Yunanistan ' ın Selanik kentinde düzenlenen Balkan Barolar Birliği toplantısına katılan Kahraman , yargı bağımsızlığına ilişkin sorunları ve çözüm önerilerine ilişkin görüşlerini anlattı .
Son yapılan Anayasa değişikliğinin Bursa Barosu ve pek çok hukukçu tarafından desteklenmediğini savunan Zeki Kahraman , " Yıllardır yargının bağımsız ve tarafsız olmadığını söyleyen mevcut iktidarın yaptığı değişikliklerle , yargıyı hükümetin etkisi altına alması anlaşılabilir bir durum değildir . Bu anlaşılamama durumu , hükümetin söylemi nedeniyledir . Yoksa hükümetlerin türü ve hedefi ne olursa olsun tarih içinde yargıyı kuşatma gayreti içinde oldukları bir gerçektir . " dedi . Kahraman , yargı bağımsızlığını korumaya yönelik Anayasa ve yasa maddeleri olduğunu hatırlatarak , şöyle konuştu :
" Unutmamak gerekir ki bağımlılık yapan temel ilişki astlık-üstlük , emir-komuta ilişkisidir . Yani mahkemelerin bağımsızlığını ihlal edecek güç bireylerde değil kurum ya da devlet organlarındadır . Yargı için asıl tehlikeli olan yargıç ve savcıların yaşamı ve kararları üzerinde doğrudan ya da dolaylı tasarruf yapabilme olanağına sahip devlet görevlilerinin müdahaleleridir .
Mahkemeler dışında hiçbir otorite adalet dağıtamaz . Bu bağlamda yargı ne kadar güçlü olursa , devlet de o kadar saygın ve güçlü olur . Yargı ' hukuk devleti ' nin temel koşuludur . Bu nedenle yargı , bağımsız , güvenceli ve yansız değilse hukukun üstünlüğü sağlanamaz . Demokrasinin esenliği de yargıya bağlıdır . "
' HUKUK DEVLETİNDE MEVCLİS HERŞEYE YETKİLİ DEĞİLDİR '
Yürütme organını yargı için tehdit olarak sayan Kahraman , şöyle konuştu : " Ülkemde son zamanlarda seçilmiş olanların her şeyi yapabilmeleri gerektiğine ilişkin inançları demokrasi ve hukuk devleti ilkesi ile bağdaşmamaktadır . Seçilenlerin diktası da mümkün olmamalıdır . Demokratik hukuk devletlerinde , Meclis de her şeye yetkili değildir . Yasamanın el atamayacağı alan , yasamaya yasaklanan konular Anayasamızın ilk dört maddesinin içeriğinde belirtilmiştir . Laiklik gibi kadın-erkek eşitliği , yargı bağımsızlığı , üniversite özerkliği , temel hak ve özgürlükler de yasama çoğunluğuna bırakılamaz . Siyasilerin ve özellikle hükümetin el atamayacağı , karışamayacağı ve herhangi bir yolla içinde yer alamayacağı tek alan yargıdır . Hükümet yargının oluşumunda belirleme yetkisi , temsilci bulundurma hakkı , denetleme olanağı isteyememelidir . Yargının doğası gereği ilgili kurallarla bir tür kendiliğinden oluşur ve kendini denetler . İktidar yargıya atama yapamamalıdır . Ölçüyü ve sınırı aşmak anlamına gelecek işlemlerden ve yasal düzenlemelerden uzak durmalıdır . "
BARO BAŞKANINA GÖRE BAĞIMSIZ YARGI KRİTERLERİ
Bursa Barosu Başkanı Zeki Kahraman , bağımsız yargı için çözüm önerilerini şöyle sıraladı :
-Yargıçların görevlerinin , yargılama ve idari olarak ikiye ayrılması ve idari görevleri bakımından Adalet Bakanlığı ' na bağlı tutulmaları yargı bağımsızlığı ve yargıçlık güvencesi ile bağdaşmaz . Yargıç , idari görevleri yönünden Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ' na bağlı olmalıdır .
-Yargıçlar ve savcı adaylarının seçimi , Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ' nca yapılmalıdır .
-Yargıç ve savcılara hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimin Adalet Bakanlığı ' nca verilmesine son verilmelidir . Türkiye Adalet Akademisi , yürütme organının etkisinden kurtarılıp , özerk bir yapıya kavuşturulduktan sonra , eğitim bu akademi tarafından verilmelidir .
-Siyasal otorite/yürütme erki , yargının yönetimine karışmamalıdır . Bu bağlamda , yürütmenin temsilcisi Adalet Bakanı ile ona bağlı biçimde görev yapan bakanlık müsteşarının kurulda görev almaları yargı bağımsızlığı ve yargıçlık güvencesi ilkeleri ile en azından biçimsel anlamda bağdaşır nitelikte değildir . Aynı zamanda sakıncalıdır . Bu nedenle , Adalet Bakanı ve müsteşarının kurulda yer almaması gerekir .
-Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ' nun kendisine ait bir binası , bütçesi ve sekretaryası olmalıdır .
-Kurulun yönetsel nitelikte bulunan kararlarına karşı yargı yolu açık olmalıdır .
-Yasaların yorumu ile ilgili olarak Adalet Bakanlığı ' nca cumhuriyet savcılarına genelge gönderilmemelidir .
-Adalet Bakanlığı ' nın buyruğunda çalışan müfettişlerce yapılan yargıç ve savcı denetimi , yargı bağımsızlığı ve yargıçlık/savcılık güvencesine aykırıdır . Müfettişler , Yüksek Kurul ' a bağlı olmalıdır .
-Yargının ayrı ve özgürce kullandığı bir bütçesi olmalıdır . Yargı , bütçesini kendisi yaparak doğrudan yasama organına sunabilmelidir .
-Yargıç ve savcı sayısı iş yükü gözetilerek artırılmalıdır .
-Yargıç ve savcılar , erkler ayrılığına uygun biçimde orantılı olarak , uygun bir ücret almalıdırlar .
-Yargıçların ve savcıların atanmaları , yükselmeleri , yer değiştirmeleri , denetlenmeleri , yürütme erkinden kesinkes ayrı olmalıdır .
-Yargıç ve savcılar yardımcı personelini kendisi atamalı ve yetişmesini kendisi sağlamalıdır .
-Yargıç ve savcılar kendilerini , kendi girişimiyle ekonomik yönden parasal bir yükümlülüğe girmeksizin sürekli yetiştirebilme olanağına kavuşturulmalıdır .
-Avukatlık mesleği yargının unsuru kabul edilerek , barolar Anayasa ' da yargı bölümünde yer almalı , Avukatlık Yasası ' nda mesleğe kabul ve mesleğin yapılmasına ilişkin yeni düzenlemeler yapılmalıdır .



















