'Bundan Sonra Hiç Kimse Milletin İradesine Karşı Çıkamayacak'

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Anayasa değişikliğine ilişkin halk oylaması ile ülkede iki başlılığı ortadan kaldıracaklarını belirterek, 'Bundan sonra bu memlekette hiç kimse tankı, topu, tüfeği eline alıp milletin iradesine karşı çıkamayacak.' dedi.

Bakan Akdağ, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu ve AK Parti İl Başkanı Mehmet Emin Öz ile Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ve halk oylaması çalışmaları kapsamında ziyaret ettiği Karaçoban ilçe meydanında halka seslendi.

Terör örgütü PKK'nın iradesinin kendi elinde olmadığına dikkati çeken Akdağ, 'PKK terör örgütünün arkasında batıdaki bazı güçler var. Para veriyorlar, silah veriyorlar. PKK'yı kendi başına hareket etmeye bırakmıyorlar. Bazılarının zannettiği gibi terör örgütü PKK kendi başına hareket eden bir örgüt değil. Batılıların maşası. Onlar nereye isterse oraya sürerler.' ifadesini kullandı.

Akdağ, halka hizmet etmenin kendileri için şeref olduğunu vurgulayarak, PKK militanlarına ve irtibatı olanlara zerre kadar müsamahaları olmayacağını bildirdi.

- 'PKK'ya nefes aldırmayacağız'

PKK'nın artık çocukları dağlara götüremediğini dile getiren Akdağ, şöyle devam etti:

'Her türlü namussuzluğu yaptılar ama bu iş bitti. Eğer size uzaktan dolaylı olarak birilerinin haberini getiren, telefonla yine size baskı koymaya çalışanlar varsa bunlara asla aldırış etmeyin. Bu memlekette PKK'nın kafasını kaldırmayacağız, PKK'ya nefes aldırmayacağız. Bundan emin olun. Bizim nazarımızda 80 milyon birbirinin kardeşidir. Biz Kürt, Türk, Arap diye ayırmayız. Nasıl ayıralım. Türk - Kürt aileler birbirinden kız alıp kız vermedi mi? Bir taraf Türk, bir taraf Kürt. Bunların çocuklarına ne diyeceğiz, kardeş diyeceğiz. Biz kalubeladan beri kardeşiz. Bin yıldan fazladır da bu Karaçoban'ı, Erzurum'u, Anadolu toprağını yurt edinmişiz. Bu yurdu elimizden alamazlar, hiçbir şey vermeyeceğiz. Bu yurt toprağı, üzerinde bize liderlik yapan Recep Tayyip Erdoğan'ı da onlara yedirmeyiz.'

Bakan Akdağ, 16 Nisan'da güçlü bir Türkiye, işlerin daha hızlı yürümesi ve kalkınma için halk oylaması yapılacağını anımsatarak, halk oylamasına karşı çıkanların başında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun geldiğini belirtti.

- 'Kılıçdaroğlu'nun yalan söylemeden geçirdiği gün yok'

CHP'nin tek parti iktidarı olduğu dönemde özellikle Kürtlere büyük zulümler yapıldığını dile getiren Akdağ, şöyle devam etti:

'Kılıçdaroğlu'nun kendisi Tuncelili yani Dersimli. Dersim'de Kürtlere neler ettiler. Bu Kılıçdaroğlu'nun zaten sabah kalkıp akşama kadar yalan söylemeden geçirdiği bir gün yok. Kılıçdaroğlu'nun bu meseleye 'hayır' demesi anlaşılabilir. Kılıçdaroğlu ile kol kola giren kim. 'Ben Kürtlerin haklarını koruyorum' diyen HDP değil mi? Yanlarında kim var, FETÖ yok mu? Kılıçdaroğlu'nu koy oraya, HDP'yi yanına, FETÖ'yü de öbür yanına. Arkalarına da Hollanda, İsviçre, Almanya... Ne oluyormuş Hollanda'ya, Almanya'ya... Referandumda Almanlar mı oy verecek? Bu referandumda benim Karaçobanlım 'evet' diyecek. Onlara ne oluyormuş. Bu mesele bizim meselemiz.'

- 'Kimse milletin iradesine karşı çıkamayacak'

Akdağ, halk oylaması ile ülkede iki başlılığın ortadan kaldırılacağını vurgulayarak, şu görüşlere yer verdi:

'İki başlılığı ortadan kaldıracağız, güçlü bir hükümet, kuvvetli bir Meclis kuracağız. Artık bundan sonra bu memlekette hiç kimse tankı, topu, tüfeği eline alıp milletin iradesine karşı çıkamayacak. Hiç kimse bunu yapamaz. Ne ordunun içinden cuntacıların darbe heveslilerinin bunu yapmasına izin vereceğiz ne bu milletin iradesini gasp etmek isteyen darbecilere ne de bu milleti tehdit eden PKK militanlarına ve onun yandaşlarına müsaade edeceğiz.'

Devletin vatandaşın yanında olduğunu vurgulayan Akdağ, sağlık hizmetlerinin ücretsiz ve konforlu verildiğini anlattı.

Akdağ, devletin anne karnındaki bebekten başlayıp kabre gidene kadar vatandaşa hizmet ettiğini aktararak, 'Bu devletin gücünün öbür tarafı da şu, kim devlete karşı, millete karşı silahlanırsa bu silahla milleti tehdit ederse, millete baskı kurmaya çalışırsa, kim eline bu silahı alan terör örgütlerine yardım yaparsa, onlarla irtibatını devam ettirirse devletin öbür gücü de bunların kafasını ezmektir. Allah'a şükürler olsun devletin gücü ikisine de yetiyor. Biz artık IMF'nin önünde el açan bir devlet değiliz.' ifadesini kullandı.