FETÖ'nün firari kalemşörlerinden Dündar, Türkiye'deki yasaklı kitapları Almanya'da bastırarak terör örgütlerinin propagandasını yapmaya devam edeceğini ‘müjde' olarak açıkladı. Dündar, sosyal medya hesabından, “Bu da bizim müjdemiz: Türkiye'de basılamayan, basılıp dağıtılamayan, depolarda tutulan veya yasaklanıp imha edilen kitapları artık Almanya'da basıp okurlarla buluşturacak bir yayınevi hazırlığımız son aşamada…” ifadelerini kullandı.
İhanete senaryo hazırladı
Vatan hainliğinden suçlu bulunan ve hapse mahkum edilen firari terörist, kendisini sözde bir gazetecinin aradığını belirterek, “Yazdığı bir kitabı Türkiye'de yayınlatacak bir yayınevi bulamadığını söyledi” ifadeleriyle, Almanya'da hayata geçirmeye çalıştığı ihanet senaryosunun da altyapısını hazırladı.
‘FETÖ/PDY Terör Örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek yardım etme' ve ‘Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etmek' suçlarından hapse mahkum edilen Dündar'ın, ihanete tam gaz devam etmek için başta kendisinin kaleme aldığı ‘Vatan Haini' olmak üzere Türkiye'de mahkeme kararlarıyla yasaklanan Hasan Cemal'in 2014 yılının başında yayımlanan ‘Delila, Bir Genç Kadın Gerillanın Dağ Günlükleri' kitabı, Tuğçe Tatari'nin ‘Anneanne, ben aslında Diyarbakır'da değildim' gibi kara propaganda kitaplarını bastırarak Avrupa'da dağıtacağı iddia edildi. Hain Dündar, ağırlıklı olarak terör örgütü PKK'nın ve FETÖ'nün propagandalarının yapıldığı kitapları bastırarak terör örgütleri üzerinden Türkiye'ye ihanetini sürdüreceği anlaşılıyor..
İhaneti uluslararası boyuta taşıdı
Konuyu Akit'e değerlendiren Türkiye Adalet Araştırmaları Merkezi Başkanı Dr. Mehmet Sarı, vatan haini Can Dündar'ın uluslararası alanda da Türkiye aleyhindeki faaliyetlerine devam ettiğini belirterek, “Türkiye'de casusluktan yargılandı ve mahkum oldu. Bu adımla, özellikle uluslararası mecralarda yaptığı kara propaganda ile ihanet sürecini uluslararası mecralara taşıyor. Yaptığı şeyi Türkiye'de mahkum olduğu sürecin bir parçası olarak değerlendirebiliriz” ifadelerini kullandı.
