28 Şubat sürecinin perde arkasında yaşananlar, o dönemin tanıklarından Tevfik Diker’in açıklamalarıyla bir kez daha gün yüzüne çıktı. 28 Şubat döneminin Başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın D-8 Projesi kapsamında İslam ülkelerine yaptığı çıkarmanın 13. yıldönümünde, Refah-Yol Hükümetine karşı duruşuyla bilinen DYP Milletvekili emekli Yarbay Tevfik Diker, Vakit’e tarihi itiraf ve ifşaatlarda bulundu.
“ÇOK PİŞMANIM. ÖZÜR DİLEDİM”
Hükümet kurulmadan hemen önce partisinden istifa eden Diker, o günlerde sergilediği tutumdan dolayı bugün pişmanlık duyduğunu itiraf ederek, 28 Şubat için ABD’ den düğmeye basıldığını yıllar sonra öğrendiğini belirterek, “Refahyol Hükümeti’ nin kurulacağı günlerde Refah Partisi ve Genel Başkan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’a karşı sergilediğim tutum ve davranışı bugün demokratik bulmuyorum. Her ne gerekçe ile olursa olsun partimin RP ile koalisyon kurma kararına uyarak, partide kalmam ve güvenoyu vermem gerekirdi. 28 Şubat için ABD’ den düğmeye basıldığını öğrendiğim yıldan bu yana çok pişmanım. Pişmanlığımı Erbakan Hocamın yüzüne de söyledim ve kendisinden samimi olarak özür diledim” dedi.
“28 ŞUBAT’IN HEDEFİNDE D-8 VE HAVUZ PROJESİ VARDI”
28 Şubat’ın ‘irtica tehdidi bahanesiyle D-8 ve havuz projesine vurulan balyoz’ olarak değerlendiren Diker, “28 Şubat’ ı yapanlara göre amaç, Lâik Cumhuriyeti irtica tehdidinden kurtarmaktı. Ama asla öyle değildi. Asıl amaç, Erbakan’ ın D-8 hayalinden ABD ve İsrail’ in rahatsızlığını içerideki bazı iş adamlarının da havuz hesabından tedirginliğini ortadan kaldıracak yeni bir siyasi yapı kurmaktı” dedi.
“DEMİREL ASKERLE ÖRTÜLÜ ANLAŞMA YAPTI!”
28 Şubat döneminde askerlerle Demirel’in sıkı diyalog içinde olduğunu vurgulayan Diker, “Yıldırım Aktuna asker kökenli bir siyasetçidir ve askerlerle diyalogu olan biriydi. Askerlerle diyalog konusunda en çok görüşmeyi konumu itibariyle Başkomutan olarak Demirel yapıyordu. Demirel’in askerlerle örtülü bir anlaşması söz konusu olmuş olabilir.” diye konuştu.
MOSSAD, CIA, DEMİREL, YILMAZ, CİNDORUK VE CUNTACILAR
Diker 28 Şubat döneminde aktif rol alanları ise şu şekilde sıraladı: “Türkiye tarafında Genelkurmay 2. Başkanı Org. Çevik Bir, MGK Genel Sekreteri Hava Pilot Org. İlhan Kılıç’ın yer aldığı bir kadro ile Genelkurmay Başkanı Org. İ.Hakkı Karadayı.. Kuvvet Komutanları, özellikle Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Güven Erkaya, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, siyasilerden Mesut Yılmaz, Hüsamettin Cindoruk ile ABD’den de CIA Başkanı George Tenet ve İsrail kanadından da MOSSAD 28 Şubat sürecinde önemli konumda bulundular.”
“28 ŞUBAT’IN KARARINI CIA BAŞKANI İLE ALDILAR”
28 Şubat döneminde paşaların CIA başkanı ile görüşmelerde bulunduğunun altını çizen Diker, “28 Şubat’tan önce Genelkurmay 2. Başkanı Org. Çevik Bir ve MGK Genel Sekreteri Hv. Org. İlhan Kılıç aynı zamanda ABD’ye gittiler. Ve ABD’de CIA Başkanı Tenet ile ortak bir toplantıya katıldılar. O toplantıda Tenet’e; Erbakan Hükümeti’nin Türkiye-ABD stratejik ortaklığına zarar verdiğini ve Erbakan Hükümeti’nden Türkiye’nin kurtulması gerektiğini anlattılar. Destek istediler. Tenet, görüşme sonrası desteği verdi. Bu görüşmede bir dördüncü general de vardı. Ama önemli olan iki orgeneraldir. Bu iddialarımın arkasındayım. Tarafların varsa açıklaması görelim” şeklinde konuştu.
VAKİT
CIA, MOSSAD ve Demirel aynı saftaydı
DYP eski Milletvekili emekli Yarbay Tevfik Diker, postmodern darbe sürecinde MOSSAD, CIA, cuntacı paşalar, Demirel, Yılmaz ve Cindoruk'un birlikte hareket ettiklerini söyledi.