CHP İstanbul İl Başkanlığınca düzenlenen etkinlikte, Paskalya Bayramı öncesinde azınlık cemaatleri üyelerine oruç yemeği verildi.
CHP İstanbul İl Başkanlığı ev sahipliğindeki etkinliğe, CHP İstanbul milletvekilleri Selina Doğan ve Sezgin Tanrıkulu, İl Başkanı Cemal Canpolat ve azınlık cemaatleri üyeleri katıldı.
Hristiyanlarca Hazreti İsa'nın öldükten sonra dirildiği gün olan ve her yıl 22 Mart ile 25 Nisan arasındaki günlerde, ayın dolunay devresinden sonraki ilk pazar günü kutlanan Paskalya Bayramı etkinliğine katılanlara, etsiz ve yağsız yemekler ikram edildi.
Selina Doğan, konuşmasında Paskalya Bayramı öncesi büyük oruç döneminde kutsal hafta içinde bulunulduğunu hatırlatarak, tutulan oruçların ve duaların kabul olmasını temenni etti.
Doğan, geçen hafta pazar günü Zeytin Dalı Günü'nde, Mısır'da 3 kiliseye DEAŞ terör örgütü tarafından yapılan saldırıyı lanetledi.
Etkinlikteki topluluğun Anadolu'nun çoğulcu, renkli yapısını temsil ettiğini belirten Doğan, şunları söyledi:
'Bizler her türlü nefret söylemine, siyasi kutuplaştırıcı dile karşın bir arada yaşamayı sürdürebiliyorsak eğer, kardeşlik bağlarımız çok güçlü demektir. Pazar günü malum kritik bir seçim var, referandum. Değinmeden edemeyeceğim. Ülke olarak çok önemli günlerden geçiyoruz. 16 Nisan'da anayasamız değişsin mi değişmesin mi yönünde bir tercihte bulunacağız. 16 Nisan, aynı zamanda Paskalya Bayramı. Kiliselerimizde bayramımızı kutlayacağız. Sizlerden öncelikli talebimiz lütfen bayramımızı en güzel şekilde kutlayalım ama oy kullanmayı da sandığa gitmeyi de ihmal etmeyelim. Bizlere tanınan bu en kıymetli haktan kendimizi mahrum etmeyelim, en temel vatandaşlık görevimizi yerine getirelim. Üşenmeyelim, çekinmeyelim. 'Bir oydan ne olur?' demeyelim. Bir oydan çok şey olur.'
Doğan, seçim barajının düşürülmesini ve 'tekçiliğe' karşı ortak aklı, çoğulcu, demokratik bir yapıyı istediklerini ifade ederek, 'Son zamanlarda sosyal medyada sandık güvenliğiyle ilgili kirli bilgiler var. Lütfen bu kirli bilgilere itibar etmeyelim çünkü bunlar aslında belli bir tercihin, 'evet' tercihinin, ona yönelik yapılan bir kampanyanın parçasıdır. Sandıklara güvenelim, gidip oylarımızı kullanalım, mümkünse ıslak imzalı tutanaklar hazırlanıncaya kadar sandık başında duralım. Hukuka aykırı olduğunu düşündüğümüz bir işlem varsa oradaki görevlilere bildirelim ve sonrasını bize bırakın.' diye konuştu.
- 'Bizi önemli kılan bu çoğulculuğumuzdur'
Sezgin Tanrıkulu da Hristiyan aleminin ve yurttaşların Paskalya Bayramı'nı kutlayarak, 'Tuttuğunuz bu orucun dünyada barışa hizmet etmesini temenni ediyorum, ona vesile olmasını diliyorum. Bizi burada, Türkiye'de ve dünyada önemli kılan bu çoğulculuğumuzdur. Kutuplaşmanın olmadığı, ötekileştirmenin olmadığı, her inanca ve her kimliğe saygılı bir gelecek için bu birlikteliğimizin daha derinleşerek devam etmesi gerektiği düşüncesindeyim.' ifadelerini kullandı.
Cemal Canpolat ise Paskalya Bayramı'nın yalanın dışarıda tutulduğu, güzelliklerin, hoşgörünün bir arada olduğu, sevgi dolu bir bayram olduğuna değinerek, CHP olarak böyle bir günde aynı sofrayı paylaşmak istediklerini belirtti.
Binlerce yıldır bir arada yaşayan insanların birlikte Paskalya Bayramı'nı kutladıklarını anlatan Canpolat, şunları söyledi:
'Birlikte halay çektik, birlikte türkü söyledik ama ne yazık ki hem uluslararası sermaye, hem içeridekiler, dönem dönem bu güzellikleri bizden kopardılar. Ben Malatya'da doğdum. Doğduğum bölgede iç içe büyüdük orada. Birlikte Paskalya'yı dönem dönem kutladık, dostluklarımız oldu ve ailece iç içe olduk. Çok ortak yönlerimiz var. Uluslararası sermayenin çabalarına rağmen bizi ayrıştıramayacak kadar güçlü bağlarımız var. Bu bağlara sahip çıkamadığımızı biliyorum. Mesela ben, hemşehrim olan sayın Hrant Dink'e sahip çıkamadığımız için bir kez daha özür diliyorum sizden. O, bu toprakların en iyi yetişmiş, ana yurdu olan bütün değerlerini bu topraklarda gören, bilen, havasını, suyunu bilen bir insandı.'
CHP'den Azınlık Cemaatleri Üyelerine Oruç Yemeği
CHP İstanbul İl Başkanlığınca düzenlenen etkinlikte, Paskalya Bayramı öncesinde oruç yemeği verildi İstanbul Milletvekili Doğan: 'Bizler her türlü nefret söylemine, siyasi kutuplaştırıcı dile karşın bir arada yaşamayı sürdürebiliyorsak eğer, kardeşlik bağlarımız çok güçlü demektir'.