Çelik, “28 Şubat sürecinde Mesut Yılmaz, ihaleye çıkartılan hükümetin başbakanı oldu ve o gün intihar etti, bitti. DYP 'nin akıbeti farklı değil.” dedi.
Demokraside Birlik Vakfı 'nda 'Bürokratik Cumhuriyet 'ten Demokratik Cumhuriyet 'e ' konulu konferansta konuşan Çelik, Türkiye 'nin adının Demokratik Cumhuriyet olduğunu, ancak tarihi boyunca bürokratik cumhuriyet ile teokratik cumhuriyet arasında gidip geldiğini ifade etti.
Hala demokratik görünüm kazanamadığını dile getiren Çelik, “Bürokratik görünümden demokratik cumhuriyete geçiyoruz. Bugün yaşanan bazı sancılar, bürokratik cumhuriyetten demokratik cumhuriyete geçmekten kaynaklanıyor. Tırtılı kelebeğe dönüştürmeye çalışıyoruz. Toplumların değişmesi bir anda olmaz, kanunla hiç olmaz.” değerlendirmesinde bulundu.
ÖĞRENİLMİŞ ÇARESİZLİK VE KOMUTAN CUMHURBAŞKANLARI
Yıllardır Türkiye 'de yaşayan vatandaşlara 'öğrenilmiş çaresizlikle ' boyun eğdirildiğini dile getiren Çelik, 1960 'ta darbe yapıldığını, ardından Turgut Özal 'a kadar komutanlar dışında kimsenin aklına sivil cumhurbaşkanı adayı gelmediğini söyledi.
Asker olup militarist zihniyette olduğu gibi, sivil olup militarist olanlar bulunduğunu dile getiren Çelik, “Militaristlik üniforma meselesi değildir. 28 Şubat rezaletine bakın. Büyük büyük gazetelere şu manşetleri atacaksınız dediler, hemen attılar. Yargı mensuplarına brifing verilecek, hemen gidiyorlar. Bunu siviller yapıyor. TOBB 'dan TESK 'e, TİSK 'den işçi sendikalarına kadar herkes selama durdu. Postmodern darbe olmasının sebebi buydu. Birileri organize etti, onlar da maalesef bu işe soyundular.” diye konuştu.
CUMHURİYET BOYUNCA 5 GRUP ÖTEKİLEŞTİRİLDİ
Cumhuriyet boyunca 5 grubun ötekileştirildiğini vurgulayan Çelik, “Gayrimüslümleri ötekileştirmişiz, varlık vergisi, 6-7 Eylül Olayları utanç vesilesidir. Kürtleri ötekileştirmişiz. Kürt yok demişiz. Karlar kart etmiş, kurt etmiş demişiz. Dilini yok saymışsın. Alevileri ötekileştirmişiz. Alevilik, Türkiye, dünya gerçeği. Sen onu yok saydığın zaman yok olmuyor. Mütedeyyin insanları gayri memnun vatandaş yapmışsın. Vatandaşları gayri memnun yapmışsın. Ama Haso, Memo 'lar 1950 'de CHP 'ye öyle bir sille çekti ki 62 yıldır acısını çekiyorlar.”
Çelik, Ankara 'da bir iş adamının evinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile aralarında geçen diyaloğu şöyle anlattı: “AK Parti 'nin kuruluşu sırasında Başbakan görüşmeler yapıyor. Bana da 'Hüseyin Bey belli partilerden de belli duruşu olanlarla birlikte siyaset yapmak istiyoruz ' dedi. Uzun uzadıya konuştuk. Ben de 'Devlet adına milletin üzerinde mi, yoksa millet adına devlette mi siyaset yapacaksınız? Millet adına siyasete talipseniz sonuna kadar arkanızdayım ' dedim.”
Millet adına siyasetten vazgeçen ve tarihe gömülen birçok parti bulunduğunu söyleyen Çelik, “Anavatan, yıllarca parladı parladı, sonra bitti. Milletin partisi olmaktan çıkar, bürokrasinin partisi olursanız, bitmeye mahkumsunuz. 28 Şubat sürecinde Mesut Yılmaz ihaleye çıkartılan hükümetin başbakanı oldu ve o gün intihar etti, bitti. DYP 'nin de akıbeti farklı değil.” diye konuştu.
ERGENEKON, BALYOZ VE DARBE EYLEM PLANLARI
'Türkiye 'de bürokratik cumhuriyet kalsın değişmesin' diyen grup olduğu gibi bir de öğrenilmiş çaresizlik içerisinde bunu kanıksayan iyi niyetli insanlar bulunduğunu kaydeden Çelik, “Her geçen gün öğrenilmiş çaresizlik parçalanıyor. Bürokratik anlayışlarını, mantığını, kurumlarını, kanunlarını bir kenara bırakacağız demokratik cumhuriyet olacağız. Ergenekon, Balyoz darbe eylem planları, son günlerde yaşanan tartışmaların hepsinin özünde, Türkiye 'nin tırtıl vaziyetinden kelebek vaziyetine geçmeye çalışması yatıyor. Her doğum sancılı oluyor.” dedi.
Çelik: Mesut Yılmaz, 28 Şubat’ta İhaleye Çıkarılan Hükümetin Başbakanı Oldu
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, yıllarca seçimler kazanan Anavatan Partisi’nin 28 Şubat sürecinde milletin partisi olmaktan çıkıp bürokrasinin partisi haline geldiğini söyledi.