Kostüm Tasarımcısı Hüseyin Özinal, Gölgeler ve Suretler filminin kostüm kumaşlarını annesinin çeyizliğinden çıktığını söyledi. Kıbrıs olaylarına en yakın şahitlerden birinin annesi ve kendisi olduğunu söyleyen Özinal, film için kostüm tasarımı teklifi aldığında ilk olarak annesine ait çeyizliğin aklına geldiğini dile getirdi.
Özinal, "Gölgeler ve Suretler" filminin kostümlerine ait hikayeyi ve Kıbrıs olayları sırasında yaşadıklarını Cihan Haber Ajansı'na anlattı.
Yönetmen Derviş Zaim tarafından filmin kostümlerini yapması yönünde teklif aldığında, "Bu aslında benim hikayem" şeklinde düşündüğünü söyleyen Özinal, kostümler için gerekli olan kumaşların annesi Ayşe Özinal'a ait olan çeyizlikten çıktığını dile getirdi.
Özinal, "Annemin elleriyle yaptığı bir şey var ve ben bunu filmde kullandım. Ama düşünsenize hiç adı geçmeyen konuşulmayan bir insan, hayatını kendi köşesinde yaşayan bir insanın kendi çeyizi için yaptığı kumaşlarla bu filme katkıda bulunuyor" dedi.
Annesi Ayşe Özinal'ın (74) yakın zamanda ameliyat olduğunu belirten Hüseyin Özinal, en büyük dileğinin filmi annesine izletmek olduğunu söyledi. Özinal, "Annem çok hasta ve ciddi bir ameliyat geçirdi. Galaya gelmesini isterim, eğer gelemezse DVD şekliyle izletmek istiyorum." şeklinde konuştu.
ÇEYİZ 1974 YILINDA KUZEY'E GEÇİRİLEN EŞYALARLA GÜNÜMÜZE ULAŞTI
Annesine ait çeyizliğin 1974 yılında Kıbrıs'ta Kuzey'e geçirilen eşyalar arasında olduğunu ifade eden Özinal, "Annem 1936 doğumlu, bu kumaşlar aslında evin içinde çarşaf olarak ve elbise kumaşı olarak dokundu. Hiç kullanılmadan, 1974 yılında kuzeye geçen eşyalar arasında çıktı. Akrabalarımla konuştum. Bu kumaşlar o zaman nasıl kullanılıyordu diye onlardan bilgi aldım. Bu bilgi üzerinden erkek oyunculara ait gömlekler tasarlandı ve boyandı." ifadelerini kullandı.
Filmde Rumlara ait elbiselerin mavi ve siyah tonlarında kullandığını Türklere ait elbiselerin ise kahverengi ve pastel tonlardan tasarladığını belirten Özinal, "Filmi ilk izlediğinizde kendi gerçekliğiniz görüyorsunuz. Filmi izleyen Rumlar ve Türkler kendi gerçeklikleriyle yüzleşecekler. Türkler kötü Rumlar iyi ya da Rumlar kötü Türkler iyi diye bir şey yok. Çünkü bir savaş var ve bu savaşın içinden gelen bir hikaye var." şeklinde konuştu.
SABAH UYANIYORSUN ÇOCUKLUK ARKADAŞINIZ DÜŞAMANIN OLMUŞ
Kıbrıs olaylarının kendisi için çok ağır olduğunu kaydeden Özinal, "1974 olaylarında bir gün uyanıyorsunuz ve çocukluk arkadaşlarınızın, sokakta oynadığınız insanların düşman olarak tanımlandığını görüyorsunuz. İnsanların birbirlerini öldürdüğü, iki komşunu cephede savaştığını görüyorsunuz. Buna çocuk olarak bakıyorsunuz ve sizde büyük bir iz bırakıyor." diye konuştu.
''Gölgeler ve Suretler'', 1963'te Kıbrıs'ta başlayan olaylar sırasında bir Karagöz kuklacısı olan babasından ayrı düşen genç kızın geçirdiği dönüşüm ve olgunlaşma sürecini anlatıyor. Yıkılıp yanan köylerden, daha güvenli olan şehire kaçış macerası esnasında yaşanan dostluklar ve savaş ortamı, Kıbrıs'ın hikayesine ışık tutuyor. Hikayenin fonunu ise Kıbrıs'ın Karpaz bölgesi ve Büyükkonuk Köyü'nün doğası, köyleri, tepeleri ve deniz oluşturuyor.
