Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik'in Kabulleri

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, "Üretime, verimliliğe bakmadan sırf kılık kıyafetinden dolayı insanların topluma faydalı olmaktan alıkonulması, bu çağda izahı mümkün olmayan bir durum" dedi.

Çelik, Ankara Ticaret Odası Başkanı Salih Bezci ile Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu'yu ayrı ayrı kabul etti.

ATO Başkanı Bezci ve beraberindekilerin, kıdem tazminatı fonu ile taşeron işçilerin durumuna ilişkin taleplerini dinleyen Çelik, işçi ile işveren arasında yanlız iş ilişkisi olmasını istediklerini söyledi.

Kıdem tazminatı fonuna geçilmesinin, hak kaybına yol açacağı iddiasını hatırlatan Çelik, "Böyle bir şey yok. Tazminatını ödemediğiniz işçi, daha sonra daha büyük bir yükle işverenin karşısına çıkıyor. İşverenin aylık hesabından işçiye verdiği ücret neyse o çerçevede fona vereceği tazminatı yatıracak. Dolayısıyla bu ihtilaf olmaktan çıkacak. Böylece çalışan da tazminatını almış olacak. Burada bir hak kaybı yok. Biz hak kaybı projesi ortaya koymuyoruz, böyle bir niyetimiz yok. Ancak işçilerin yüzde 90'ı tazminat alamıyorsa bunun mutlaka çalışanlar açısından ele alınması gerekiyor" diye konuştu.

-"İktidarın görevi"

Bakan Çelik, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ile görüşmesinde de demokratikleşme paketinin ülkede demokrasi çıtasını yükselttiğini belirtti.

Demokratik toplumlarda, toplumun her kesimine haklarının verilmesinin iktidarların görevi olduğunu vurgulayan Çelik, "Biz 11 yıllık dönemde hak kavramına son derece önem verdik ve kademe kademe 76 millyon vatandaşımızı üzmeden, kırmadan, dökmeden bu ilerlemeyi sağladık" dedi.

Bakan Çelik, demokratikleşme paketinin ülkenin dört bir yanında vatandaşlarca olumlu karşılandığını, pakete yönelik belli kesimlerin itirazını ise saygıyla karşılamak gerektiğini ifade etti.

Kılık kıyafet meselesinin önceden beri çözülmesi gereken temel bir sorun olduğunu dile getiren Çelik, şöyle devam etti:

"Bir taraftan temel insan haklarından, kadının istihdamından bahsedeceksiniz, diğer taraftan ise gerek temel insan hakları açısından engeller ortaya koyacaksınız gerekse kadın istihdamının önüne kılık kıyafet engelleri koyacaksınız. Bunlar tutarlı değildi. Amaç ne ürettiğimiz, ne yaptığımızdır. Ülkeye, çalıştığımız kurumlara ne katkı sağladığımızdır. Yoksa üretime, verimliliğe bakmadan sırf kılık kıyafetinden dolayı insanların topluma faydalı olmaktan alıkonulması, bu çağda izahı mümkün olmayan bir durum. İnşallah bundan sonra kadın istihdamı konusunda oranların daha yükseldiği bir Türkiye'yi görmek istiyoruz. Kadın istihdamıyla ilgili yeni hazırladığımız paketi de bu duruma ilave ettiğimiz zaman bizim 2023 hedeflerini çok daha kısa süre içinde gerçekleştirme imkanımız olur."

-"Biz bu yasağı bitirmiştik"

Memur-Sen Genel Başkanı Gündoğdu da demokratikleşme paketini ülkenin geleceği adına çok önemli gördüklerini söyledi.

Pakette bu zamana kadar ötekileştirilen kesimlerin büyük çoğunluğunun sesinin duyulduğunu belirten Gündoğdu, "İnşallah bu pakette yer almayanların sesi de duyulur ve devlet millet dayanışması tam manasıyla gerçekleşmiş olur" dedi.

Kamuda başörtüsü serbestisi için topladıkları 12 milyon 300 bin imzayı, kamu çalışanlarından sorumlu bakan olan Faruk Çelik'e sunduklarını aktaran Gündoğdu, bu imzaların gereğinin yerine getirilmesi dolayısıyla Çelik'e teşekkür etti.

Gündoğdu, kamuda türban yasağının sona ermesini, milletin yerel, milli ve dini değerlerini devlet eliyle, Anayasa'da yasak olmamasına rağmen yönetmelik ve iç tüzüklerle yok sayan kirli anlayışların sona ermesi, demokratik devlete geçişin yeni bir aşaması olarak gördüklerini söyledi.

Kamuda başörtüsü yasağını sivil itaatsizlik eylemleriyle fiilen bitirdiklerini aktaran Gündoğdu, "Siyasete öncülük yaptığımız için örgütümle iftihar ediyorum. 12 milyon 300 bin imza kolay toplanmadı, yüzlerce eylem kolay yapılmadı" diye konuştu.

Ahmet Gündoğdu, yönetmelikte, erkek memurlara ilişkin, kravat takma, takım elbise giyme, saç, sakal ve bıyığa ilişkin çağ dışı yasaklar bulunduğunu da belirterek, bunlara ilişkin de değişiklikler talep ettiklerini söyledi.

Konuşmaların ardından Memur-Sen üyesi kadınlar, Bakan Çelik'e çiçek sundu.

-"Talepler ve kadın istihdamı da dikkate alınacak"

Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Çelik, "Düzenlemeyle çarşaflıların da kamu kurumlarında yer alması mümkün olacak iddiası ortaya atılıyor. Yönetmeliğin sınırları neler olacak? Yönetmelik ne zaman konulacak" sorusu üzerine, "Tabii kamu olduğu için kuralsız bir durum söz konusu olmayacak, bunun kuralları olacak. Bu kuralsızlık anlamını taşımayacak. Ama temel hakları ihlal eden yaklaşım bu düzenlemede söz konusu olmayacak" dedi.

Bakan Çelik, çocuk teşvik paketi ve çalışanlara doğum iznine ilişkin sorular üzerine şunları kaydetti:

"Doğum izniyle ilgili 16 hafta var. Sürenin arttırılmasıyla ilgili talepler var. Ama kadın istihdamına olumsuz yansımaması konusunda çekinceler de bulunuyor. Bunları konuştuğumuz zaman sanki bakanlıklar bir kısıtlama getiriyor gibi değerlendiriliyor. Öyle bir şey söz konusu değil. Bizzat kadın dernekleri ve o konudaki hassasiyetleri olan kesimlerin kadın istihdamına olumsuz yansımaması açısından değerlendirmeleri var. İznin 18 hafta olması konusunda tüm kesimlerde çok daha sıcak bir yaklaşımın bulunduğunu. Farklı kesimlerle yaptığımız görüşmeler, bu paketin olgunlaşmasına katkı sağlayacak. Talepler ve kadın istihdamı da dikkate alınarak bir çözüm yoluna girilecek."

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile