Yapılan yazılı açıklamada, “Parlamenter demokrasimizin, bir diktatörlük rejimi hedefinin tehdidi altında" olduğu belirtildi. Ülke ekonomimizin, Cumhuriyet tarihimizin en kırılgan dönemlerini yaşadığı belirtilen açıklamada şöyle denildi:
"Eğitim sistemimiz çöküşün eşiğinde, dış politikamız iktidarın yanlış tercihleri nedeniyle çıkmazdadır. Toplumsal barışımız, AKP’nin tüm toplum kesimlerine yönelik ayrıştıran ve ötekileştiren söylemi nedeniyle hızla bozulmaktadır. Halkımız, Türkiye’nin bu temel problemlerine kalıcı çözüm beklerken, tarihte daha önce benzeri görülmemiş bir darbeyle 64. Cumhuriyet Hükümetinin Başbakanı Sayın Ahmet Davutoğlu’nun görevden ayrılması sağlanmıştır. 4 Mayıs saray darbesi olarak adlandırılan bu süreç, Cumhurbaşkanlığı makamında oturan şahsın talebi doğrultusunda ve Milli İrade hiçe sayılarak gerçekleştirilmiştir. Kendisine oy veren seçmenin hakkını ve demokrasinin temel ilkelerini koruması gereken, Sayın Davutoğlu darbeye direnmemiş, teslim olmuştur.”
Darbenin amacının hükümete el koyarak, "Laik, Demokratik, Sosyal Hukuk Devleti" ilkelerini yok edecek, kuvvetler ayrılığını ortadan kaldıracak bir diktatörlük rejimine geçişin alt yapısının hazırlandığı belirtilen açıklamada, şöyle denildi:
“Ancak bilinmelidir ki, bu hazırlığı yapanlar, Cumhuriyet Halk Partisinin ve ülkemizde demokrasi için bedel ödemeye hazır milyonların iradesi karşısında hüsrana uğrayacaktır. Yaklaşık 150 yıllık parlamenter geleneğimiz, 93 yıllık milli egemenlik anlayışına dayalı Cumhuriyetimiz ve 70 yıldır süre gelen çok partili demokratik hayatımızın kazandırdığı tarihsel birikimimiz asla bir diktatörlük rejimine kurban edilmeyecektir. Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu tarafından 72. TOBB Genel Kurulunda dile getirilen görüşler, bu iradenin ifadesidir. Biz CHP İl Başkanları olarak bu iradenin tereddütsüz arkasındayız. Bir Cumhuriyet savcısının, darbenin baş aktöründen altığı talimatla, Sayın Genel Başkanımız hakkında başlattığı soruşturmayı da bize yönelik beyhude bir sindirme girişimi olarak görüyoruz.”
Yapılan açıklamanın devamın da “Tarihi boyunca darbecilerin önünde diz çökmeyen, darbecilere teslim olmayan CHP, demokrasi için bedel ödemekten çekinmemiş siyasi bir halk hareketi" olduğu belirtildi. Bu bağlamda, CHP dün olduğu gibi bugün de darbecilere ve halkın iradesini gasp etmeye çalışanlara karşı mücadele etmeye kararlı olduğu belirtilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
"Örgütümüzün ve demokrasiye inanmış tüm yurttaşlarımızın birlikteliğiyle sürdürülecek mücadelemiz, Cumhuriyet, demokrasi, özgürlük ile taçlanıncaya kadar devam edecektir. Bu değerlere inanan tüm yurttaşlarımıza çağrımızdır. Öte yandan ülkemizde ve Orta Doğu’da AKP tarafından sürdürülen çatışma ve ayrımcılık politikalarına karşı olduğumuzu; terör örgütleri arasında sıkışmış, yaşamları parçalanmış halkımızın yanında olduğumuzu ifade ediyoruz. Toplumsal barışın sağlanması noktasında parlamentomuzu çözümün tek adresi olarak gören CHP’nin il başkanları olarak terör saldırılarında şehit düşmüş tüm güvenlik güçlerimizi ve vatandaşlarımızı rahmetle anıyor, ülkemizin acıya ve gözyaşına mahkum olmadığını, toplumsal barışı sağlamak için üzerimize düşen tarihsel sorumluluğu yerine getirme kararlılığımızı, Van’dan Edirne’ye kadar ilan ediyoruz.”
Kılıçdaroğlu, programı çerçevesinde kadınlarla yaptığı toplantının ardından İki Nisan Polis Merkezini ziyaret ederek buradaki yetkililer ile bir süre görüştü. Kılıçdaroğlu, daha sonra Van’da kahvaltı salonu işleten ve geçen yıl oğlunu trafik kazasında kaybeden Yusuf Konak’a taziye ziyaretinde bulunduktan sonra son olarak bölgedeki TSO, Esnaf Sanatkarlar Odaları başkanları ve üyeleriyle basına kapalı toplantı yaptı.
CHP İl Başkanları Toplantısı Sonuç Bildirisi
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında yapılan il başkanları toplantısının sonuç bildirgesi açıklandı.