Bursa`nın Deprem Riski Yüksek

Bursa`nın Deprem Riski Yüksek

Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi Başkanı Mustafa Arık, Bursa`da 30 yıl içerisinde yıkıcı bir deprem olma ihtimalinin yüksek olduğunu söyledi.

Bursa Akademik Odalar Birliği yerleşkesinde düzenlenen basın toplantısında Arık, 17 Ağustos 1999 yılındaki yıkıcı depremden bu yana, siyasal iktidar ve yönetimlerin, nüfusunun yüzde 98`inin deprem riski altında yaşayan Türkiye`de gerekli tedbirleri almadığını, yaşanan felaketlerin ve deprem ülkesi olduğumuz gerçeğinin unutulduğunu ifade etti. Geçen 12 yıllık süreçte siyasal iktidar ve yönetimdeki kişilerin gereken dersleri çıkarmadığını ifade eden Arık, "Kalitesiz ve plansız yapılaşma ile jeolojik, jeoteknik faktörler göz ardı edilerek yapılan yer seçimlerinin acı sonuçlarını bugüne kadar defalarca yaşadık. Siyasi ve maddi rant amaçlı imar aflarının doğrudan ve dolaylı olarak sürekli gündemde tutulması, siyasi erk tarafından tüm yasal olanaklardan yararlandırılması kaçak ve denetimsiz yapılaşmayı özendirmektedir. Milyonlarca yılda oluşandoğal servetimiz olan ovaların yerleşime açılması, sağlıklı kentleşme ve güvenli yapılaşma sürecinde temel yanlışı oluşturmaktadır. Bu konuda belediyelerimize büyük işler düşmektedir. Güvenli yapılaşmanın 3 temel boyutu vardır. Birincisi şehir planlama kriterlerine uygun yer seçimi, ikincisi yapılarda tüm mühendislik ve mimarlık hizmetlerinin yerine getirilmiş olması, üçüncüsü ise yapı malzemelerinin kaliteli seçilmesidir" dedi

BURSA İÇİN KORKUTAN RAPOR Bursa`da yıkıcı bir deprem tehlikesine dikkat çeken Arık, tehlikeyi Kuzey Anadolu Fay Hattı ile sınırlandırmanın doğru olmadığını ve Bursa`nın çeşitli fay sistemleri üzerinde bulunduğuna dikkat çekti. Arık, "Şehrimiz çeşitli fay sistemleri üzerinde bulunduğu için her zaman yüksek deprem riski altındadır. Özellikle kuzeyden geçen ve kuzeydoğuya uzanan Kuzey Anadolu Fay Hattı`nın Gemlikten geçip İznik-Geyve istikametinde devem eden güney kolu, yaklaşık 500 yıldır enerji biriktirmektedir. Bu fay hattınınKuzey Anadolu Fay Hattı kadar önemsenmesi gerekmektedir. Ayrıca ova ile Uludağ`ı birbirinden ayıran fay sistemi de aktifliğini korumaktadır. 1855 depremi buna örnektir. Bu fay sisteminin 180-200 yıllık aralılarla aktif olduğunu düşünürsek yaklaşık 30 yıllık bir sürede yıkıcı bir depremin olma olasılığı yüksektir" diye konuştu.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile