Buhara'daki 3. Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi Sona Erdi

Özbekistan'ın tarihi Buhara kentinde düzenlenen 3. Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi bugün yapılan kapanış oturumlarıyla sona ererken, onur konuğu Nobel Ödüllü Türk bilim adamı Aziz Sancar'a geleneksel Özbek kıyafet hediye edildi.

Turkish Studies Dergisi, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi, Uluslararası Balkan Üniversitesi ve Buhara Üniversitesi tarafından düzenlenen kongrenin ana destekçileri arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Belediyeler Birliği, Çorum Belediyesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı, TİKA ve Özbekistan'ın Ankara Büyükelçiliği yer aldı, Anadolu Ajansı da toplantının medya sponsorluğunu üstlendi.

Bazı milletvekilleri ile belediye başkanlarının da hazır bulunduğu kongreye Almanya, KKTC, Makedonya, Pakistan, Güney Kore, Kazakistan, Kırgızistan, Türkiye ve Özbekistan'dan 300'den fazla akademisyen katıldı. Kongrede, Nobel ödüllü bilim adamı Aziz Sancar da onur konuğu olarak yer aldı.

Kongrenin açılışında konuşan ev sahibi Buhara Üniversitesi Rektörü Abdukabil Tulaganov, toplantının tüm zamanlarda alimleri bir araya getiren tarihi Buhara'da yapılmasının derin bir anlam taşıdığını, doğu ile batıyı birleştiren Büyük İpek Yolu'nun geçtiği bu topraklarda, ticaretin yanı sıra kültürlerin de kesiştiğini belirtti.

20. yüzyılın başında, Özbekistan'a eğitim konusunda destek sağlayan Türkiye'de çok sayıda Özbek gencinin eğitim aldığını anımsatan Tulaganov, ilk Özbek profesörü Abdurauf Fitret'in de 1909-1913 yıllarında İstanbul Üniversitesinde okuduğuna dikkati çekti.

TBMM Başkanvekili Prof. Dr. Mustafa Şentop da Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kongre katılımcılarına ve Özbek halkına selamlarını ileterek, iki ülke cumhurbaşkanlarının kişisel dostluğunun, Özbekistan-Türkiye ilişkilerine çok kısa zamanda çok güçlü bir ivme kazandırdığını belirtti.

Şentop, ikili ilişkilerin gelişmesine önemli katkıda bulunacak bu kongrenin yapıldığı mekanların da özel anlamları olduğunu ve bu bakımdan üçüncü kongre için Buhara'nın özellikle seçildiğini vurgulayarak, "Bu topraklar sadece maddi varlığımız köklerinin bulunduğu bir mekan değil, aynı zamanda gönül ve zihin dünyamızın da köklerinin bulunduğu bir mekandır." dedi.

Akademisyenler arasında kurulan ilişkilerin önemine değinen Şentop, iki ülke üniversiteleri arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi ve Türk üniversitelerinin Özbekistan'da kampüsler açması gerektiğini kaydetti. Şentop, Türk coğrafyasında daha kolay ve iyi anlaşabilmek için dil konusunda ortak anlayış geliştirilmesi gerektiğini vurgulayarak, bölgede Türk dizilerinin yaygınlaşmasının bu sorunu çözebileceğini belirtti.

Kongrenin onur konuğu Aziz Sancar da sosyal bilimlerin önemine değinerek, "Ama şu da bir gerçektir ki Türk dünyasının son beş yüz yıldır temel bilimlere, bilimsel gelişmelere katkısı olmamıştır." dedi.

Sancar, Türk dünyasının Batılılar ile yarışmak ve onlara kendisini kabul ettirmek için bilim yapması ve bilime onlar kadar katkı yapması gerektiğini ifade ederek, "Eğer bilimde o seviyeye ulaşırsak o zaman Aziz Sancar'a bu kadar ilgi olmaz. Bilim yapmamız ve temel bilime büyük yatırım yapmamız lazım." diye konuştu.

-Sancar'a Özbek kıyafeti

Bandırma Üniversitesi Rektör Yardımcısı Suat Uğur da yüzyıllarca Türk-İslam kültür ve medeniyetinin, bilim ve sanatının kalbinin attığı bu toprakların, insan yetiştirme bakımından dünyanın en zengin toprakları olduğunu kaydederek, "Çağdaş ilim, mimari, şehircilik, tıp ve kısacası çağdaş dünya bu coğrafyanın geçmişine çok şey borçludur." ifadesini kullandı.

Uluslararası Balkan Üniversitesi Rektörü Mehmet Dursun Erdem ise Endülüs ve Kudüs'ün ardından 3. kongrenin tarihi Buhara'da yapılmasının çok önemli olduğunu vurgulayarak, destek verenlere teşekkür etti.

Milli Eğitim Bakanlığı Müşaviri Necip Fazıl Kurt, İstiklal Marşı'nın yazarı Mehmet Akit Ersoy'un annesinin Buharalı olduğunu anımsatarak, "Mehmet Akif'in yüzündeki çizgilerde Rumeli'nin hür havasının yanı sıra, Buhara'nın inançla yoğrulmuş atmosferini da bulmak mümkündür." dedi.

Türkiye'nin Taşkent Büyükelçisi Ahmet Başar Şen de Türk-İslam medeniyetinin binlerce yıllık kadim yurdu olan, Pasifik'ten Anadolu'ya uzanan tarihi İpek Yolu'nun tam merkezinde yer alan bu ata yurdu toprakların tarihin her döneminde farklı kavimleri, kültürleri buluşturduğunu ve etkileşimlerini sağladığını kaydetti.

Büyükelçi Şen, bu topraklarda çağının ötesinde etki yapmış bilim adamlarının yetiştiğini, onların bu topraklardan yaydıkları ışığın bugün dahi yolları aydınlattığını belirtti.

Şen, milli mücadeleye katkı sağlamak için Anadolu'ya yardım gönderen Buhara halkının evlatlarıyla birlikte olduklarını anımsatarak, ikili ilişkilerin eğitim ve bilim alanlarında da hızla geliştiğini gösteren kongrenin, Özbekistan-Türkiye ilişkilerini ileriye taşımaya katkıda bulunacağını ve kardeşlik bağlarını akademik alana da yansıtacağını vurguladı.

Sancar'a Buhara Üniversitesi tarafından geleneksel Özbek kıyafeti hediye edildi. Kongre kapsamında en iyi araştırmacılar belirlenerek sertifikaları verilirken, ayrıca kongreye katılan belediye başkanları ve üniversite rektörleri Özbek yöneticilere ve katılımcılara hediyelerini takdim etti. Katılımcılar daha sonra birlikte fotoğraf çektirdi.