Chp’nin Van Toplantısı
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, anadilin öğretilmesine karşı olmadıklarını ama bugün için çözülecek bir sorun olduğunu düşünmediğini belirtti.
Partisinin düzenlediği ’Siyasette Başarı Stratejisi’ toplantısı için 2 gündür Van’da bulunan Kılıçdaroğlu, basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu. Otelde CHP Genel Başkan yardımcıları Sezgin Tanrıkulu ve Umut Oran ile bazı milletvekillerinin katıldığı toplantıda, "Siyasette Başarı Stratejisi" çalışmalarının sonuçlarını değerlendiren Kılıçdaroğlu, Van’da olmaktan sonra derece mutlu olduğunu dile getirdi. Kılıçdaroğlu, "Önce şunu söyleyelim mitingi için gelmedik. Türkiye’nin sorunlarını Van’datartışmak, Van’daki kanaat önderleri, akademisyen ve bizim gibi düşünmeyenlerin sorunları nasıl algıladığı ve nasıl aktarıldığını öğrendik. CHP olarak dinleyici olduk. Pek çok şeyi öğrendik. Değişik insanların görüşlerini ve onların şu soruya verdiği cevapları öğrendik. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde CHP’nin halkan daha çok oy alması için ne yapması gerektiğini ve yönünde değişik görüşler dinledik" dedi. Tartışmaların önemli noktalarından birinin de Kürt sorununa CHP’nin nasıl çözmeli ve nasıl baktığı olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, toplantıya katılanların çözerse CHP çözer anlayışının egemen olduğunu ve var olan bu anlayışla sorunu CHP’nin nasıl çözeceği görüşünün dile getirildiğini belirtti. Toplantıda sadece Kürt sorunun ele alınmadığını da vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Ekonomik sorunlar, sosyal sorunlar, faili meçhuller, geçmişle hesaplaşma, kadın ve kadınlara yönelik şiddet, din konusu, idari reformgibi konular görüşüldü. Yoksulluk ağırlıklı olarak ele alındı. Buradaki örgütlenme nasıl olmalı, halk nasıl daha iç içe olmalıdır. Seçim barajı yüzde 5’e düşürülmesi görüşüldü. Haksız gözaltı ve tutuklamalar, gündemdeki konular görüşüldü. Bölge insanı ile diyalogun yetersizliği, CHP’nin bu bölgede kan kaybetmesini nedeni, bölgeye daha azla gelinmesi gerektiği ve daha fazla diyalog kurulması gerektiği ve sorunları çözecekseniz kahvede oturun ve daha çok buluşun denildiğini" şeklinde konuştu. CHP’nin bölgede algısının negatif olduğunu ve bu algıyı bazı konuşmacılar tarafından haksız olarak ele alındığını belirtildiğini de ifade eden Kılıçdaroğlu, CHP’nin bunu değiştirmesi gerektiği kaydedildiğini anlattı. Toplantıda, akademisyenlerin, STK’ların, CHP gibi düşünmeyen insanların katıldığının altını da çizen Kılıçdaroğlu, "Biz bunlardan kendi payımıza düşenleri alacağız. Eleştirilere bakacağız. Tamamına katılmasak bile saygı duyuyoruz. Demokrasilerde bizim gibi düşünmeyenlerin, bizim hakkımızdane düşündüğü önemlidir. Pek çok söylemimiz bu bölgedeki kanaat önderlerini bilmediğini gördük. Daha fazla diyalog içi içe olmak lazım. Bizim haberlerimiz ve söylemlerimiz buraya ulaştırmak sıkıntılar olduğunu öğrendik. Olaylara pozitif pencereden bakılması gerektiğini önerileri getirdiler. Getirilen öneriler arasında bazı farklılıklar var. Farklılıklar biraz tartışılacak şimdi" ifadelerini kullandı. Daha sonra basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Kılıçdaroğlu, dün bazı basın kuruluşlarında çıkan ’5 bin kişinin katıldığı bir raporun kendisine verildiği’ şeklinde bir soruya ise sadece Bahçesaray ilçesinde terörden zarar gören bir grup vatandaşın kendisini ziyaret ettiğini ve bunun dışında herhangi bir rapor almadığını söyledi.Abdullah Öcalan ile görüşülmesi konusunda kendisine herhangi bir sorunun gelip gelinmediği şeklindeki başka bir soruya Kılıçdaroğlu, kendisinin katıldığı oturumlarda böyle bir şeyin gündeme gelmediği ifade etti. Kılıçdaroğlu, ama kanaat önderlerinin değişik görüşler dile getirdiklerini belirtti. Kürt sorunu ve ana dilde eğitim ile ilgili konularda da tartışmaların olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, anadilde eğitimin yerine ’anadilin öğretilmesi’ vurgusu yaparak konuşmasını şöyle sürdürdü:"Üçüncü yolla Kürt sorunu bizim gördüğümüz sorunların bir parçası. Olayın ekonomik, siyasal, kültürel ve sosyal yönleri tartışıldı. Bizim hedefimiz şu. Etnik kimliğe ve inanca dayalı siyaset doğru değildir. Biz bunları aşacağız ve bu sorunları çözülmesini istiyoruz. Etnik temelli ve inanç temelli siyaset bunları sadece kendi pencerelerinde görür. AK Parti ve BDP dışında bölgeye evrensel haktan, özgürlükler, demokrasi açıdan bu bölgeye bakıyoruz. Herkese ekonomik güvence vermek ve hukuk sistemininyaşamasını istiyoruz." Anadilin öğretilmesine nasıl bakıyorsunuz şeklindeki bir soruya da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Biz buna karşı değiliz. Ama bugün için çözülecek bir sorun olduğunu düşünmüyoruz. Herkesin anadilini öğrenmesi insanlık hakkıdır. Asimilasyona da karşıyız. Entegrasyondan yanayız. Temel hak ve özgürlükleri genişletmek bizim hedefimizdir" dedi. Oda TV’nin Sahibi Soner Yalçın’ın sorgusunda, ’CHP ile ne konuştun?’ şeklinde soruların sorulduğunun hatırlatılması üzeri Kılıçdaroğlu, "Başsavcının talimatıyla gelişen olaylar. Bu tür soruların sorulmasını biliyoruz. Başsavcı da kim biliyorsunuz, Recep Bey" diye cevaplandırdı.Yapılan basın açıklamasının ardından Van Gölü’nün sahiline inerek basın mensuplarına poz veren Kılıçdaroğlu, Van halkının göle deniz dediğini ve gerçekten de deniz olduğu ifade etti. Sahilde ailesiyle bulunan Asen Ecrin Gazioğlu isimli küçük kız çocuğunu kucağına alarak bir süren seven Kılıçdaroğlu, daha sonra oradan ayrıldı.