Burhan Kuzu: Oslo'yu Sonra Duyduk Ama Şimdiki Süreç Daha Şeffaf

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Burhan Kuzu, terörün bitirilmesi için yürütülen sürecin olumlu yönde sonuçlanmasını ümit ettiğini belirtti.

İmralı ile yapılan görüşmelerin devletin yaptığı görüşmeler olduğunu belirten Burhan Kuzu, "Oslo süreci biraz daha kapalı götürüldü. Oslo'daki görüşmeleri biz daha sonra duyabildik. Çok doğal oldu bizim duymamamız. Gizli götürüldü, ama süreci de malumunuz bir şekilde tıkadılar. Öyle olunca, bu süreç, iyi niyetle başlanıyor, inşallah sonu gelir. Bu, şekilde gidişi, daha açık daha şeffaf şekilde takip ediliyor. Süreç konusunda benim ümidim var. Bu sefer öyle gözüküyor." dedi.

Burhan Kuzu, 'Başkanlık Sistemi ve Anayasa' konulu konferansa katılmak için geldiği Yalova'da AK Parti İl Başkanlığı'nı ziyaret etti. Ardından Ali Demirhan’a ait avukatlık bürosunun açılışını yapan Kuzu, burada gazetecilerin soruları üzerine 'İmralı süreci' ile ilgili görüşlerini açıkladı.

Kuzu, devletin terörle mücadele için harcadığı paranın ülkenin ihtiyaçları için harcanması halinde elde edilebilecek faydalar olduğuna dikkat çekti. Kuzu, “30 yıl sürmüş, 40 bin insanımız ölmüş, 10 binlerce şehit var, binlerce yaralı, binlerce dul, yetim var. Nereye kadar gidecek- Bu işin bu tarafı. Öbür tarafta 400 milyar dolardan fazla devlet oraya, havaya masraf yapmak zorunda kalmış. Başka da çaresi yok. Şuanda İstanbul'a dünyanın en büyük havaalanı yapılıyor neredeyse 150 milyon yolcu kapasiteli, 5 milyar dolara mal oluyor. 400 milyar doları hesap edin, Doğu'nun, Güneydoğu'nun halini siz düşünün. Bu paranın bu haliyle ve bunun çalışmış halini düşünün. Böyle bir durum var." diye konuştu.

PKK'nın kimi devletlerin taşeronu haline geldiğini anlatan Kuzu, “Önceleri kuruluş amaçlarının bölgeye hizmet olduğunu iddia eden PKK, kimi devletlerin taşeronu haline gelmiş, uyuşturucu mafyasının geçtiği yer haline gelmiş. Silah tüccarlarının emrinde çalışıyorlar. Öyle olunca da o devlet de buna ne kadar müsaade eder. Çünkü bunlara karşı uyanık olmak lazım. Bundan önceki süreçler değişik nedenlerle tıkandı. Hepinizin bildiği gibi. 'Sen tıkadın, ben tıkadım' noktasına da gelmek istemiyorum. Bunları zaten sizler biliyorsunuz. O bakımdan herhangi bir siyasi partiyi suçlamak istemem. Çünkü bu yeni süreçte mümkün olduğu kadar en azından susmak bile güzel bir şeydir, böyle bir dönemde. Bıktı artık bu süreçten insanlar. Süreçte temkinli gitmek, çok fazla konuşmamak gerekiyor. İnşallah 'ümit var' diye düşünüyoruz. Şimdi, 'bu kış aylarında bu işin zor olacağı, yaza doğru, bahardan sonra oradaki kampların boşaltılacağı' şeklinde basından duyduğumuz haberler var. Bunlar doğru olabilir, mantıken de yanlış şeyler değil. Bir çözüm bulunacak. İyi niyetli olmak gerekiyor. Dünyada İngiltere'nin, İspanya'nın, İtalya'nın başında vardı bu bela. Bu bütün ülkeler görüşmelerle bu işi bir yere bağladılar. Yoksa sonu gelmiyor yani. Bir senden, bir benden, bir oradan bir öbür taraftan bu nereye kadar. O yüzden o ülkeler ne yapmışsa, onun benzerini, daha uygun olanı neyse onu yapmaya çalışacağız. İnşallah bir sonuç alınacak." ifadelerini kullandı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gece-gündüz bu işin peşinde koştuğunu ve önemli bir hale getirdiğini aktaran Kuzu, "Türkiye'nin bir numaralı meselesi bu biliyorsunuz. Bak göreceksiniz o zaman Türkiye ataklar yapacak. Şu gördüğünüz ülke 10'a, 20'ye katlayacak o zaman, buna inanıyorum. Potansiyeli çok yüksek bir ülke ama maalesef prangalar vurulmuş. Çok meşgul ediyor bizi. Üzüyor, morali bozuyor. Ne kadar güzel şeyler de yapsan akşam duyduğun 5–10 şehit, zaman zaman bunlar maalesef oldu. Hepimizi üzüyor. Aynı ailenin oğlunun biri Kandil'de birisi asker ya da polis. Böyle bir tabloyu nasıl izah edersiniz? Tabii kaynaşmış bir toplum. Çok şükür ki, tüm güç odakları, şer odakları bu kadar gayrete rağmen Türkiye'de Türk-Kürt kavgası gibi bir şeyi başaramadılar, başaramazlar.” şeklinde konuştu.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile