Sütlüoğlu, gazetecilere yaptığı açıklamada, Organik Çay Tarımı Projesi'nin, ÇAYKUR'un önemli projelerinden biri olduğunu söyledi.
Organik çay tarımını gönüllük esasında yürüttüklerini ifade eden Sütlüoğlu, "Bir mecburiyet yok. Vatandaş arzu ederse ve isterse organik çaya geçebiliyoruz. Organik havzalarımızda da önemli artış var. Şu an fiilen 10 bin dekar alanda organik alanda çay üretimi yapıyoruz. Gelecek yıl bu 30 bin dekara yaklaşacak. Bir sonraki yıl ise 38 bin dekar seviyesine çıkacak" diye konuştu.
Sütlüoğlu, çok hızlı şekilde organik havzaları genişlettiklerine dikkati çekerek, "Gönlümüz arzu ediyor ki çaylıkların tamamı organik olsun. Yoğun kimyasal gübre kullanımı çevrenin doğal dengesini bozmuştur. Toprağın yapısını bozmuştur. Canlıları olumsuz yönde etkilemiştir. Canlı türleri azalmıştır. Yeraltı sularımız kirlenmiştir. Bütün bu olumsuzlukların giderilmesi, çevrenin tekrar kendisini restore etmesi ve doğal haline dönüşmesi için organik çaya geçmemiz gerekiyor" ifadesini kullandı.
Proje hayata geçtiğinde ve bölge tamamen organik olduğunda dünyanın en büyük organik havzasını da oluşturmuş olacaklarını vurgulayan Sütlüoğlu, şunları kaydetti:
"Dünyanın en yüksek oranda organik çayını üreten ülkesi durumuna geleceğiz. Bu konuda rakipsiz durumdayız. Çok büyük avantajlarımız var. Çayımızın üzerine kar yağıyor. Onun için haşere yok. Dünyanın en sağlıklı çayı bizde. Çayımızın tamamen organik olma kabiliyeti var. Hiçbir çay üreten ülkenin böyle bir imkanı yok. Bu iş gönüllülük üzerinden yürüyor. Bundan dolayı da olabildiği kadar ve vatandaşın kabul ettiği oranda alanlarımızı genişletebiliyoruz. Bu projeyi toplumsal mutabakat halinde hep beraber yürütmemiz lazım."
- "Organik tarıma geçildiği zaman gübre sıkıntısı olmayacak"
Sütlüoğlu, kimyasal gübre kullanımını bazı ülkelerin yasakladığını, bazı ülkelerin ise yüzde 15 sınırladığını belirterek, Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığında da bu konuda bir çalışmanın olduğunu bildiklerini söyledi.
Türkiye'de ciddi tedbirlerin alınması gerektiğini dile getiren Sütlüoğlu, "Biz çay bölgemizi ilgilendiren bölümüyle ilgili çalışıyoruz" dedi.
Sütlüoğlu, organik tarıma geçildiği zaman gübre sıkıntısı olmayacağına işaret ederek, "Hayvan gübreleri var. Toprak, çalı, yaprak türü şeyler de organik gübredir. Bunlar da kullanılabilir. Bunların dışında fabrikasyon organik gübreler var. Sıvı ve katı gübreler de var. Bu gübrelerin tamamı Türkiye'de üretiliyor. Kimyasal gübrelerin ham maddeleri tamamen dışarıdan geliyor. Bir de döviz dışarı gidiyor. Hem sağlığımızdan hem de paramızdan oluyoruz" diye konuştu.
Organik üretimin tamamının yerli olduğunu kaydeden Sütlüoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yüzde yüzü Türkiye'de yapılıyor. Gübre sıkıntısı yoktur. Sıvısı da katısı da var. Buradaki problem gübreyi uygulamadadır. Çiftçimiz, çaycımız gübre uygulamıyor. Çay üreticisinin gübreyi uygulayabilmesi yönünde de Yeditepe Üniversitesi ile çok kapsamlı çalışma yürütüyoruz. Organik çayda biz kendi içimizde tecrübe oluşturuyoruz. Başkasından alabileceğimiz bir tecrübe yok. Çay meyve değil filiz. Diğer organik tecrübeler bize uymuyor. Meyveye uygulanan organik gübre aynı sonucu çayda vermiyor. Çay azotu seven bir bitki."
ÇAYKUR Dünyanın En Büyük Organik Çay Havzasını Oluşturacak
ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, Organik Çay Tarımı Projesi hayata geçtiğinde dünyanın en büyük organik çay havzasını da oluşturacaklarını belirterek, "Aynı zamanda en yüksek oranda organik çay üreten ülke konumuna geleceğiz" dedi.