Keskin ve CHP Ankara Milletvekili İzzet Çetin, Ağrı'da incelemelerde bulunduktan sonra karayoluyla Erzurum'un Çat ilçesine geldi.
Çat Belediye Başkanı Arif Hikmet Kılıç'ı tebrik eden Keskin, CHP'nin Çat'ta çok ciddi bir oy artışı alarak Belediye Başkanlığını kazandığını belirtti.
Keskin, 2009'da alınan oyun yüzde bin 500-2 bin fazlasıyla netice almanın çok büyük bir başarı olduğunu vurgulayarak, "Sizin kendi beceriniz ve toplumdaki saygınlığınızın da ürünü olarak ortaya çıktı. İtirazsız, gürültüsüz patırtısız herkesin seçim sonucunu da kabul etmesi güzel bir durum, tebrik ediyorum" dedi.
Seçimlerin ülke genelinde şaibeli olduğunu savunan Keskin, "İktidar bütün kamu gücünü, otoritesini kullanarak seçimden sonuç almaya kalktı. Türkiye'nin her tarafında bakanlar, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin ileri gelenleri, kanaat önderleri olan insanlar, müthiş bir şekilde seçim kurullarına müdahil oldu. Ankara'da gece okulun birine Başbakan Yardımcısı geldi, bir başka yere İçişleri Bakanı'nın müdahalesi oldu. Doğu Anadolu Bölgesi'nde özellikle Mehdi Eker'in böyle girişimleri var. Milletvekilleri ciddi bir şekilde topluma baskı kuruyorlar. Hem hizmet vaatleri hem de değişik şekillerde sosyal güvenlik harcamalarından kaynak aktararak toplumu yönlendirmek falan. Onun için ben 'devrim oldu' diyorum" diye konuştu.
Seçim sonucunda Ağrı'da ilginç şeyler yaşandığını, itiraz tartışması neredeyse karşılıklı kamplaşmaya, fiziki çatışmaya giden olumsuzluklar yaşandığını ileri süren Keskin, "Seçim Kurulları baskı altına alınmış. Allah'tan iptal etmişler de gerilim biraz aşağıya doğru çekilir. Yoksa çok kötü şeyler olabilirdi. Bu iktidar gücünün bu kadar kullanılması da yanlış bir şey. Dışarıdan müthiş bir polis ve jandarma getirmişler. Tabi bu da toplumda ayrı bir gerilim, ayrı bir tartışma yaratıyor. Seçimlerin yenilenmesine karar verildi" diye konuştu.
Türkiye genelinde olumsuz bir uygulamayla karşı karşıya kalındığını ifade eden Keskin, şöyle devam etti:
"Geçmiş dönemlerde seçimler gündeme geldiğinde İlçe Seçim Kurulları, Yüksek Seçim Kurulu ciddi bir eğitim çalışması yapardı. Sandıklarda görev yapacak kişileri tespit ederken de bu işi becerebilecek yetenek ve birikimde olan insanların görev alması için özen gösterilirdi. Bu seçimlerde maalesef bu konularda çok dikkatli ve özenli davranılmamıştır. Birikimi yeterli olmayan insanlar bu konuda görevlendirilmiştir. Onlar herhangi bir şekilde bir eğitime tabi tutulmadığı için sandık başında çok büyük yanlışlıklar, haksızlıklar olmuştur. Yüksek Seçim Kurulundan kaynaklanan bir haksızlık, yanlışlık vardır. Muhtar oy pusulalarının aynı zarfa konulmaması konusunda bir karar alınmadığı için sandık başındaki kişiler de oy kullanan vatandaşları uyarmadığından önce belediye başkanı, belediye meclisi ile ilgili oy kullanımı gerçekleşen sandıklarda vatandaşlarımız muhtar oy pusulalarını da belediye başkanları meclis üyeleriyle aynı zarfa koymuş, bu milyonlarca oyun iptaline neden olmuştur. Bu konuda zamanında önlem ve tedbir alınmamıştır. Hem İlçe Seçim Kurulları hem Yüksek Seçim Kurulu bu konuda çok büyük bir zafiyet içinde olmuştur."
Tutanakların sağlıklı tutulmadığını, oy pusulalarının koyulduğu torbaların kapatılmadığını savunan Keskin, şunları kaydetti:
"Ağrı'daki gerilimin temel nedenlerinden bir tanesi, bir sandıkta iptal edilen oyların Adalet ve Kalkınma Partisi'nin oylarına ilave edildiği algısı neden olmasıdır. Bundan dolayı özellikle Barış ve Demokrasi Partisi taraftarlarının ciddi bir tepkisi olmuştur. İlçe seçim kurulları da zamanında hızlı bir karar vermediği için günlerce Ağrı'da olumsuz şeylerin yaşanmasına neden olmuştur. Kepenk kapatılmış, esnaf çok ciddi zarar görmüştür. Adalet ve Kalkınma Partisi ile Barış ve Demokrasi Partisi önünde biriken insanlar zaman zaman fiziki çatışma aşamasına gelmiştir. Hükümet de bu konuda biraz da baskıyı arttırmak insanları yıldırmak amacıyla dışarıdan çok sayıda güvenlik gücü getirmiştir. Ağrı adeta bir sıkı yönetim dönemi yaşamıştır. Bunun yarattığı çok ciddi rahatsızlıklar doğmuştur. İl Seçim Kurulu kararını vererek gerilimin daha üst noktalara taşınmasını önlemiştir. Hükümet bu seçimlerde kendi partisine haksız şekilde prim toplayabilmek için maalesef gücünü yetkilerini taraflı bir şekilde kullanarak seçmen iradesini baskı altına almaya çalışmıştır. Parti olarak Ağrı'ya gittik. Gerekli incelemelerde bulunduk. Hem kendi partililerimizle hem de diğer partilerin mensuplarıyla görüştük onlara sükunet telkin ettik. Sanırım bugünden itibaren kentte sükunet hakim olur."
CHP Erzurum İl Başkanı Tacettin Kızıloğlu da Şenkaya'da seçimlere itiraz ettiklerini belirterek, "Orada hükümetin baskısı oldu. Biz İlçe Seçim Kuruluna itiraz ettik reddedildi" dedi.
Çat Belediye Başkanı Arif Hikmet Kılıç, Çat ilçesi hakkında bilgi vererek, "İlçemiz kalkınmamış. Köylerle birlikte 19 bin 200 nüfusumuz var. 47 köyümüz var. Burada AK Parti ile yarıştık. Onlar 2 bin 260 oy aldı, biz de 3 bin civarında oy aldık. Çat bir geçiş güzergahı. Buradan geçen insanlar Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin neler yaptığını görecek. Belediyenin vergi dairelerine ve SGK'ya 4 trilyon lira borcu var. Yapılandırma bekliyorum" diye konuştu.
Chp Genel Başkan Yardımcısı Keskin Erzurum'da
CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, "İktidar bütün kamu gücünü, otoritesini kullanarak seçimden sonuç almaya kalktı. Türkiye'nin her tarafında bakanlar, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin ileri gelenleri, kanaat önderleri olan insanlar, müthiş bir şekilde seçim kurullarına müdahil oldu" dedi.