Sultanahmet Camisi'nin kapısında "Büyük Ayasofya Yürüyüşü" için öğle namazının ardından bir araya gelen sivil toplum kuruluşlarının üyeleri, ''Zincirler kırılsın, Ayasofya açılsın'', ''Diren Mursi, Türkiye seninle'' ve üzerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafının da yer aldığı ''Dünya 5'ten büyük'' yazılı pankartlar açtı.
Mehter takımının çaldığı marşlarla yürüyüşe başlayan topluluk, ''Defol Sisi, seninleyiz Mursi'', ''Diren Mursi, Türkiye seninle'', İslam kanımız, feda olsun canımız'', "Zincirler kırılsın, Ayasofya açılsın'' sloganları atarak, Ayasofya Camisi'nin önüne geldi.
Burada topluluğa hitap eden Dr. İhsan Şenocak, Ayasofya'nın Fatih Sultan Mehmet Han'ın siyasetin merkezine vurduğu bir fetih ve izzet mührü olduğunu belirterek, Ayasofya ve bütün mabetlerin İslam ümmetinin namusu olduğunu aktardı.
Küresel, eski ve yeni güçlerin Çanakkale'yi aşmak isterken ''Ayasofya'ya gideceğiz, Sultanahmet'e gideceğiz. Orada ayin yapacağız'' dediklerini anlatan Şenocak, ''Mehmet Akif de küresel güçlere, dünyaya, 'Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli' diyordu. Ayasofya açılacak ki onun minberindeki mihrabındaki namahrem eller kırılacak. Rumeli'deki Devleti Aliyye'nin fethettiği bütün şehirlerde, büyük kiliseler camiye çevrilir. İslam'ın izzetinin sembolüdür bu. O camilere Ayasofya adı verilir. Allah'ın izniyle Ayasofya'nın zinciri kırılınca, Rumeli'deki tutsak bütün Ayasofyaların kilidi kırılacak. Sabah olunca gece yok olur. Hak gelince batıl yok olur. Ayasofya hakkın sembolüdür. Kilisenin çan sesleriyle kapattığı Allah yolunu Allahuekberle açmanın adıdır. Bu milletin gözyaşını dindirmek için Ayasofya mutlaka açılmalıdır'' diye konuştu.
- "Ayasofya bu ümmetin şerefidir"
Amerika'dan mimarlar getirildiğini ve onlara ''Biz Ayasofya'yı müze haline getirdik. Bundan sonrası size ait. Bundan sonra onu kilise yapmak sizin vazifeniz'' denildiğini söyleyen Şenocak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Artık bu zihniyetin, yanlışlığın anlaşılması için Ayasofya mutlaka açılmalıdır. Ayasofya'yı, Allah'ın kalbini mühürlediği adamlar kapattılar. Artık kalbi mühürlenen adamların mühürlerinin bir hüküm ifade etmediğinin ilan edilmesi için Ayasofya mutlaka açılmalıdır. Anadolu'dan, Ağrı'dan Hakkari'den buraya gelen kardeşlerim. Buraya kadar geliyorlar ama içeri giremiyorlar. Neden giremiyorlar? Çünkü Sultan Mehmet Han hazretleri 'Kim Ayasofya'yı bundan sonra başka bir amaç için kullanırsa, camiden başka bir amaç için kullanırsa Allah'ın, meleklerin, enbiyanın laneti onun üzerine olsun demiştir.' Anadolu'nun mübarek evlatları, Ayasofya'ya bakıyorlar. 'Eğer biz bu halde Ayasofya'nın içine girersek, yarın Sultan Fatih Mehmet Han'ın yüzüne nasıl bakarız kıyamette' diyorlar. Anadolu çocuklarının abdestleriyle girmesi için Ayasofya mutlaka ve mutlaka açılmalıdır. Ayasofya'yı kalbi mescide bağlı olan İslam'ın çocukları açacaklar."
Şenocak, Ayasofya'yı açmak kadar açık tutmanın da önemli olduğunu vurgulayarak, "Çünkü Ayasofya, İslamın, küresel güçlere karşı galibiyetinin sembolüdür. Ayasofya açılınca Gezi'nin eşkıyaları yeniden yola çıkacaklar. Ayasofya namusumuzsur. Ayasofya, bu ümmetin şerefidir. Ayasofya sonsuza kadar açılacaktır'' ifadelerini kullandı.
Mısır'daki Muhammed Mursi'nin de aralarında bulunduğu 122 kişi hakkında verilen idam kararlarına da değinen Şenocak, ''İdama mahkum olan Mursi ve arkadaşları, 'Eğer sizin arkanızda küresel eşkıya varsa, dünya varsa, bizim de Allah'ımız, Rabbimiz var' diyorlar. Buradan diyoruz ki bütün Mursileri idamla yargılasalar, bütün ezanları sustursalar, bütün Müslümanları darağacına gönderseler, Allah'ın sevgisini söndüremeyecekler. İlelebet komutanımız Hazreti Muhammed, kitabımız Kuran'' dedi.
- Özköse: "Sultan Abdülhamit Han'ın torunlarıyız"
Gazeteci yazar Adem Özköse de İslam'ı, Kuran'ı ve başörtüsünü bu memleketten silmek isteyenlerin Ayasofya'yı kapattıklarını, Ayasofya'daki hilallerin yerine haçları diktiklerini söyledi.
Fatih Sultan Mehmet'in ''Ayasofya'yı kapatan ahirette rahat yüzü görmesin. Ayasofya'nın kapatılmasına rıza gösteren Müslümanlar da ahirette rahat yüzü görmesin'' vasiyetinde bulunduğunu anımsatan Özköse, ''Buna rağmen Ayasofya'yı kapattılar. Şimdi ben buradan Ayasofya'yı kapatanlara sesleniyorum. Biz, Filistin'i satmadığı için devirdiğiniz Sultan Abdülhamit Han'ın torunlarıyız. Biz, Ayasofya'yı mescide, camiye çeviren Fatih Sultan Mehmet dedemizin torunlarıyız. Biz, İstiklal Mahkemelerinde astığınız Şeyh Sait'lerin torunlarıyız. Biz, 'Allah'a itaat etmeyene itaat edilmez' diyen Said-i Nursi'lerin, Necip Fazıl'ların evlatlarıyız. Biz, 'ümmetten ulus yarattık' diyerek bu coğrafyanın Müslümanlarının alemi İslam ile bağlarının koparılmak istendiği bir dönemde, ulus paradigmasını yerle bir ederek, bu millete ümmeti öğreten Erbakan Hoca'nın evlatlarıyız'' diye konuştu.
Mısır'da hakkında idam kararı verilen İhvan üyesi Ahmet Elhurkey de yaptığı konuşmada, Mısır'da İhvan'ın bugüne kadar hep baskı altında tutulduğunu ifade etti.
Mısır'da yaptıkları kavganın hak ve hukuk kavgası olduğunu anlatan Elhurkey, ''Bütün dünya bizim karşımızdaydı. Mısır'da İhvan'ın 12 bin üyesi cezaevinde ve şu ana kadar 10 bin kişi de öldü'' dedi.
Elhurkey, İhvan'a destek veren tek ülkenin Türkiye olduğunu, bu nedenle Türkiye'ye müteşekkir olduklarını dile getirdi.
Konuşmaların ardından ''Büyük Ayasofya Yürüyüşü" sona erdi.
Yürüyüşe, Ayasofya Derneği, Ayasofya Dergisi, Genç İHH, Kardeşler Cemiyeti, Hüküm Dergisi, Seviye Dergisi, Alperen Ocakları Eğitim ve Kültür Derneği, Osmanlı Eğitim ve Kültür Derneği, 23 Şubat Gençlik Hareketi ve Müslüman Anadolu Gençlik Derneği üyeleri katıldı.
''Büyük Ayasofya Yürüyüşü''
Sultanahmet Meydanı'nda toplanan çeşitli sivil toplum kuruluşlarının üyeleri, Ayasofya Camisi'nin yeniden ibadete açılması talebi ve Mısır'da darbeyle görevinden uzaklaştırılan Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin idama mahkum edilmesine tepki için yürüyüş yaptı.