Bursa'da Riskli Binalarin Röntgeni Çekilecek, Acil Adim Atilacak

Bursa'da Riskli Binalarin Röntgeni Çekilecek, Acil Adim Atilacak

Kuzey Anadolu fay hattindaki en riskli illerin basinda gelen Bursa’da vatandaslarin deprem tereddütlerini ortadan kaldiracak detayli bir çalisma için protokol imzalandi. 650 bin yapinin bulundugu sehrin yüzde 30’unu 2004 yilindan önce yapilan riskli binalar olusturuyor. Bu çerçevede Büyüksehir Belediyesi öncülügünde, ilçe belediyeleri, iki üniversite ve odalarin da katilimiyla binalarin röntgeni kisa sürede çekilecek. Binalarin taramasinin yapilmasi için vatandaslar Büyüksehir Belediyesi’nin internet sitesine online basvuracak. Hizli tarama ile üniversiteler ve akademik odalar riskli binalarin tespitini yapacak, hizli adimlar atilacak. Büyüksehir Belediyesi’nin Japonya Uluslararasi Isbirligi Ajansi (JICA) ile yaptigi ortak proje çerçevesinde tüm altyapiyi ve stratejik noktalari kapsayacak detayli çalisma bir yil içerisinde tamamlanacak.

Maras ve Hatay merkezli büyük depremlerin ardindan Marmara’da deprem riskini yasayan Bursa’da Büyüksehir Belediye Baskani Alinur Aktas öncülügünde; Osmangazi Belediye Baskani Mustafa Dündar, Yildirim Belediye Baskani Oktay Yilmaz, Nilüfer Belediye Baskani Turgay Erdem, Uludag Üniversitesi Rektörü Prof Saim Kilavuz, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof Naci Çaglar, Jeoloji Mühendisleri Odasi Baskani Engin Er, Insaat Mühendisleri Odasi Baskani Ülkü Küçükkayalar, Mimarlar Odasi Baskani Sirin Rodoplu’nun katilimiyla protokol imzalandi.

Bursa Büyüksehir Belediye Baskani Alinur Aktas, Mart ayindan itibaren hizli tarama ile vatandaslarin kendi yasadigi binadaki tereddütlerle ilgili sahada olacaklarini belirterek, "Bugün imzaladigimiz protokol ile mevcut yapilar hakkinda bilgi sahibi olmanin önünü açiyoruz. Odalar, üniversiteler ve belediyeler ile risk degerlendirmesinin tespiti için çalismalar basliyor. Yerinde durum tespit edilip raporlanacak. Talep sahiplerine bildirilecek. Vatandastan ücret almayacagiz. Depremle alakali bugüne kadar ortaya koydugumuz bilgi birikimi kullanmaya devam edecegiz. Yapi stogu içindeki sagliksiz yapilara yeni eklemeler olmasini ilk etapta engelleyecegiz. Kaçak yapi yaparak sehrin gelecegine kötülük yapiyorsunuz. Üzerine gidecegiz. Kimsenin bu sehrin gelecegine dinamit koymaya hakki yok. Samanliymis, Çali yoluymus. Dolayisiyla yeni ilaveler olmasini, kaçak yapi noktasinda engellememiz gerekiyor. Sagliksiz yapilari kentsel dönüsümle yenilemek için tüm imkanlari seferber ederken, birileri kaçak yapi yapmaya devam ederse iyilestirmelerin bir esprisi olmaz.Kararli sekilde kaçagin üzerine gidecegiz. Birileri bagirsin. Hakki yok. Hirsizlik yapmak günah, insan öldürmek günah. Toplumu, bir sehri öldürüyorsun. Buna hakkin var mi. Kim yaparsa yapsin a partili, b partili. Önceligimiz Bursa ovasi. Iyice azalan Bursa ovasi, verimli tarim topragi olan Bursa ovasinin korunmasi için radikal kararlar alacagiz. Yeni yapilasmaya tahammülümüz yok. Deprem tahmin çalismalarina hizla devam edecegiz. Japon isbirligi ajansi Jika ile baslattigimiz risk haritalari ile ilgili Kasim 2022’deki çalisma 1,5 yillikti. Proje bize deprem anlaminda en riskli bölgeleri ortaya koyacak. Bugüne kadar belirledigimiz kentsel dönüsüm alanlarina uygulama sahalarinin sayisini arttiracagiz. Bütüncül, imar planlarimizi revize edecegiz. Imar planlarinin revizyonuna iliskin, mikro bölgeleme yöntemiyle jeolojik etüd yapacagiz. Acil müdahale için ulasim altyapisinin saglikli çalismasinin ne kadar önemli oldugunu gördük. Köprülü kavsak, üst geçit gibi sanat yapilarinin riskini tespit edecegiz. Tüm kavsak ve yollarin sorgulandigini ifade etmek istiyorum.Kentsel dönüsümle ilgili, buna ne para, ne güç, ne teknik, ne makine ekipman yetmez. "Alsin belediye kentsel dönüsüm yapsin" mantigi dogru degil. O bölgede, o adada, o sitede oturanlar kararini verecekler. 3 katli binalari 13 katli yaparak degil üstüne para alarak degil. Devletin verdigi imkanlarla, biz de ekstra imkan nasil veririz diye sorguluyoruz.

Besyol’da, Yigitler’de, 75.yil Mahallesi’nde çalismamiz var. Ulus ve Arabayatagi’na giriyoruz. Yikimlara basladik. Biz kentsel dönüsüm yapacagiz. Yeni yerlerin bosaltilmasi, dönüsmesi için bunlari depo konut olarak kullanacagiz. Konut satmak için yapmadik. Borçlara karsilik kullanmadik. O yüzden de her ilçe belediyemizin beraberinde her vatandasin duyarli olmasi gerektigini söylüyorum. 1050 konutlarla alakali 1,5 yil önce bakanliga gittigimizde çok güzel imkan sunduk. Oradaki hak sahipleri 150 bin lira fark vermek istemediler. "Reis bey 70 yasindayim. 150 bin lira ne fark vereyim" dediler. Ayni kisiler simdi mesaj atiyor. Bunun üzerinden siyaset yapmadan insanlara dogru sekilde anlatmazsak, gelecege karsi vebalimiz var. Üzerimize düsen görevleri her bir vatandasimiz nasil arabasina özen gösteriyor, kiyafetine ve esyaya özen gösteriyorsa konutu için de gösterecek" seklinde konustu.

"50 yilda yaptigimiz hatalari 50 günde temizleyemeyiz"

Maras ve Hatay merkezli depremlerin ardindan Bursa’nin seferberligine tesekkür eden, bölgeye 1600 tir gönderildigini hatirlatan Baskan Alinur Aktas, orada yasadiklari ve gördüklerinin çok etkileyecegini oldugunu kaydederek, "Sehirlerimiz yillar öncesinden cazibe merkezi oldu. Kentsel risklere duyarli yetersiz afet riski tasiyan depreme dayanikli olmayan yapi stogu ortaya çikti. Düzensiz yapilasmanin sonucu ortada. Deprem uzmanlari Kuzey Anadolu fayina dikkat çekiyor. 1939’dan beri batiya göç eden sistematigi var. Tek riskli sehir Istanbul degil. Oradaki bir deprem Türkiye’nin ekonomisine ciddi sikinti olusturur ama agir sanayi olan Bursa’da da ciddi sikinti olusturur. Ülkemizin ekonomisini derinden etkileyecektir. 1855 küçük kiyamet olarak nitelendirilir. 168.senei devriyesi. 7,5 büyüklügündeki bu deprem insanlarin hayatini kaybetmesine, tarihi binalarin ve camilerin yikilmasina sebep olmustur. Kis aylari olmasi biraz yanginin etkisiyle sonuçlar olumsuz olmustur. Bursa’da 1939 yilinda yerlesim alani 838 hektar iken 2016 yilinda bu rakam 16397 hektara çikmistir. 20 katlik büyüme söz konusudur. 1971 yilinda Darmstad ile kardes sehir olduk. Bursa’nin merkez nüfusu 180, köylerle 300 bindi. Darmstad 160 bindi. 50 yilda Darmstad 165 bin oldu. Bizim nüfusumuz 3 milyon 200 bin. Nüfusa kayitli olmayan mülteci ve depremzedeleri eklersek 300 bin daha eklemek gerekiyor. Darmstadin 50 yildaki artisini biz haftada aliyoruz. Aradaki fark ne demek istedigimizi anlatmaya yeterli. 50 yilda yaptigimiz hatalari 50 günde temizleyemeyiz. Imkansiz olmadigi için buradayiz. Odalar, sivil toplum örgütleri, akademik odalar, üniversiteler, farkli kurum kuruluslar kanaatlerini belirttiler. Bazen bunu elestiri ile öneri ile dile getirdiler. Ancak hepimizin üzerine düsen önemli sorumluluklar var. 1050 konutlardan o kadar çok mesaj aldim ki, ne yapacagimi bilemiyorum. Kentsel dönüsüm vesilesiyle kar etme hastaligimizdan acilen dönmemiz gerekiyor. Kentsel dönüsüm bir rant elde etme araci degildir. Eskiyen binalari yenilemek için metod ve yöntemdir. Bu noktada herkesin üzerine düsen sorumluluklar var. Devletin de belediyelerin de herseyden önce o mülkün sahibinin sorumlulugu vardir. "50 yillik binama karsilik sifir bina alayim ayni metrekarede üzerine para alayim" mantigi ile bir arpa boyu yol alamayiz. Benim üzerimde bir emanet var. Bu emanetle alakali ama böyle bir seye vesile olmak istemiyorum. Ben teknik adam degilim ama bir binanin yüksekligi, o binanin sakat oldugu veya öncelikli yikilacagi manasi çikarmaz. Gördüm tek katli binalarin nasil ters döndügünü, yaninda 7-8 katli binalarin, toplu konutlarin nasil sapasaglam kaldigini gördüm. Önemli olan zemini tanimak. Zemini Bursa olarak taniyoruz. Bursa olarak Türkiye’de çalisma yapan ilk üç belediyeden birisiyiz. Devam eden çalismalar var. Bu noktada mevcut bina stogumuzu tanimamiz gerekiyor. Herkeste panik var. Herkes binasinin üç asagi bes yukari oldugunu görüyor.

Izmir depreminden sonra kolon kirislerle ilgili kararlar alinmisti sonuç alamamistik. Antep, Maras ve Hatay’da gittim gördüm. Bir kata magaza galeri yapmak için canim kolonlar kesilmis, 7 katli binanin yükü tasimasi mümkün degil. Bir ayaginizi iptal edip yasamaya çalismak gibi bir sey. Bina çökmüs. Bugün sehrimizin geleceginin sekillendirilmesi için karar alma günü. Farkli siyasi partilerden olabiliriz. Bursa hepimizin. Bu karari tüm bilesenlerle birlikte alacagiz" ifadelerini kullandi.

1 yilda riskli binalar tespit edilecek.

Toplantida teknik detaylari açiklayan Genel Sekreter Ulas Akhan da, çalismanin 17 ilçeyi kapsayacagini belirterek, "Önümüzdeki haftadan itibaren belediyemizin internet sitesinden ilçe belediyelerimizin online basvuralarini almis olacagiz. Hizli tarama ile bunun detaylariyla alakali üniversiteler ve ilçe belediyeleri ve akademik odalarla beraber yasa çerçevesinde formlari hazirlayip mart ayinin ilk haftasinda sahaya inecegiz. Elimizde yapi stogu envanteri var.

Ilçe belediyelerin kaçak bina tespitleri var. Alt katinda ticarethane olan ve statige uygunsuz müdahalelerle ilgili ilçe belediyelerinin envanteri var. 4-5 farkli yöntemle kaynakla yapi stogumuzun kalitesini test etmis olacagiz. Hizli tarama ile kendi yasadigi binadaki tereddütlerle ilgili çalisma yapacagiz. Belediye olarak Jika ile yapacagimiz çalismayla detayli verilere, altyapi elektrik ve dogalgaz santralleri, altyapiyi kapsayacak detayli çalisma olacak. Bursa’da 650 bin yapi stogu var. Bu protokol ile 1 yillik sürede yüzde 25’ini talebe göre gözden geçirmis olacagiz. Mikro yöntemle zemin etüdü ihalesini yaptik 3 merkez ilçede baslatiyoruz. Bursa’daki yapi stogunun yüzde 30’u 2004 yili öncesine ait. Deprem yönetmeligi 1998’de çikti. 2001 yilinda yapi denetim zorunlulugu getirildi.

2004’te ise hazir beton zorunlulugundan dolayi biz 2004 sonrasini hedefliyoruz" ifadelerini kullandi

"Toplum degismeli"

Uludag Üniversitesi Rektörü Prof Saim Kilavuz da "Mülk sahipleri olarak bizlerin buradan itibaren bizim bireysel olarak bir tercih ortaya koymamiz gerekiyor. Bilgilerin davranisa dönüsmesi için kararli bir tavir ortaya koymamiz gerekiyor. Suur olustu. Bunu eyleme dökeceginiz zaman insani nefsi etmenlerle zaaflarimiz ortaya çikiyor. Her noktada bu böyle. Ise ilk baslayacagimizda zemin etüdünden jeologlardan, geoteknik uzmanlarindan baslamak üzere herkes üzerine düseni; bilimin ön gördügü sekilde zaaf göstermeden kararlilikla yerine getirmeli. Hiçbir taviz verilmemeli. Demiri ören ustadan, taserona, isçiden müteahhite kadar. Müteahhitler ön plana çikarildi. Altinda is yapan 200 birim var. Onlara kadar. Yönetimler ve bunlarin kontrol mekanizmasi. Hepimizin sorumlulugu var. Deprem bu anlamda vazgeçilemez ise deprem gerçekligi sözkonusu ise bunu örgülemek bireysel tercihlerimizden. Toplumsal ve idari tercihlerimizle olacak. Depremin yikici ve öldürücü olmasinin önüne geçmek bilime deger vermekten geçiyor. Kurani Kerim’de hem karada hem denizlerde bizzat insanlarin elleriyle yaptiklarindan dolayi bozulma meydana geldi. Fesat kavramini kullaniyor. Bu dünyayi yasanir hale getireceksek, depremleri öldürücü olma özelliginden çikarip sürdürülebilir vaka haline getireceksek; düstügümüz yerden kalkmamiz gerekecek. Hem denizleri hem karayi kirletmemek gerekecek. Herkes sorumlulugu baskasina atiyor. Bir diger ayette, Allah, bir toplumu o toplum kendisini degistirmedigi müddetçe degistirmez. Toplumsal degisim yasacaksak bireyler olarak bilgiye dayali, etik, davranis sergilemeliyiz. Bu toplantiyi çözümün ilk adimi olarak görüyorum" diye konustu.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile