İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü ile Magic İce-Sihirli Buz Müzesi'nin yatırımcı ve işletmecisi Lofoten Trading firması arasında, Müze'nin daha çok öğrenci tarafından gezilebilmesi için ücretsiz ve indirimli giriş kontenjanlarını kapsayan bir protokol imzalandı.
İl Milli Eğitim Müdürü Yıldız, imza töreninde yaptığı konuşmada, müzenin daha fazla çocuk tarafından gezilebilmesini amaçladıklarını ifade ederek, ''Başta dezavantajlı bölge okullarından 10 bin öğrenci ve öğretmen müzeyi ücretsiz gezebilecek. Diğer öğrenciler ise grup halinde geldiklerinde yüzde 17 indirimli gezebilecekler. Okul olarak müzeyi gezmeye gelenlere ise yüzde 10'luk ücretsiz öğrenci kontenjanı sağlanacak'' dedi.
Müze ile yapılan bu protokolün, ilköğretim okullarının birinci kademesinde okutulmaya başlatılacak İstanbul dersinin nasıl uygulanacağının somut bir göstergesi olduğunu belirten Yıldız, şunları ifade etti:
''Çocukların belli kavramları sadece bulundukları okul ortamında değil, yaşadığı şehir ve çevreye dokunarak, hissederek öğrenmeleri gerekiyor. Talim ve Terbiye Kurulu müfredata alarak ''Serbest Etkinlik Saatleri'' isimli uygulamayı başlattı. Biz de istedik ki bu saatlerin müfredatı, İstanbul dersinin ruhuna uygun bir şekilde çocuklarımızın kendilerini rahatlıkla ifade edecekleri, yaşadıkları kenti tanıma noktasında bilinç yaratan bir eğitim öğretim süreci içersin, dersin havası, işleyişi yöntemleri İstanbul'a özgü olsun. Çocuklar müzeleri keşfedecek, uluslararası sergilere katılarak bilinç düzeyleri yükselecek.''
Eğitime ve çocuklara katkı sağlamak için Türkiye'ye böyle bir projeyi getirmekten gurur duyduğunu kaydeden Magic İce Genel Müdürü Odd Roar Olsen de ''Çocuklar için hisler ve duyular çok önemlidir. Çocuklar gördükleri ve hissettikleri şeyleri daha iyi anlayabiliyor. Bu yüzden onlar için bir deneyim merkezi yarattık'' dedi.
Protokolün imzalanmasının ardından Yıldız ve Olsen, Fatih Edirnekapı İlköğretim Okulu öğrencileri ile müzeyi gezdi.
Buz Müzesi, 10 bin öğrenciye bedava
İstanbul Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, ''Çocukların belli kavramları sadece bulundukları okul ortamında değil, yaşadığı şehir ve çevreye dokunarak, hissederek öğrenmeleri gerekiyor'' dedi.