Chp Lideri Kılıçdaroğlu Batman'da

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Türban sorununu biz çözeriz dedik

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Türban sorununu biz çözeriz dedik. Ama onlar çözemedi, çözemezler çünkü onlar türbanı siyasi amaçla görüyorlar. Biz türbanı insana özgürlük olarak görüyoruz..Göreceksiniz o yasağı kaldıracağız" dedi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet Meydanı'nda halka hitap etti. Terör sorununa değinen Kılıçdaroğlu, "Başbakan dedi ki 'asker ne istediyse verdik ama çözemedi'. Demek ki olay asker olayı değil. Bu farklı bir olay. Olay, siyaset kurumunun çalışmamasıdır. Olay, siyaset kurumunun olaya sağlıklı bakmamasıdır. Olay, siyaset kurumunun her zaman 'milletin oyunu alayım, gerisini boş ver' demesidir. Bunu yıkacağız. Ben eminin Türkiye Batman'la gurur duyacak, hiç endişem yok. Eğer biz sağlıklı çalışırsak, biz
derken siyaseti kast ediyorum; iyi çalışırsak, düzgün çalışırsak, vatandaşın taleplerine kulak tıkamazsak ve 'bu vatandaş ne diyor diye' düşünmezsek, çözüm üretmezsek Türkiye sağlıklı yürümesini beceremez. Onun için perişan durumdadır. Bir anayasa değişikliği önümüze geliyor. Bu anayasa değişikliği çiftçini derdini bitiriyor mu, emeklinin derdini çözüyor mu, esnafın derdini çözüyor mu? Siyaset kurumunun daha demokratikleşmesi Türkiye'nin önündeki engellerin kaldırılmasını engelliyor mu? Her Batmanlı
kardeşimin düşünmesini isterim. Bu anayasa değişikliğini evet ve hayır diyenler düşünsünler" dedi.
"Belki de dünyada ilk kez bir anayasa değişikliği ile vatandaşın şikayet hakkı elinden alınıyor" diye devam eden Kılıçdaroğlu, "Hiç değilse şimdi Danıştay'a başvurma hakkınız var. Onun için bu anayasa hayır diyoruz. Özgürlükçü anayasa olmadığı için hayır diyoruz. Özgürlükler elimizden alındığı için hayır diyoruz. Hakları elimizden aldığı için hayır diyoruz. İnşallah üçüncü gelişimde başbakan olarak geleceğim. Bütün Batmanlı kardeşlerime hizmet nasıl verilirmiş, özgürlük nasıl olurmuş hep beraber
gösteririz hiç endişeniz olmasın" ifadelerini kullandı.
Başbakan Erdoğan'a seslenen CHP lideri, "Sayın başbakan kendisine güveniyorsa, yaptığı işin doğru olduğunu biliyorsa, yiğitse, dürüstse, adam gibi adamsa istediği televizyon kanalında istediği gazetecilerle tartışmaya hazırım. Bakın söylüyoruz, korkmuyoruz. Kokmuyoruz, çekinmiyoruz. Çünkü bu milletin aldatılmasın istemiyoruz. Millete yalan söylüyorlar, 'özgürlük getirdik' diyorlar. Özgürlüğü alıyorlar, 'hak getirdik' diyorlar, elindeki haklarından alıyorlar, onun için söylüyorum size yüreği varsa çıksın
karşıma. Yeri gelince diyor ki benim boyum bilmem kaç, çık televizyona boyumun kaç olduğun göstereyim sana, yiğitlik bu değil midir" diye konuştu.

"TÜRBANI İNSANA ÖZGÜRLÜK OLARAK GÖRÜYORUZ"
Başörtüsü sorunuyla ilgili konuşan Kılıçdaroğlu, "Biz herkesi kucaklıyoruz. Kimliği ne olursa olsun, insan mı insan, düşüncesi inancı ne olursa olsun, o insan benim insanımdır ve o insana hizmet etmek zorundayım. Dertlerini biliyorum. Her şeyi biliyorum. Çözecek tek parti vardır. O da biziz. İddialıyız, ne söyledik. Türban sorununu biz çözeriz dedik. Ama onlar çözemedi, çözemezler çünkü onlar türbanı siyasi amaçla görüyorlar. Biz türbanı insana özgürlük olarak görüyoruz. Onlar insanların etnik
kimliklerin oy deposu olarak görüyorlar. Biz insanların etnik kimliğin ve kültürüne saygılıyız" dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, özgür, bağımsız ve kardeşçe yaşayan bir Türkiye'yi beraber yaratacaklarını belirterek, "Türban sorununu biz çözeceğiz. Recep bey diyor ki nasıl çözeceksiniz. Sen o koltuktan kalk, kardeşin Kemal oraya oturacak, bak bakalım bu ülkenin sorunları nasıl çözülürmüş. Çünkü bizim yüreğimizde insan sevgisi, insana saygı var. Çünkü bizim hedefimizde halka hizmet etmek var, hükmetmek değil. Ben bunu söz veriyorum yapacağım. Göreceksiniz o yasağı kaldıracağız, göreceksiniz özgür,
bağımsız, kardeşçe yaşayan bir Türkiye'yi beraber yaratacağız" diye konuştuç
Hiç kimsenin "Kemal Kılıçdaroğlu şu yolsuzluğu yaptı, şu kadar malı götürdü" diyemeyeceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Tapu'da 27.5 yıl çalıştım, hizmet verdim. Her şey söyleyebilirler bana ancak kimse 'Kemal Kılıçdaroğlu şu yolsuzluğu yaptı, şu kadar malı götürdü' diyemez, derse alnını karışlarım. Yüreği yetemez onu söylemeye. Çünkü bize rahmetli babamızın bir tavsiyesi vardı. Oğlum sen doğru dur, eğri belasını bulur diye. Biz, doğru duracağız, halka doğruları söyleyeceğiz. Ben yurttaşlarımın yanındayım. Beni 'Memur Kemal' diye küçümsemek istedi Başbakan. Ben memur Kemal'im, ben esnaf Kemal'in, ben emekli Kemal'im, ben
halkın hizmetinde olan Kemal'im. Ben halk adamıyım. Recep bey gibi yırtık ayakkabı ile siyasete girip, köşeyi dönen birisi değilim. Dolar milyarderi değilim. Her kazandığım şey alın terimin karşılığıdır. Kimse aksini söyleyemez"

"KAZANAMAYAN ÖĞRETMEN SORUNU KALMAYACAK"
Batman'a daha önce geldiğinde Kazanamayan Öğretmenler Platformu'nu ziyaret ettiğini anlatan Kılıçdaroğlu, "Ve onlara bir söz vermiştim. Halkın iktidarında inşallah CHP iktidarında kazanamayan öğretmen sorunu kalmayacak. Bütün öğretmenler atanacak. Çocuklarımız var okullarda öğretmen yok. Öğretmen okulu bitirmiş atama bekliyor. Kopyayı da biliyoruz, haksızlıkları da. Bütün mesele güçlü iradeyle bu sorunları çözmektir. Ben çözmeye söz veriyorum. Benim sözüm Recep beyin sözü değildir. Benim sözüm vatandaş
Kemal'in sözüdür" diye konuştu.
"Ben bu toprakların çocuğuyum. Bu toprakların sorununu bilirim" diye devam eden Kemal Kılıçdaroğlu, "Bu toprakların sorunun sizin kardeşiniz memur Kemal çözer. Hiç endişe etmeyin. Ben hiç bir zaman gidip bir yerlerde ya sev ya da terk et demedim. Sen kimsin ki ya sev ya terk et diyorsun. terk etmesi gereken bir adam varsa sen terk et kardeşim. Hiçbir yerde ve hiçbir zaman intikamcı olmadık. İntikamcı olmak insana yakışmaz. İnsanoğlu affeder, hoşgörülüdür güzellikten ve kardeşlik ve barıştan yanadır.
Gözünü kin bürümüş insanlar sorun çözemez, onlar sorun üretirler. Bunu bütün Batmanlı kardeşlerimize söylüyorum. Bakınız Tekel işçilerine destek vereceğiz. Tütün üreticisine de destek vereceğiz. 10 bin aileye tütünü yasaklıyorsunuz, yasakladınız da cebinize para mı girdi? Efendim 'devlet zarar edermiş'. Devlet ticarethane mi ki zarar etsin. Önemli olan buradaki, Samsun'daki, Hakkari'deki, Sinop'taki, Tokat'taki İzmir'deki yurttaşın karnı doysun. Nazım güzel bir şiiri var. Ne güzel söylemiş, 'Yaşamak
bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine olsun'. Ve bu talebi istediği, daveti kim reddedebilir. Niye bir ağaç gibi tek ve hür olmuyoruz? Niye bir orman gibi kardeşçe yaşamıyoruz? Nedir önümüzdeki engel. Alıp veremeyeceğimiz bir şey yok. Oturup konuşacağız. Sizin sorununu çözeceğiz. Bize diyorlar ki siz 89'da rapor yazdınız. O raporun arkasında durmadınız. Söylüyoruz. Batman'dan söylüyorum. 89 raporunun son satırına kadar arkasındayız. Hiç kimse bundan vazgeçmedi. Sorun Ankara'da masa başında
oturmakla çözülmez. Sorun, 'birisi kulağıma bir şey söylesin ben bunu millete dayatayım', öyle olmaz" ifadelerini kullandı.

YÜZDE 10 BARAJI
Yüzde 10 barajını kaldıracaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, "AKP'liler dediler 'sen milleti kandırıyorsun'. Arkadaşlara dedim ki hemen kanun teklifi verin, verdik. Yüzde 10 barajı indirdiler mi? Bu AKP iki yüzlü politika gütmüyor mu? Hani sen yiğittin, düzgündün. Sen sözünün arkasında duruyordun. Verdik, barajı indir kardeşim. Barajı indir, milletin özgür iradesi ortaya çıksın. Hangi partiye istiyorsa oy versin. Demokrasi değil mi? Demokrasi de herkes bana oy verecek diye bir kural yok ki. Sen barajı
yüzde 10'a çekmişsin, milletvekillerini topluyorsun. Olmaz. Olmaz doğru değil, demokratik değildir. Özel yetkili mahkemelerin de kaldırılmasını istedik. Adamları toplayacaksın. Atacaksın hapse aylarca tutacaksın kimse bir şey sormayacak. Bunun adı hukuk mu? Özel yetkili mahkemeleri kaldırmak bizim boynumuzun borcudur. Yolsuzluk yapan, cebini dolduranlara, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyenlere biz evet mi diyeceğiz. Evet dersek nedir biliyor musunuz, 'sen zaten malı götürdün. İstediğin kadar götür ben
de sana evet diyorum'. Niye bu anayasada dokunulmazlık yok. Neden korkuyor Recep Bey. Boğazından haram lokma yemediysen, bir şeyden korkmuyorsan. Fakir fukaranın hakkını yemediyse neden korkuyorsun arkadaş, kaldır dokunulmazlığı. Milletin önüne çık. 'Ben de millet gibi olacağım' de. Onun için bu anayasaya hayır diyoruz. Özgürlüğü kısıtladığı için, haklarımızı elimizden aldığı, yolsuzluk yapanları koruduğu, kul hakkı yediği için hayır diyoruz" dedi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile