Chp Sözcüsü Koç: Suriye Operasyonu Artık Bir Nato Operasyonuna Döndü

Ana dilde savunmaya yönelik değişiklik önerisinin bir teslimiyet olduğunu dile getiren Koç, "Bir başka dili de daha sonra kamu alanında da kullanacak şekilde genişletecek birtakım kapıları zorlamaktır." dedi.

Koç, kıyafet değişikliğini de eleştirerek, uygulamayla yeni bir kıyafetin zaman içinde zorunlu hale geleceğini belirtti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan MYK devam ederken açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Başbakan'ın Muhteşem Yüzyıl dizisine yönelik sözlerini değerlendirdi. Halkın ne yiyip içeceğine, kaç çocuk yapacağına karar veren Başbakan'ın yargıya da bir çağrıda bulunduğunu dile getiren Koç, televizyon sahibine de aba altından sopa göstermeyi ihmal etmediğini ifade etti.

"İsteyen izler, istemeyen izlemez. Beğenen izler beğenmeyen izlemez. Sonuçta bir sanattır." diyen Koç, Başbakan'ın her şeye müdahale anlayışının çok yadırgatıcı olduğunu söyledi.

Başbakan'ın attan düşme fotoğrafı ile Kanuni Sultan Süleyman'ın attaki fotoğraflarını gösteren Koç, Başbakan'ın atlarla takıntısı bulunduğunu belirterek, merakının da burdan kaynaklandığını kaydetti.

Koç, atın üzerinde duramayan bir Başbakan olduğunu ifade etti.

"BAŞBAKAN YOKSUL ÇEVREYİ SÖMÜRÜYOR" Kılık kıyafet değişikliğini de eleştiren Koç, çocuklar üzerinden toplumsal mühendislik yapılmaya devam ettiğini söyledi.

Amacın eğitim birliği ve laik eğitim kavramlarını tamamen yok etmek olduğunu vurgulayan Koç, Başbakan'ın yoksul çevreden geldiğini, ancak şu an o çevreyle ilişkisinin kesildiğini, siyaseten bu çevreyi sömürmeye devam ettiğini belirtti.

Tek tip kıyafetin amacının çocuklar arasındaki ayrışmayı önlemek olduğuna dikkat çeken Koç, bu uygulamadan rahatsızlık duyanların idari yargıya başvuracaklarının altını çizdi. CHP olarak da konunun takipçisi olacaklarını ifade eden Koç, yapılan değişiklikle bir başka kıyafetin zaman içinde zorunlu hale getirileceğini kaydetti.

Manisa'da okuyan çocukların velilerinin sırtında okula taşındığını dile getiren Koç, konuya ilişkin gazetede yer alan bir fotoğrafı basına gösterdi. Türkiye'ye yerleştirilmesi düşünülen Patroit füzeleri konusuna da değinen Koç, Başbakan'ın konuya ilişkin her zamanki keskin dönüşlerinden birinin yaşandığını ifade etti.

Başbakan'ın önce füzeleri ilişkin talepleri reddettiğini hatırlattı. Suriye'de operasyonun artık bir NATO operasyonuna döndüğünü vurgulayan Koç, füzelerin İsrail'i korumak amaçlı da olduğuna dikkat çekti. Türkiye'ye füze yerleştirmesine en çok sevinen ülkeler arasından birinin İsrail olduğunun altını çizen Koç, Mossad'ın internet sitesinde yazılan değerlendirmeyi okuyarak Türkiye'ye İsrail'in teşekkür ettiğini kaydetti.

Koç, "İsrail rahatlıyorsa, adeta Mossad alenen teşekkür ediyorsa; bütün bu operasyonların Malatya radar üssünün, Türkiye'ye yerleştirilen füzelerin artık kime yaradığını herkesin görmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı. "HOZAT EMNİYET MÜDÜRÜ'NÜN İNTİHAR OLAYININ ARKASINDAKİ KARANLIK ARAŞTIRILSIN" Hozat'ta Emniyet Müdürü'nün intiharının arkasındaki gizlilik ve sis perdesinin kendisini koruduğunu dile getiren Koç, intihar olayının arkasındaki karanlığın araştırılmasını istediklerini belirtti.

Kendinden menkul İçişleri Bakanı'nın "Hozat'ta vatandaşlar ne zamandan beri fişleniyor, fişlenme olayı yıllara dayanıyorsa bedeli Emniyet Amiri'ne mi ödettirildi, Hozat'ta gönderilen mülkiye müfettişi kaymakam olarak görev yaptığı biliniyor, hangi yıllardadır, onun döneminde fişleme yapıldığı doğru mu, böyle birinin gönderilmesi doğru mu gönderilmesi örtbas edilmesiyle ilgili midir, ölümünün arkasındaki sır perdesi nedir?" sorularını cevaplamasını istedi. Milletvekili dokunulmazlığının sadece kürsü dokunulmazlığıyla sınırlı kalması gerektiğinin altını çizen Koç, bunun dışında normal vatandaş gibi olmaları gerektiğini söyledi.

Koç, konu gündeme geldiğinde CHP'nin tavrının net olduğunu ifade etti.

Koç, "Yargılanmalarına, milletvekilliği görevi engel olmasın veya yargılanmaları, milletvekilliği görevini yapmalarına engel olmasın." diye konuştu.

"ANA DİLDE SAVUNMA ÖNERİSİ BİR TESLİMİYETTİR" Darbeleri İnceleme ve Araştırma Komisyonu'yla ilgili bir soruya Koç, komisyonun sorgulayan bir yapıya dönüştüğünü kaydetti.

Parti olarak muhalefet şerhini genişçe yazacaklarını ifade etti.

Başbakan'ın 28 Şubat'ta kendini mağdur pozisyonuna koyduğuna dikkat çeken Koç, Başbakan'ın o dönem burnunun dahi kanamadığını ifade etti.

Ana dilde savunmaya ilişkin yapılacak değişiklik konusunda ise Koç, CHP'nin getirilen maddeye Anayasa'ya aykırılığı noktasında net tavrını ortaya koyduğunu ve bu tavrının devam ettiğini söyledi.

CMK'nın 202. Maddesinin bu çerçevede tartışıldığını dile getiren Koç, "Öneri bir teslimiyettir. Bir başka dili de daha sonra kamu alanında da kullanacak şekilde genişletecek birtakım kapıları zorlamaktır. Oslo Protokolü'nde bu var. Perde arkası görüşmede bunlar var. Bunları açıkladık. Şimdi bunların hepsi uygulanıyor. Başbakan medya önünde ne kadar sert ve milliyetçi konuşursa perde arkasında o kadar taviz veriyor. Perde arkasında o kadar ödün veren tavizkar bir Başbakan." şeklinde konuştu.