Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Eğitim Fakültesi Eğitim Bölümleri Başkanı Prof. Dr. Kurtman Ersanlı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ailelerin sınav öncesi ve sınav günü çocuklarının geleceği konusundaki endişelerini onlara yansıtmamaları gerektiğini söyledi.
Sınavlarda başarının, öğrencinin olduğu kadar anne babaların da isteği olduğunu belirten Ersanlı, "Sınav öncesi ve sınav anının dengeli ve sağlıklı olarak aşılması için anne babalara önemli görevler düşmekte. Çocuğun başarısını artırmak ve sınavı daha sağlıklı biçimde geçirmesini sağlamak önemli. Bu dönem çalkantılı ve ikilemli bir dönemdir. Çocuğun ergenlik döneminde olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle öncelikle aileler kaygıları azaltmaya çalışmalıdır" dedi.
Ailelerin sınav sonucu ile aşırı meşgul olmalarının, çocuğun da bu yönde meşguliyetini artıracağına değinen Ersanlı, "Anne babalar bazen çocuklarına 'sınav bizim için önemli değil, kazanamazsan da olur, canını sıkma, kafana takma' gibi önerilerde bulunmaktalar ancak eğer anne-baba çocuklarına bunları söylerken, beden dili ve ses tonları desteklemiyorsa, yani ağızlarından çıkan ile bedenlerinin söylediği çelişiyorsa öğrenci daha çok beden diline dikkat edecektir. Ebeveynlerin kaygılı, üzüntülü halleri çabucak algılanır" diye konuştu.
- "Çocuğunuzu başkalarıyla kıyaslamayın"
Çocukların sınav öncesi zor bir dönemden geçtiklerine dikkati çeken Ersanlı, sınav öncesinde çocukların motivasyonunun artırılması gerektiğini vurguladı.
Ersanlı, şöyle devam etti:
"Beklentileriniz ile çocuğunuzun yapabilecekleri birbiriyle uyumlu olursa çocuğunuz daha az kaygı yaşayabilir. Bu zor dönemde çocuklarınıza anlayışlı davranın, onları destekleyin. Kaygının yoğunlaşması ile çocuklarınız kendilerini daha çaresiz ve çözümsüz hissedebilir. Bu nedenle daha tepkili olabilirler. Daha önceden kızmadıkları şeylere şimdilerde daha sert tepkiler gösterebilirler. Bu durumun geçici olduğunu düşünerek çocuğunuza karşı anlayışlı olmaya çalışın. Çocuğunuzu hiçbir zaman başka çocuklarla kıyaslamayın. Her birey ayrı bir kişiliktir. Çocuğunuzu ancak gereken durumlarda kendisiyle kıyaslayabilirsiniz."
- "Sınav günü sıradan bir gün olmalı"
LYS gününün sıradan bir gün gibi algılanmasını ve ailelerin de çocuklarına bunu hissettirmesi gerektiğini belirten Ersanlı, "Sınav öncesi misafirlerinizi mümkünse sınav sonrasına erteleyin. Çocuğunuza olan sevginizin sınav başarısıysa ilgili olmadığını, sınavda başarısız bile olsa onu seveceğinizi anlatın. Neşeli olun ve onun da neşeli olmasını sağlayıcı tavırlar içine girin. Sınav öncesi onu mutlu edici küçük bir hediye alabilirsiniz, bu çocuğunuzu mutlu edip rahatlatabilir" ifadelerini kullandı.
Sınav sabahı çocuğun zamanında uyanmasının sağlanması gerektiğini dile getiren Ersanlı, "Her günkü gibi kahvaltı yaptırın. Alışık olmadığı besinleri yemesi için ısrarcı olmayın. Rahat ve sevdiği kıyafetleri giymesine dikkat edin. Çocuğunuzun yanında olup onu her şart altında destekleyeceğinizi bir kez daha vurgulayın" dedi.
- Öğrencilere uyarılar
Prof. Dr. Ersanlı, sınav öncesinde öğrencilerin uymaları gereken birtakım kurallar olduğunu da vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Öğrenciler, sınav hakkında olumsuz düşünce ve sohbetlerden uzak durmalı. Sinirlenmemeleri ve morallerini bozacak ortamlara ve kişilere yaklaşılmaması önemlidir. Korku ve gerilim filmleri seyretmeyin. Gürültüden uzak, açık havalarda yürüyüş yapın. İlaç ve ağrı kesicileri doktor tavsiyesi olmadan kullanmayın. Sakatlanmayla veya hastalanmayla sonuçlanacak aktivitelerden, ağır sportif faaliyetlerden uzak durun. Televizyon ve bilgisayarda fazla vakit geçirmeyin. Güneş altında kalmayın ve yorucu etkinliklerden sakının."
'Çocuğunuza Sınav Stresi Yaşatmayın'
Hafta sonu yapılacak Lisans Yerleştirme Sınavı'na (LYS) girecek öğrencilerin velilerinin, sınav öncesi gelecekle ilgili kaygılarını çocuklarına yansıtmasının, stresi artıracağı ve sınavı olumsuz etkileyeceği bildirildi.