Buca'da 3'Üncü Bağ Bozumu Coşkusu

Buca'da 3'Üncü Bağ Bozumu Coşkusu

Geçmişte Türkiye’nin en değerli üzümlerini yetiştiren İzmir Buca’da, 3’üncü Bağ Bozumu Şenliği gerçekleştirildi. Bayram havasında gerçekleşen şenlikte, eski gelenekler gün yüzüne çıkarıldı. Buca’da bağcılığın gelişmesi için üreticilere ve özel sektöre çağrı yapan Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, “Buca’da bağ kurmak isteyen herkese destek olmaya hazırız” dedi.



Buca Belediyesi tarafından 3 yıl önce 13 dönümlük alanda kurulan Buca Bağ Evi’nde hasat coşkusu yaşandı. Geçmiş yıllarda Türkiye’nin en iyi sultani cinsi üzümünü üretmekle meşhur olan Buca’da bağcılığı yeniden canlandırmak ve bağcılık kültürünü yaşatmak için gelenekselleştirilen Bağ Bozumu Şenliği’nin bu yıl 3‘üncüsü gerçekleştirildi.

Şenlik, Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç’ın katıldığı kortejle başladı.

Davul zurna eşliğinde devam eden kortejin ardından, bağlardan toplanan üzümler Bucalı kadınlar tarafından ezilerek şıra elde edildi. İlk şıra tadımının ardından Başkan Kılıç, etkinliğe katılanlara keşkek ikram etti. Yöresel ürünlerin sergilendiği şenlikte, zeybek ve halk oyunları gösterisinin yanı sıra Buca Belediyesi Pop Orkestrası’nın performansı ziyaretçilerden tam not aldı.

En iyi üzüm üreticisi ödülünü aldı

Eğlencenin ardından 3’üncü Bağ Bozumu Şenliği kapsamında “En İyi Üzüm Yetiştiricisi” ödül töreni gerçekleştirildi.

Ziraat mühendislerinden oluşan jüri tarafından yapılan uzun soluklu incelemeler sonucunda, üzümlerin salkım gösterisi ve şıklığı, tat ve aroma, ilaç ve kalıntı durumuna göre En İyi Üzüm Yetiştiricisi Ödülü’nü Turgay Aygün almaya hak kazandı. Altın ve plaketle ödüllendirilen Aygün’e ödülünü Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç takdim etti.

"Çocukların üstü üzüm lekesi olsun"

Şenlikte konuşan Başkan Kılıç, Manisa’nın Salihli ilçesinde bağcı bir aileden geldiğini ifade ederek, şenliğin kendisi için ayrı bir önem taşıdığını söyledi.

Kılıç, “Çocukluğumdan bugüne kadar ayağımdan çizme, elimden üzüm makası eksik olmamıştır. Eskilerde hasat zamanı demek; düğün zamanı demekti, bayram demekti. Bizler yerel değerlerimizi zenginleştirip tanıtmak yaşatmak zorundayız. Sizlerden rica ediyorum; çocuklarınızı, ailelerinizi alın üzüm bağlarına götürün. Bahçenize bile olsa üzüm ekin. Bucalı her çocuğun bu duyguyu yaşaması gerekmektedir. Ancak o zaman kentimizde bu duyguyu yeniden canlandırabiliriz. Çocuklarımızın ayağına, eline, yüzüne Buca’nın toprakları bulansın. Üstleri üzüm lekesiyle kirlensin. Ağızlarından üzüm tadı eksik olmasın ki, yaşadıkları toprakların değerlerine sahip çıkabilsinler. Ne Buca’nın bağlarını, ne de Türkiye’deki bir tek ağacın ranta kurban edilmesine izin versinler. Hem kültürlerine hem de geleceklerine sahip çıksınlar. Bu hepimizin görevidir” diye konuştu.



Bucalılara bağcılık girişimi çağrısı

Buca’da bağcılığın gelişmesi için üreticilere ve özel sektöre çağrı yapan Başkan Kılıç, ”Buca Belediyesi olarak bağ kurmak isteyen herkese destek olmaya hazırız. Gelin hep birlikte Buca’nın bağlarını yeniden canlandıralım. Üretim yapmak isteyen, bağ kurmak isteyen köylülerimizin yanındayız. Üzümlerimiz birlikte üretelim, birlikte hasadını yapalım, birlikte kazanalım. Buca’nın üzümlerini modern yöntemlerle üretelim, yeniden dünyaya birlikte pazarlayalım. Özel sektöre de burada çok fazla rol düşüyor. Buca’nın topraklarını beton yığınlarına mahkum etmektense bağlarla yeşillendirmek bir Bucalı için öncelik olmalıdır. Bağlarımızda kuracağımız bağ evleri ve tarihi dokuya uygun tesislerle burada hem tarımı hem de turizmi canlandırmamız mümkün. Ben dünyanın dört bir yanından Buca’nın bağlarına turistlerin geleceğine, bu duyguya ortak olacaklarına inanıyorum” ifadelerini kullandı.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile