Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Manisa Milletvekili ve MYK üyesi Şahin Mengü, "referandum demokratik bir ortamda yapılmadı. AKP, referandumda devletin bütün gücünü kullandı. Valiler il, kaymakamları ise ilçe başkanı gibi çalıştı. O bakımdan AKP'nin aldığı oyları çok abartmamak gerekir" dedi.
Mengü, Salihli İlçe teşkilatına, 12 Eylül referandum sürecini başarılı bir şekilde geçirdikleri için teşekkür ziyaretinde bulundu.
12 Eylül'de yapılan referandumun Türkiye'de bölünmeyi hızlandırdığını belirten Mengü, şöyle konuştu: "Bu referandum yaşanmamış olsaydı Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) ve yandaşları daha doğrusu PKK ve yandaşları Türkiye'de bir boykot kararı almayacaklardı. Son iki yıldan bu yana Güneydoğu Anadolu'da yaşayan kürt kökenli vatandaşlarımız kendileri ile ilgili hiç azınlık tabiri kullanmıyor. Çünkü toplumların kendi mukadderatlarını tayin konusunda artık azınlıkların söz konusu olmayacağı ortaya çıktı. O
nedenle hem kendileri hem de basın yandaşları bir halk tabiri kullanmaya başladı. Bir 'Kürt' halkı söylemi yaygın bir şekilde gidiyor. Bunun sebebi böyle bir kavramın yerleşmiş olması ve anayasaya veya yasalarının herhangi bir tanesine bir 'Kürt' halkının tabiri sokulmasıyla önümüzdeki gelecekte kürt halkının kendi mukadderatını tayin etme hakkını talep etme hakkı doğacaktır. Her ne kadar Birleşmiş Milletlerin ikiz anlaşmalar dediğimiz anlaşmalara Türkiye muhalefet şerhi de koysa dünya kamuoyunun baskısının
ne yönde gelişeceğini çok fazla bilmiyoruz."
Türkiye'nin çok tehlikeli bir boyuta girdiğini anlatan Mengü, şunları söyledi: "Bu pazarlığın olduğunu insanlar baştan beri söylüyor. PKK 20 Eylül'de dediği eylemsizlik kararını 7 gün daha uzattı. Bu da pazarlıkların halen devam ettiğini gösteriyor. Elbette Türkiye'de terörün bitmesini herkes istiyor. Ancak devletler eşkiya ile pazarlık etmez. Devletler silahlarını bırakmış teslim olmamış hiçbir terör örgütü ile masaya oturmaz. Kim dünyada terör örgütü ile barışı kurmak için masaya oturuyor diyorsa bu
devletin varlığını inkar etmek anlamına gelir. O nedenle bugün yapılan PKK'nın ve PKK yandaşlarının eylemsizlik kararını çığlıklarla topluma anlatmaları baştan beri söylüyoruz bunlar uzlaşıyorlar tezimizin ne kadar güçlü ve doğru olduğunu ortaya koyuyor. BDP'nin bazı sözcüleri biz isteseydik bu yüzde 8'lik oran çok daha yükseklere çıkardı deniyor. Hatırlayacaksınız referandum sürecinin başında uzlaşma çabaları aranırken AKP'nin sözcüleri referandumun yüzde 70'ler oranında 'Evet' oyu çıkacağını
söylüyorlardı. O herhalde bu referandum bölgelerindeki boykot olmayacak Güneydoğu Anadolu ve kürt kökenli vatandaşlarımız kitlesel olarak 'Evet' oyu verecek ve bu oran çok yukarıya çıkacağını düşünüyorlardı. Nitekim böyle bir uzlaşma olmadı ve oylarda yüzde 58'e düştü."
TÜRKİYE FELAKETE GİDİYOR
Yüzde 58 oyun tamamının AKP'nin şahsi oyları olmadığını anlatan
Mengü, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hiç kimse böyle bir yanılgıya kapılmasın. Bu oyların içerisinde Türkiye'nin her tarafında yaşayan Güneydoğu Anadolulu yani kürt kökenli vatandaşlarımızın da oyu var. Çünkü onlar Türkiye'de ileride bir bölünmeye ve kopmaya gidecekleri için önünü açacak her türlü davranışların içerisinde olmuşlardır. Nedir bu davranış? Parlamento'dan geçireceği yasaların Anayasa Mahkemesi'ne dönmeyeceği şekilde bir Anayasa Mahkemesi oluşturulmuştur. Türkiye süratle büyük bir felakete doğru
sürükleniyor. Ancak, CHP'nin varlığı elbette bu mücadelede sonuna kadar devam edecektir. Biz CHP'nin son üyesi teslim olmadan, ölmeden bu ülkede Tayyip Erdoğan'ın arzu ettiği bir şey olmayacak. Bir yönetim tarzı muhakkak gelmeyecek. Herkes bunu böyle bilsin."
Referandum sürecinde Manisa'dan çok farklı sonuç beklediğini belirten Mengü, şunları söyledi: "CHP, kendi örgütlerinde zamanında yapılması gereken değişiklikleri yapabilseydi bu hayır konumu çok daha yükseklerde olurdu. Çünkü CHP, Manisa'nın bazı ilçelerinde hakikaten çok başarısız. Bunu açık yüreklilikle itiraf etmemiz gerekir. Bütün Manisa'nın yükünü başta Salihli olmak üzere 5 ilçe çekti. Salihli Merkez ilçe ile birlikte hayır oyu ile Türkiye standartlarının üzerinde bir rakam çıkarttı. Bütün illere
baktığınızda en kalabalık ilden bile daha yüksek oranda hayır çıkartmış bir ilçedir. Salihli, Alaşehir, Sarıgöl, Saruhanlı ve Akhisar bütün Manisa'nın yükünü çekmişlerdir. Tabi hayır cephesinde diğer partilerinde çok ciddi katkıları da var. Ama bizim şu ana kadar Manisa için yapmış olduğumuz tespitler sonucunda hemen hemen yüzde 40'ına yakını CHP'nin oyudur. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın."
Manisa'ya 2007 yılında geldiği zaman CHP'nin Manisa'daki oyları ile hakkının 5 milletvekili olduğunu söylediğini hatırlatan Mengü, sözlerini şöyle sürdürdü: "Nitekim 2007 yılındaki hem kötü listeleme, toplumun en nefret ettiği insanların listeye konması ile yapılan değerlendirmede CHP 3. Milletvekilini 3 bin 997 oyla kaybetmiştir. Yani biz bu oyuda almış olsaydık 3. Milletvekili de CHP'den olmuş olacaktı. Ancak Manisa Merkez, Soma, Turgutlu gibi bazı ilçelerde hiç varlık gösterememiz CHP'nin
Milletvekilliklerine mal olmuştur. Soma gibi 60 bin işçi ve ailesinin yaşadığı bir ilçede CHP olarak 2 bin 220 oy alıyoruz. İl Genel Meclisi hesaplarına bakarsak 8 bin oy alıyoruz. Bu CHP'nin ölüsüne bile yakışmayacak rakamlardır. Aynı şekilde Turgutlu'da bir Belediye Başkanlığı seçimi gerçekleştirmişiz AKP 28 bin oy almış, MHP 25 bin oy almış, CHP 9 bin oy almış. Manisa Merkez için aynı şeyleri söylemek mümkün. Buralarda elbette değişiklikler yapılacaktır. Manisa'da CHP, Bülent Arınç'ı kaçırma pahasına da
olsa biz buradan 5 Milletvekili çıkaracağız."
CHP'nin 12 Eylül'de yapılan referandumda başarısız olmadığını belirten Mengü, sözlerine şöyle devam etti: "Çünkü, referandum demokratik bir ortamda yapılmadı. AKP, referandumda devletin bütün gücPve bu oran çok yukarıya çünü kullandı. Valiler il, kaymakamları ise ilçe başkanı gibi çalıştı. O bakımdan AKP'nin aldığı oyları çok abartmamak gerekir. Bütün devletin gücünün kullanıldığı referandumda yüzde 58 oranındaki oy sadece AKP'nin oyu değil. Bu yüzde 58'in içinde BDP, Saadet Partisi ve Büyük Birlik
Partisi'nin oyları var. Hatta MHP'nin belli bir kısmı da referandumda evet oyu kullandı. Demokrat Parti'nin de kırsal seçmeninin evet verdiği göz önüne alındığında AKP'nin oylarının Türkiye genelinde çok gerilediğini görüyoruz. AKP referandumdan çıkan yüzde 58'lik oya güvenerek tek başına iktidar hesapları yapmasın. AKP zaten bu rakamlara inansaydı, şimdiye çoktan erken seçim kararı alırdı. Onlarda bu işin ne kadar vahim olduğunu görüyor. Şu referandum eğer milletvekili seçimi olsaydı Türkiye'nin iktidar
yapısı tamamiyle değişecekti. Büyük bir ihtimalle ya CHP tek başına iktidardı veya koalisyon hükümeti olurdu ancak AKP olmayacaktı."
BDP'nin tüm Türkiye genelinde yapmış olduğu okul boykotu ile de değerlendirmede bulunan Mengü, şunları söyledi: "Eğitim boykotu da diğer boykotta tamamiyle bir pazarlıktır. AKP'ye hayırlı olsun. Ülkenin bölünmesi için ellerinden geleni yapıyorlar. Onların bir ulus kavramı yok. Onların kavramı ümmettir. Çünkü Başbakan'ın zamanında ağlayarak acındırarak kendinin mahkum olduğunu söylediği konuşmaya bakarsanız oradaki kavramlarda iğrenç laflar söylemiştir. Sen öbür tarafa gittiğinde sana milletini mi
soracaklar. Peygamberini mi soracaklar, Allah'ını mı soracaklar gibi çok konuşmalar yapmıştı. Bu tamamıyla bunun sonucudur. Evvela gönlünde bir ulus kavramı olmayan bir Başbakanın olduğu ülkede ancak bu oluşur"
Mengü, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 12 Eylül'de yapılan referandumda oy kullanamamasını ise; "Bu bir handikap ise bu beşeri bir hatadır. İnsanlar hayatta beşeri hata yapabilir. Beşeri hata yapmasalar CHP gibi bazı partilerde Genel Başkan değişikliği olmazdı. Hata hepimiz için vardır" ifadelerini kullandı.
(ES-HO-Y)
Chp Manisa Milletvekili Şahin Mengü:
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Manisa Milletvekili ve MYK üyesi Şahin Mengü, "referandum demokratik bir ortamda yapılmadı



















