Çiçek'ten 'yeni Anayasaya Katkı' Eleştirisi

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, yeni anayasa çalışmalarında birçok kurum ve kuruluşun görüş bildirmemesinden yakınarak, "Yeni bir anayasa yapım sürecine girdik.

Herkes yeni bir anayasa istedi ama, herkes futbol maçı seyreder gibi; katılım yapma niyetinde değil. Bunu ister bir şikayet olarak, ister bir serzeniş olarak kabul edin" dedi.

Uluslararası Yatırımcılar Derneği`nin (YASED) Geleneksel Resepsiyonu`na TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural katıldı. Burada yaptığı konuşmada Çiçek, yeni anayasa çalışmalarına değindi. Çiçek, "Bir ülkede hukuki istikrarın ön şartı anayasal istikrardır. Bugünkü anayasa 7 Kasım itibariyle 30`uncu yılına girdi. 30 yıllık bir uygulama imkanı bulduk. 30 yıl içerisinde 17 defa değişti. Bununanlamı nedir? Her 13-14 ayda bir en temel anayasada değişiklik yapma gereği duymuşuz. Eğer en temel yasada hukuk istikrarı yoksa ona dair çıkarılan yasalarda da istikrar olmaz. Onun için Türkiye doğru bir kararla yeni bir anayasa yapım sürecine girmiştir. Bundan sonra söyleyeceğim birkaç cümle, sadece kendi adıma değil, uzlaşma komisyonundaki 12 arkadaşımız ve onların temsil ettiği partiler adına. Yeni bir anayasa yapım sürecine girdik. Herkes yeni bir anayasa istedi ama futbol maçı seyreder gibi; katılımyapma niyetinde değil. Bunu ister bir şikayet olarak, ister bir serzeniş olarak kabul edin. Genel Kurullarda `yeni anayasa istiyoruz` dediniz. Yeni anayasa yapım sürecine girdik kimse bizim hatırımızı sormuyor. Sonra da nezaketen, `ya sizin bu çalışmalar nasıl gidiyor` deseniz. Ben şimdi size soruyorum, sizin çalışmalarınız nasıl gidiyor? 30 yıldır bu anayasa çok iyiydi de boş yere mi şikayet ettiniz. Şimdi devran değişti, karşılıklı hesaplaşma başladı. Eskiden siz bizden hesap soruyordunuz, ben şimdi siviltoplum örgütlerinden ve meslek örgütlerini şikayet ediyorum. Diyorum ki gün bugün, o çatı kuruluşlarından daha bir tanesinden görüş geldi. 30 yıldır şikayet edilen konuyla ilgili 30 sayfalık bir görüş yok ise, o zaman bu anayasa meselesinde biz yanlış şeyler söylüyor, yanlış işler mi yapıyoruz? Böylesine tahripkar bir ifade kullanıyorum, çünkü zaman geçiyor. Bir taraftan birileri `bu iş uzuyor` diyor. Öbür taraftan da `halk katılsın` deniliyor ama neticede şu ana kadar görüş gönderenlere çok teşekkürediyorum. Bundan sonra göndereceklere de çok teşekkür ediyoruz; nasıl bir anayasa istiyorsunuz, onu sizin ağzınızdan dinlemek istiyoruz. Eğer öbür anayasalardan ve yapım tarzından şikayetleriniz varsa doğru olan bugünkü yaptığımızdır. Gelin fikrinizi söyleyin, birlikte bu anayasayı yapalım diyoruz" diye konuştu

Eleştirilerini sürdüren Çiçek, konuşmasına şöyle devam etti: "Anayasanın ekonomi ile olan bölümleri sizi hiç ilgilendirmiyor mu? Yarın oraya farklı bir kamu yararı kavramı koyarsak, yarın özelleştirmeyle ilgili çok yanlış bir kısım hükümler koyarsak, başka alanlarda ekonomik hak ve özgürlüklerle ilgili sizi rahatsız edecek hükümler koyarsak kimden şikayet etme hakkınız var? Aynı şey meslek örgütleri bakımından da geçerli. O zaman kimse bize kabahat bulmasın. Burada sadece biz bize bu işleri konuşuyoruz. Onun için rica ediyorum ki herkes en kısa sürede nesöyleyecekse, şimdi söylemeleri lazım. Aksi takdirde bu süreç halkın katılımı anlamında istenilen sonucu vermez. Elbette bir çalıştay yapıyoruz ve yapacağız, 2012`nin sonuna bunu bitirmeyi hedefliyoruz. Böyle bir çabanın içerisindeyiz, dışarıdaki tüm olumsuzlara rağmen." "TÜRKİYE , YATIRIMCILAR İÇİN BİR İSTİKRAR ADASIDIR" Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ise, yerli yabancı olarak ayırmadıklarını belirterek, sermayenin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Ergün, "2002 yılından sonra Türkiye ekonomisi, özellikle kamu maliyesi ve bankacılıkta gerçekleştirdiğimiz reformlarla köklü ve sağlam iyileştirmeler yaşadı. 2003`ten sonra yakaladığımız bu büyük başarıyı küçümseyenler, Türkiye`nin başarısını dünyadaki konjonktürel gelişmelere bağlayanlar oldu. Ancak, 2008 yılının sonra bugüne kadar gelensüreçte Türkiye ekonomisindeki başarının Dünyadaki konjonktürle bir ilgisinin olmadığı, ekonominin gerçekten yapılan reformlarla sağlam temellerde olduğu anlaşıldı" diye konuştu.

Türkiye`nin bu yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 8.2 oranında bir büyüme yaşadığını kaydeden Ergün, dünyada Çin`den sonra en hızlı büyüyen ikinci ülke olunduğunu anlattı. Ergün, "Bu yılın ilk 9 aylık dönemine baktığımızda 9.6`lık oranda büyüme ile Çin`i de geride bırakarak, 9 aylık dönemde dünyada en hızlı büyüyen birinci ekonomi durumundayız" dedi. Ergün, ekonominin bir yıl içerisinde 1 milyon 800 bin yeni istihdam meydana getirerek büyüdüğünü kaydetti.

Bakan Ergün, yeni sivil ve demokratik bir anayasanın, hayatın her alanında olduğu gibi, ekonomi, üretim ve istihdamı olumlu yönde etkileyecek bir girişim olduğunu anlattı. Ergün, "Yatırımcılar, dünyadaki gelişmeleri de dikkatle takip ettiklerinde, 2012 yılı belirsizliklerle dolu bir yıl olmasına rağmen yatırımcılar için ayaklarını yere sağlam basabilecekleri en kuvvetli noktalardan birisi Türkiye`dir. Bütün bu belirsizliğe rağmen, yatırımcılar için Türkiye bir istikrar adasıdır. Bunu gören yatırımcılar,2012 yılı da dahil olmak üzere, milyar dolarlık yatırımlara imza atmak üzere hazırlıklarını yaptıklarını biliyoruz" ifadelerini kullandı.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile