CHP Antalya milletvekilleri, Rusya ile gerilimin devam etmesi halinde turizm ve tarım alanında yaşanacak sıkıntıların daha da büyüyeceğini belirterek, önlem alınmasını istedi.
CHP Antalya milletvekilleri Mustafa Akaydın, Çetin Osman Budak, Niyazi Nefi Kara ve Devrim Kök, düzenledikleri ortak basın toplantısında, Rusya ile yaşanan kriz nedeniyle ülke ekonomisi ve Antalya'da tarım ve turizm sektöründe yaşanan olumsuzluklara ilişkin görüşlerini ifade etti.
Akaydın, dış politikada gelinen noktayı ve Rusya ile yaşanan gerilimi başarısızlık olarak gördüklerini belirterek, halen Antalya'da yerleşik yaklaşık 40 bin Rus vatandaşı, Moskova'da da 200 bin Türk yaşadığını bildirdi.
"Hava sahamıza tecavüz eden bir yabancı uçağın, uyarılara rağmen ihlali sürdürmesinin ve angajman kurallarına uymamasının tabii ki askeri yöntemlerle çözülmesine hiçbir itirazımız yok, doğru buluyoruz ama geldiğimiz noktada bu işin çözülmesi lazım" diyen Akaydın, krizin Antalya'ya turizmde 6 milyar, tarımda 500 milyon dolar olmak üzere 6,5 milyar dolar zarara yol açabileceğine işaret etti.
Akaydın, Gazipaşa'da halin kapandığına dikkati çekerek, belediyeler eliyle müstahsil ve depolardaki ürünlerin yoksullara ücretsiz dağıtılabileceğini, orta vadede ise bazı üçüncü ülkeler üzerinden Rusya'ya ihracat yapılması veya yeni pazar yaratılması zorunluluğunun Hükümet'i beklediğini savundu. Akaydın, alternatif çok pazarın olmasına karşılık, Suriye politikasının yanlışlığı nedeniyle Arap ülkelerini kaybettiklerini ileri sürdü.
Brüksel'deki Türkiye-AB Zirvesinden çıkan kararlarla ilgili bir soru üzerine Akaydın, "3 milyar Avro karşılığında Türkiye'nin mülteci ağırlaması, yapılabilecek en büyük ayıp ve eziyetlerden biridir. Şu anda 2 milyondan fazla Suriyeliden devletin zararı 7-8 milyar dolar. Avrupa'dan gelecek geri dönüşlerle bu rakam çok daha artacaktır. 3 milyar Avro, Suriyelilerin vereceği zararı karşılamayacak. Ama özünde ayıplı bir tekliftir, sosyolojik rüşvet teklifidir" dedi.
Osman Budak da geçen yıl Rusya'daki kriz nedeniyle Antalya'nın yüzde 25 gelir kaybına uğradığını, bu yıl ise sadece Antalya'yı değil, ülkeyi çok ciddi sıkıntıların beklediğini savunarak, "İhracatta 6 milyar dolar, turizmde 6-7 milyar dolar Rusya'dan gelir elde ediyoruz. Bir de bavul ticareti var; 2013'te 8,5 milyar dolar, 2014'te 6 milyar dolara düşen bir tablo var. Kriz derinleşerek devam ederse, Türkiye'nin 20 milyar dolar kaybı olacağı göz önünde bulundurulmalı. Bu da GSMH'nın yaklaşık yüzde 3'üne denk geliyor" diye konuştu.
-"Etkin turizm tanıtımı ve imaj çalışması yapılsın"
Kök ise Antalya'de turizm ve örtü altı yetiştiriciliği sektöründe belirsizlik olduğunu belirterek, Rusya Federal Gümrük Dairesinin bir takım resmi olmayan talimatları olduğunu, Türk mallarının ithalat gümrük işlemlerinin yapılmaması, Rusya'da gemi ve tırlarla yapılan yaş sebze ve meyve sevkıyatının durdurulması, Türk mallarının gümrüklerden geçirilmemesi ve beyannamelerinin kabul edilmemesi, taşımacılara malların iade edilmesi konusunda tavsiyelerde bulunulması ve geçici depolarda bekletilmesi şeklinde çok ciddi sıkıntılar olduğunu anlattı.
Antalya, İçel ve Karadeniz limanlarından kalkan yaş sebze ve meyve dolu 750 konteynerlik üç geminin Rusya'nın Novoroski Limanı'nda, İçel'den giden yaklaşık 200 tırın Moskova halinde bekletildiğini, Antalya'dan giden 600 tırın geriye döndürüldüğünü belirten Kök, gönderilecek ürünlerdeki yığılma nedeniyle fiyatların düştüğünü, sadece Kumluca'da geçen hafta zararın 8 milyon dolar olduğunu söyledi.
Kök, sadece Antalya değil, narenciye üreten İçel ve Adana'daki üreticilerin de batmanın eşiğine geldiğini iddia ederek, şunları kaydetti:
"Krizin etkileri henüz tamamen hissedilmiş değil, ancak domino etkisi yaratıp vuracağı sektörler ihracatçılar, çiftçiler, komisyoncular, ilaç ve gübre bayileri, tohum firmaları, fide ve plastik firmalarıdır. Gümrük, Tarım, Turizm bakanlıkları ile sektör temsilcileri sorunu tespit ederek çözüm önerilerini belirlemek için mutlaka bir araya gelmeli. İhracatçılara verilen teşvik acilen artırılmalı. Krizin devamı halinde ülke ve Antalya açısından kayıp ciddi miktarda olacak. 2015'te turizm çok olumlu geçmemişti, korkum odur ki 2016 yılını da bu gerilim vuracak. Her şeye rağmen önümüzde rezervasyonların ve fuarların yapılacağı bir dönem var. Etkin turizm tanıtımı ve imaj çalışması yapılmalı. Turizme önemli destekler verilmeli. Yakıt desteğinin yaygınlaşması, boş koltuğa destek ve tur operatörleriyle hızla diyaloğa geçilmeli. Türkiye, 'Terörü destekleyen ülke değiliz' tanıtımını ve bu imajı bütün dünyaya yaymalı. Beş yıldızlı tesisler kışın futbol kampları sayesinde açık kalıyor. Bunların da iptali söz konusu."
CHP Antalya Milletvekilleri Açıklaması
"Kriz derinleşerek devam ederse, Türkiye'nin turizm ve tarımdaki kaybı çok daha büyük olacak"