'Büyük Filmleri Tiyatroya Uyarlamak Kolay Değil'

'Büyük Filmleri Tiyatroya Uyarlamak Kolay Değil'

Oyuncu Kerem Alışık: 'Esaretin Bedeli, dünyada bir numaraya gelmiş bir film. Bizim de Gugukkuşu ve Frankeştayn'dan sonra üçlemenin üçüncüsü olarak düşündüğümüz bir projeydi' '34 ay arasında bir hazırlık süreci geçirdik. Böyle büyük filmleri tiyatroya uyarlamak, tiyatro dilini oluşturmak kolay değil. Çok şükür herkesin beğendiği, bizi mahcup etmeyen bir iş çıktı' 'Seneye Amadeus Mozart'ın hikayesini yapacağız. Bizim üretimimiz hep devam ediyor. İnsan yüreği nasıl sevgi üretmek zorundaysa biz de tiyatromuzla, kültürümüzle ve sanatımızla üreterek katkıda bulunmayı misyon edinmiş kurumlardan biriyiz'

TANER AYDIN - Sinema tarihinin en iyi filmlerinden biri olarak kabul edilen "Esaretin Bedeli"ni tiyatro sahnesine taşıyan oyuncu Kerem Alışık, "3-4 ay arasında bir hazırlık süreci geçirdik. Böyle büyük filmleri tiyatroya uyarlamak, tiyatro dilini oluşturmak kolay değil. Çok şükür herkesin beğendiği, bizi mahcup etmeyen bir iş çıktı." dedi.

Yazar Stephen King'in 1982'de kaleme aldığı, 1994 yılında beyaz perdeye uyarlanan "Esaretin Bedeli" filmini tiyatro oyunu olarak Konya Selçuklu Kongre Merkezinde sahneleyen Alışık, AA muhabirine açıklamada bulundu.

"Esaretin Bedeli"nin bir kült film olduğunu belirten Alışık, "3-4 ay arasında bir hazırlık süreci geçirdik. Böyle büyük filmleri tiyatroya uyarlamak, tiyatro dilini oluşturmak kolay değil. Çok şükür herkesin beğendiği, bizi mahcup etmeyen bir iş çıktı." diye konuştu.

- Sırada "Mozart" var

Her projesine olduğu gibi "Esaretin Bedeli"ne de titizlikle hazırlandığını anlatan Alışık, şöyle devam etti:

"En son oynadığınız tabii ki en yakın olduğunuz proje olabiliyor ama diğerlerini de yadsımak haksızlık olur. Belki de daha hiç yapmadıklarımız en iyi projelerimiz. Hepsini çocuğumuz gibi seviyoruz, birbirinden ayırt etmiyoruz. Bu proje de benim için öyle. Seneye Amadeus Mozart'ın hikayesini yapacağız. Bizim üretimimiz hep devam ediyor. İnsan yüreği nasıl sevgi üretmek zorundaysa biz de tiyatromuzla, kültürümüzle ve sanatımızla üreterek katkıda bulunmayı misyon edinmiş kurumlardan biriyiz."

Çolpan İlhan ve Sadri Alışık'ın oğlu olmanın oyunculuk kariyerindeki etkisine de değinen Alışık, "Bir kere konservatuvarın içinde doğuyorsunuz. Hem edebiyat hem güzel sanatlar hem de sinema-tiyatro bölümünü bitiriyorsunuz. Dolayısıyla çok önemli bir avantaj. Ama kendi içinde dezavantajları barındırdığını da söylemeden edemeyeceğim." ifadelerini kullandı.

Alışık, 2005 yılında yaşamını yitiren dayısı, şair ve yazar Atilla İlhan ile ilgili de "Benim sırdaşım, kendime ayırdığım şeyleri paylaştığım tek insandır. Hani onun da sadece kendine ayırdığı şeyleri paylaştığı bir insan olmanın mutluluğunu yaşadım ben. Büyük bir dostluğumuz, sırdaşlığımız vardı bizim. Sırdaştık biz ve o sırdaşımı çok arıyorum." değerlendirmesinde bulundu.

- "Şehre çok güzel bir hediye olmuş"

Oyunun sahnelendiği Selçuklu Kongre Merkezi'ni çok beğendiğini dile getiren Alışık, şöyle konuştu:

"Salon gayet iyi. Konya'ya böyle bir salon kazandıranları tebrik ediyorum. Gayet başarılı, güzel ve donanımlı. Şehre çok güzel bir hediye olmuş. Konya'da Mevlana Müzesi'ne gittik. Bizim için çok önemli. Ben Mevlana'yı hep okuyan, feyz alan birisi olarak kısa zaman diliminde de olsa müzeye gitmeyi bir borç bildim, çok mutlu oldum."

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile