'Çocuk İçin Adalet' Projesi

'Çocuk için Adalet' projesi tanıtımı Swiss Otel'de düzenlendi. Adalet Bakanı Sadullah Ergin, çocuk suçluluğun dünyada ve Türkiye'de artarak devam eden bir sosyal sorun olduğunu belirterek, bu sosyal sorunun çözülmesinde çok yönlü bir işbirliğine ihtiyaç olduğuna işaret etti. Çocukların yetişkinlerden ayrı değerlendirilmesinin önemine işaret eden Ergin, yasal düzenlemelerle çocukların kendilerine ait ceza infaz kurumlarında, çocuklar için ayrılmış bölümlerde bulundurulması gerektiğini söyleyerek, hükümlüçocuklar için ise çocuk eğitim evlerinin yapıldığını kaydetti. Ergin, cezaevlerinde 2 bin 360 çocuk bulunduğunu kaydederek, bunların bin 948'inin tutuklu, 412'sinin hükümlü olduğunu ifade etti.

Ergin, ''Cezaevinde bulunan çocuklarımızı daha pozitif noktaya getirebilmek içinde Ceza Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü 2012-2015 Stratejik Planı'nı hazırlamış, eğitim evlerinin ve çocuklar için daha uygun mekanların hazırlanması çalışmalarını başlatmış durumdadır. Bakanlık olarak Tutuklu ve Yükümlü Yönetimpolitikamızda tutuklu ve yükümlülerin toplumla yeniden bütünleşmeleri, ihtiyaç duydukları hizmetlerin sunulması öncelikli hedeflerimiz arasındadır. Bu amaçla, çocuklarımızın eğitimlerine devam etmeleri, kişiliklerinin geliştirmelerine imkan sağlayacak hobiler edinmeleri ve sosyal ve kültürel faaliyetlerle ihtiyaç duydukları psiko-sosyal yardım ve destek programları almalarını sağlamaya gayret ediyoruz'' dedi.

Çocuklara yönelik eğitim programlarının sağlandığına dikkat çeken Ergin, 2011 yılında düzenledikleri 1. ve 2. kademe okuma yazma kurslarına 748 çocuk, açık ilköğretim okuluna 514, açık öğretim lisesine 508, örgün eğitime 423 çocuğun katıldığını kaydetti. İş ve meslek eğitimleri kapsamında 160 kurs açıldığını belirten Ergin, bu kurslara 3 bin 25 çocuğun katılımının sağlandığını söyledi. Ergin, psiko-sosyal destek çalışmaları kapsamında çocuklar için 13 bin 490, aileleri ile 3 bin 661, 3bin 570 personelle görüşme yapıldığını kaydetti. 8 bin 642 çocuğun denetimli serbestlikten yararlandığını söyleyen Ergin, çocukların kendi yaşam alanında tutmak suretiyle topluma kazandırma çalışmalarının yürütüldüğünü belirtti. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ise 'adalet mülkün temelidir' diyerek yola çıktıklarını belirterek, adaletin huzurun, kalkınmanın, barışın da temeli olduğunu söyledi. Şahin, çocuk hakkının korunması, çocukla ilgili karar verirken çocuğun da katkısının bulunması devrinin yaşandığını kaydederek, ''Bu yeni dünya düzeninde, bize düşen şey de bütün kurumlarımızla işbirliği yaparak, aynı mantıkla hem hukuki altyapımızı güçlendirmek hem uygulamalarda bizim üzerimize düşen görevlerin altyapısını güçlendirmek'' şeklinde konuştu

Şahin, çocuklarla ilgili 2 temel noktayı önemsediklerini belirterek, Bilim Kurulu ve yeni rehabilitasyon modellemesi olduğunu kaydetti. Şahin, ''Koğuş sisteminden çıkan sevgi evleriyle beraber çocuk evlerinin modellemesine geçen, fiziksel altyapılarının güçlendirildiği, mesleki olarak güçlü bireylerin eğitim verdiği ve bakım yaptığı konusunda bütçelerinin güçlendirildiği, idari olarak da Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü denen bir Genel Müdürlüğe bağlı adı altında yeniden yapılandırdık'' dedi.

Makro çözümlerin işe yaramadığına işaret eden Şahin, ''Çocuk bizim geleceğimizdir. Çocuk umuttur, heyecandır, hayaldir. 2023 vizyonu diyorsak, 'biz ileri demokrasi' diyorsak, 'güçlü bir ekonomi' diyorsak, hukuk devleti olmak istiyorsak, beşeri sermayemizi güçlendirmediğimiz zaman, güçlü topluma gitmediğimiz zaman, bunları başaramazsınız. Güçlü toplumun da tohumu güçlü çocuktan geçiyor'' dedi. Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Jean Maurice Ripert de Avrupa Birliği'nin adalet konusunda yaptığı yenilikleri yakından takip ettiğini söyleyerek, Avrupa Birliği'nin Türkiye'nin 'Adalet Stratejisi'ni desteklediğinin altını çizdi. UNICEF Türkiye temsilcisi Ayman Abulaban ise, çocuklar içi adaletin uluslararası bakımdan bir yükümlülük olduğunu belirterek, Avrupa Birliği için pozitif bir etki yapacağını ifade etti.

Merkezi Finans ve İhale Birimi Başkanı Muhsin Altun da amacın çocukların adalet sistemine uygun biçimde çocuk haklarının korunması olduğu söyleyerek, proje için 3 milyon 750 bin euro bütçe ayrıldığını hatırlattı.