CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan MYK devam ederken açıklamalarda bulunan Koç, sözlerine 2013 yılının 2012'den daha kötü olmamasını dileyerek başladı.
Türkiye'nin 12 Eylül'le hesaplaşmasının ancak sivil, demokrat, özgürlükçü bir anayasa yapımı ile mümkün olacağını dile getiren Koç, bunun içinde en geniş toplumsal mutabakat zemininde bir siyaset gerçekliğinin bunu taşıması gerektiğini ısrarla ifade ettiklerini belirtti.
Herhangi bir dayatma içinde olmadıklarını vurgulayan Koç, "Ama hiçbir dayatmayı da kabul etmiyoruz. Burası son derece önemli. Sayın Cemil Çiçek'in bu komisyonun çalışmaları sırasındaki eş güdüm görevinin zaman zaman Başbakan'ın ve yürütme organının müdahalesiyle sıkıntıya girdiğini de tespit ediyoruz. Şimdi dünyanın hiçbir yerinde bir tek kişinin hedeflerine göre, beklentilerine göre, siyaset meşrebine göre bir anayasa çalışması gündeme gelmemiştir. Türkiye’de bu temel çelişkiyi maalesef bu çalışma sürecinde tanıklık ediyoruz." diye konuştu.
Teröristbaşı Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmeleri de değerlendiren Koç, halka gerçeklerin söylenmesi gerektiğini kaydetti.
Koç, "Yalana, dolana, yan yollara sapmaya, yani bir şekilde kıvırmaya hiç gerek yok. Sayın Başbakan demek ki şu söyleminden vazgeçti. Biz terörle mücadele ederiz, müzakere etmeyiz. Bu söz kime aitti? Sayın Başbakana aitti. O zaman Başbakanın bu söyleminin tekzibi gerekiyor kendisi tarafından." şeklinde konuştu.
Sağlıklı çalışan bir demokraside sorunun terör sorunu da olsa mutlaka yaşanan süreçle ilgili muhalefet partilerinin ve ana muhalefet partisinin bu noktada bilgilendirilmesi gerektiğini belirten Koç, kapalı kapılar ardında yapılan gizli görüşmelerin bir netice vermediğinin geçmişte de yaşanarak görüldüğünü söyledi.
Bu saatten sonra artık bu işin gizlisi, saklısının kalmadığını anlatan Koç, şöyle devam etti: "Bu saatten sonra tüm gelişmeler şeffaf olarak kamuoyunun bilgisi dahilinde olmalıdır ve bazı endişelerimizi de belirtmek istiyoruz bu hususta. O da Başbakanın daha önceki görüşme safhalarında Oslo’da olduğu gibi seçim hesaplarına girerek, yani bireysel yakın dönem siyasi çıkarını düşünerek bu süreci bu beklentilere ve hedeflerine heba etmemesidir. Cumhuriyet Halk Partisi bu konuda yapıcıdır. Kanın durdurulmasına dönük girişimlere kapısını kapatmamaktadır. Ancak doğrudan Başbakan kendisi şu noktalara bir kere daha açıklık getirmelidir. Başbakan bu görüşmelerin hangi kanallarla yapıldığını ve nelerin pazarlık konusu edildiğini sonradan tevile fırsat bırakmayacak şekilde açıkça ve mertçe ifade etmelidir. Beklentimiz budur. Bir kere daha tekrar ediyorum. Başbakan bu görüşmelerin hangi kanallarla yapıldığını, nelerin pazarlık konusu edildiğini sonradan tevile fırsat bırakmayacak şekilde açıkça ve mertçe ifade etmelidir. Felaketlerle sonuçlanan geçmiş girişimlerinin akıbetine düşmemesinin yolu da sanıyorum budur."
MİT Müsteşarı Hakan Fidan'a yönelik soruşturma konusundaki bir soruya Koç, "Belirttiğiniz kişinin özel bir kanunla Başbakan tarafından korumaya alındığını hepiniz biliyorsunuz. Suriye'de düşen uçakla ilgili uçağa uçuş emrinin verilmesinde MİT'in etkili olduğu konusunda haberler var. Bizimde bilgilerimiz kamuoyunda tartışılan noktalarda. Zamanlama konusunda iki olayın birlikte üst üste düşmesi konusunda şu anda söyleyebileceğim bir şey yok. Ama bildiğimiz şu; Hakan Fidan şu anda Türkiye'nin en dokunulmaz kişisidir. Soruşturulamaz, bırakın soruşturmayı yargılanamaz, üzerine gidilemez, soru dahi sorulamaz ve Başbakanın özel koruma zırhı, kalkanı içindedir özel bir yasa ile. Bunu da biliyoruz. Önümüzdeki süreçlerde bütün bu ilişkiler, bütün bu süreçler yerli yerine oturacaktır. Belki çok daha net çıkarımlar olacaktır." karşılığını verdi .
Chp Sözcüsü Koç: Hakan Fidan Şu Anda Türkiye'nin En Dokunulmaz Kişisidir
CHP Sözcüsü Haluk Koç, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın şu anda Türkiye'nin en dokunulmaz kişisi olduğunu belirterek "Soruşturulamaz, bırakın soruşturmayı yargılanamaz, üzerine gidilemez, soru dahi sorulamaz ve Başbakan'ın özel koruma zırhı, özel bir yasa ile kalkanı içindedir." dedi.