaşlar toplantıda da gündeme geldi bu. Biliyorsunuz güvenlik birimlerimizin özel elemanları vardır. Hem Genelkurmay'da kara kuvvetlerinin özel kuvvetler diye daha özel tutulmuş eğitim birimi vardır, Jandarma'nın içinde bu vardır Polisin içinde de bu vardır. Biliyorsunuz, çevik kuvvet vardır, toplumsal olaylara belli şekilde müdahale edecek şekilde. Biraz daha ileri şekilde daha iyi yetiştirilmiş, özel harekat birimi vardır. Doğrusu hiç yok olmadı hep vardı. Benim göreve geldiğimde de 4,500 mevcudu olan Ankara'da belli sayıda vardır. İhtiyaç olan yere gönderilir. Hatta şuanda Bağdat'ta büyükelçiliğimizi koruyan 40 kişilik bir ekibimiz vardır. Benim dönemimde doğrusu buranın biraz sayısını arttırma çalışmalarım oldu. Her yıl yaklaşım 1000 personel ekliyoruz. Bunlar yine özel harekat birimine alıyoruz. Bunlar oradaki eğitimlerini yürütecekler. Bu bizim ihtiyacımız olan bir birim. Bu benim biraz daha önem verdiğim bir birim. Polisin görev alanı il ve ilçelerin belediye sınırlarıdır. İç güvenliğin kırsal kesimini jandarma şehir kısmını polis denetler. Yeni bir değerlendirme ve görevlendirme söz konusu değil. Valilerimiz tabi ihtiyaç duyarsa jandarma alanında polis, polis alanında jandarma gibi kaydırmalar yapabiliyor bu her zaman olağan birşey.
RTÜK Başkanı Davut Dursun yaptığı açıklamalar şöyle:
Yayınlara devam ederken terör örgütünün amacına hizmet etmeden nasıl yayın yapılacağına ilişkin fikirler sunuldu, diğer arkadaşlarımız da bunları not etti. Raiting gibi daha kapsamlı hedeflerde bunu kullanmamak gerektiği vurgulandı. Sivil Toplumu terörün yalnızlaştırılması konusunda STK tarafından bir inisiyatif kullanılması konusunda belli etkileri ve katkıları olabilir mi gibi değerlendirmeler yapıldı. Hoşgörünün televizyonlarda temsil edilmesi gerektiği, ifade özgürlüğünün en geniş alanda kullanılması için herhangi bir politikanın tercih edilmemesi gerektiğine vurgu yapıldı.
Sayın Bakanım herhangi bir olağanüstü düzenlemeye yönelik çalışma olmadığını, kısıtlama getirmeyi düşünmediklerini belirtti. Sayın Yayıncı arkadaşlarımızda asla ifade özgürlüğünün sınırlandırılmaması gerektiğine işaret ettiler. Sorumluluk konusunun bir kez daha altı çizildi. Belli sorumlulukların, belli duyarlılıkların elzem olduğu, terör gibi toplumsal ciddi krizlerde sorumluluğun elden kaçırılmamasına vurgu yapıldı.
İnternet ile ilgili düzenlemede bir boşluk olduğu vurgulandı. İnternet üzerinden de video, haber ve bilgi akışının olduğunun o sebeple onun da düzenlenmesinin gerektiği ifade edildi.
Son derece verimli ve iyi bir çalışma olduğunu düşünüyoruz. Bu tür çalışmaların bundan sonra da devam etmesi gerektiğini, RTÜK ile yayıncılar arasında daha sık bir araya gelmesi gerektiği belirtildi. Bu çerçevede bu konuyu tekrar değerlendirerek yeni bir araya gelmenin fırsatını değerlendirmeye çalışacağız.
Bir de özellikle belirtmek istiyorum. Haberlerin sunumunda terörde ciddi bir artış olduğu yönünde toplum üzerinde olumsuz etki kullanılmasının hatalı olacağı, daha çok olağan kelimeler seçilmesi gerektiğine vurgu yapıldı.
Bu istismar edilecek bir konu değildir
İçişleri Bakanı Beşir Atalay ve RTÜK Başkanı Davut Dursun Medya mensupları ile biraraya geldikleri toplantı sonrası açıklama yaptı.