CHP Grup Başkanvekili İnce: Direnmek boynumuzun borcu

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Türkiye’de her şeyin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kontrolü altında olduğunu iddia ederek, “Buna direnmek boynumuzun borcudur.” dedi. Muharrem İnce, partisinin Trabzon İl Başkanlığı‘nca Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi’nde düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, iktidara yönelik sert eleştirilerde bulundu. Türkiye’de kurumların içinin boşaltıldığını, sesini çıkartanın çeşitli yöntemlerle sindirildiğini savunan İnce, tek dik duran bir kurum kaldığını, onun da CHP olduğunu savundu. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Adana Milletvekili Ömer Çelik’in kendine yönelik bazı eleştirilerine cevap vermek istediğini belirten Muharrem İnce, “Dün bir genel başkan yardımcısı AKP’nin Adana milletvekili bana bir cevap vermiş. Bak artist çocuk, sen o pahalı elbiseler giyen, pahalı motosikletlere binen, pahalı prolar içen, halktan kopuk, o Habur rezaletinin mimarı. Bunun Trabzon’daki fındık üreticisi ile Adana’daki pamuk üretecisiyle ne alakası var? Asıl liboş bunlar, asıl entel bunlar, asıl halktan kopuk elit bunlar. Kurdu ininde vuracaksın. Ona diyorum ki, senin memleketine gelip seninle tartışmaya razıyım. Yüreğin var mı, cesaretin var mı? Cesaretin yoksa yanına bütün genel başkan yardımcılarını da alabilirsin.” ifadelerini kullandı. “DİRENMEK BOYNUMUZUN BORCU” Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın, CHP Mersin Milletvekili İsa Gök’ün ‘direniş’ açıklamalarının ardından yaptığı açıklamalara da değinen CHP Grup Başkanvekili İnce, “Mersin milletvekili bir arkadaşımız dedi ki, ‘biz direneceğiz, sokak sokak, mahalle mahalle direneceğiz’ Başbakan ne dedi; ‘siz eşkıya mısınız’ dedi. Biz direneceğiz, bu ülkenin kuşatılmasına, fethedilmesine dedikçe, Başbakan ‘eşkıya mısınız’ diyor. Cumhuriyeti kuran bir partinin eşkıyalıkla bir alakası olamaz.” diye konuştu. Kendisinin bazı eşkıyalık örnekleri vereceğini ifade eden İnce, şöyle devam etti: “Bundan yüz yıl önce eşkıya dağdaydı. Dokunulmazdı, ulaşılmazdı, yakalanamazdı. 2011 yılında yargıdan, mahkemeden kaçmak için dokunulmazlığını arkasına sığınmak eşkıyalıktır. 2011 yılında 14 yaşındaki çocuğu Başbakanlık otobüsünün içerisine alıp boğazını sıkmak eşkıyalıktır. 2011 yılında kimmiş o 6 bakan. Kapının önünü koyarım demek eşkıyalıktır. 2011 yılında daha önce konular ve depremin üzerinden 12 yıl geçmesine rağmen almak eşkıyalıktır. Bürokratları yargı kararlarına uymayarak görevine iade etmemek eşkıyalıktır. Tutuklu bir teğmenin cep telefonuna sahte delil yüklemek eşkıyalıktır. Yeni çıkacak olan RTÜK yasasında Başbakan‘a televizyon kapatma yetkisi vermek eşkıyalıktır.” Türkiye’nin artık bir faşizme doğru gittiğini iddia eden İnce, “Bu ülkede herkesin telefonları dinleniyor. Bu ülkede her şey Recep Bey‘in kontrolü altında. Buna direnmek boynumuzun borcudur.” dedi. “ANAYASA ‘ALKOLDEN KORU’ DEMİYOR, ‘ALKOLİZMDEN KORU’ DİYOR” Hükümetin çıkartmaya çalıştığı alkol yönetmeliğine de değinen CHP’li Muharrem İnce, “Bunların alkol yönetmeliği falan çıkarttıklarına bakmayın. Gençleri alkolden koruyacaklarmış. Anayasa’da alkolden koru demiyor, alkol düşkünlüğünden, alkolizmden koru diyor. Gençleri alkolden koruyorsun da o Anayasa’nın 58. maddesinde cehaletten de koru yazmıyor mu? Kumardan da koru yazmıyor mu?” diye sordu. AK Parti‘yi kumarcı bir hükümet olmakla suçlayan İnce, şu iddiaları dile getirdi: “Kumar bunların döneminde üç kat artmıştır. At yarışı her gün, Kazı Kazan her gün, Spor Toto, Spor Loto say da say. AKP iktidara gelmeden önce Milli Piyango vardı, haftanın iki günü at yarışı vardı, bir iki bir şey daha vardı, o kadar. Bütün bunları bunlar buldu. Kumarı çok seviyor bunlar. Üç katına çıkarttılar. İçkiyle bu kadar uğraşıyorsun, kumarla niye uğraşmıyorsun? İçkiyle bu kadar uğraşıyormuş gibi yapıyorsun da 800 trilyonluk İngiliz viski şirketlerinin borcunu niye affediyorsun?” Partililerden bütün bunları dindar insanlara anlatmalarını isteyen İnce, “Bunların içerisinde dindarlar var, AKP’nin içerisinde. Bu dindarlara anlatacağız. Dindarların başımızın üstünde yeri var, onlarla bir sorunumuz yok.” ifadelerini kullandı.