Çocuk İstismarını Önleme Araştırma Komisyonu

Komisyon, akademisyenlerin cinsel istismar olaylarına ilişkin hukuki değerlendirmelerini dinledi.

Çocuk İstismarını Önleme Araştırma Komisyonu, hukukçu akademisyenlerin cinsel istismar olaylarına ilişkin hukuki değerlendirmelerini dinledi.

Başta Cinsel İstismar Olmak Üzere Çocuklara Yönelik Her Türlü İstismar Olaylarının Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu, AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç başkanlığında toplandı.

Toplantıda sunum yapan Türk-Alman Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Ana Bilim Dalı ve İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü, Sosyal Bilimler Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Selami Mahmutoğlu, Türk Ceza Kanununun hazırlanmasında görev aldığını anımsatarak, taciz ve cinsel saldırının farkının ortaya konulmasında en temel kriterin fiziksel temas olduğunu söyledi.

Çocuklara yönelik fiziksel temas olmaksızın gerçekleşen cinsel içerikli davranışın taciz mi yoksa istismar mı olarak değerlendirilmesinde sıkıntılar yaşadıklarına işaret eden Mahmutoğlu, internet üzerinden fiziksel temas olmadan gerçekleşen olaylarda yasaların yeterli olmadığı vakalarla karşılaşıldığını bildirdi.

'Çocuğa yönelik davranış, fiziki temas içermese bile bunun istismar olduğu yoluna gidilmesinde fayda olacağını düşünüyorum.' diyen Mahmutoğlu, çocuklar arasındaki rızaya dayalı cinsel ilişkinin de hukukçular açısından son derece zor ve karmaşık bir durum olduğunu belirtti.

Mahmutoğlu, Meclisin çocuklar arasındaki rızaya dayalı cinsel ilişkilere mutlaka dikkat çekerek, bir düzenleme yapması gerektiğini ifade ederek, '13 yaşında 3 erkek çocuğun 13 yaşındaki bir kız çocuğuna yönelik cinsel içerikli davranışları ne anlama gelir? Bu davada 13 yaşındaki çocuklara 21 yıl ceza verildi, yaş küçüklüğünden dolayı 7 yılla sınırlandırıldı. Bu problem çözülmeli. Çocuklar arasındaki iradeye dayalı cinsel ilişki çok büyük bir problem.' değerlendirmesinde bulundu.

Mahmutoğlu, cinsel suçlarda takdiri indirim nedenlerinin uygulanmasında kamuoyunun tepkisini çeken örnekler yaşandığını anımsatarak, takdiri indirim nedenlerine, failin yeniden topluma kazandırılması için olumlu bakan bir akademisyen olduğunu söyledi.

Takdiri indirim nedenleri uygulanırken failin önceki hayatı, duruşmadaki davranışları ve bir daha suç işleyip işlemeyeceğine ilişkin kanaatin etkili olduğunu belirten Mahmutoğlu, 'Takdiri indirim nedenlerine ilişkin prensipleri sadece duruşmadaki efendiliğe indirgerseniz halkın da tepkisini çekersiniz. 'Kravat taktı indirimi aldı' eleştirisine uğrarsınız.' dedi.

Mahmutoğlu, cinsel suçların faillerine yönelik uygulanması tartışılan cerrahi ya da ilaçla güvenlik tedbirlerine de değinerek, hekimlerden görüş alınarak, kişinin yaşam boyu cinsel hayatını yok etmemek kaydıyla bu kişilere ilaçlı bir takım yaptırımlar uygulanabileceğine dikkati çekti.

Cinsel tacize ya da istismara uğramış çocukların beden ve ruh sağlığının tespiti için yapılan muayeneye ilişkin eleştirilerde bulunan Mahmutoğlu, şöyle devam etti:

'Zorla muayene mağdur açısından olmamalı. Mağdur çocuklar adliye koridorlarında, hastanelerde perişan oluyor. Polisler, hakimler, savcılar çocuğa soru sormasını bilmiyoruz, öğrenmemişiz. Belki bunları adliye binalarına sokmamak gerekir. Bir oyun gibi yuva ortamında çocukların ifadelerine başvurulabilir. Kelli felli adamlar oturmuşsunuz adliyede, çocuk geliyor, ilk soru 'şöyle yaptı mı?'. Bu bile rezalet.'

Mahmutoğlu, 16 yaşında mahkeme kararıyla, 17 yaşında da aile onaylı yapılan evliliklere de karşı olduğunu vurgulayarak, 'Herkes eline, diline, beline sahip olacak. Yoksa ne yapalım, çözemiyoruz bu problemi. 18 yaş altındaki evliliklere sıcak bakmıyorum. Hayatını, tahsilini, geleceğini alıyoruz, parasız pulsun bir erkeğin himayesine veriliyor, bu olacak gibi değil.' ifadesini kullandı.

Komisyon üyesi CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, komisyonun 3 aylık çalışma süresinin bir ayının akademisyenleri dinleyerek geçtiğini belirterek, komisyonun alanlara inerek, çocuklara yönelik istismar olaylarının yaşandığı bölgelerde araştırmalar yapmasını istedi.

Bekaroğlu'nun değerlendirmesini sürdürmesi üzerine Komisyon Başkanı Tunç, Bekaroğlu'nun mikrofonunu kapatarak, akademisyenlere sorusu varsa sormasını, yoksa değerlendirmelerin daha sonra alınacağını söyledi. Bunun üzerine HDP İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu ve CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Tunç'un usulünü eleştirdi.

-'Cezaların artırılması suçu önlemede tek başına yeterli değil'

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Devrim Güngör de meseleye sadece çocuklar bakımından bakmanın ve suçu işleyenlerin en ağır şekilde cezalandırılmasının sağlıksız sonuçlar ortaya çıkaracağını belirterek, 'Cezaların artırılması suçu önlemede tek başına yeterli değil. Aksine cezaları orantısız şekilde artırmak, mağduru korumak bir yana çok daha zarar verici sonuç doğurabilir. Bu kez fail, suçun ortaya çıkmaması için mağduru öldürebilir.' dedi.

Küçük yaşta evliliklerin önlenmesi gerektiğini vurgulayan Güngör, '13, 15 ve 16 yaşında evlilikler gerçekleştirilmemeli, bunun toplumun bir gerçeği olduğu görüşüne katılmıyorum. Bu gerçeğin değiştirilmesi için ne gerekiyorsa yapılmalı.' ifadesini kullandı.

Gügör, dünyada ceza ehliyeti yaşının yükseltilmesi tartışmalarının yaşandığına işaret ederek, ceza ehliyeti yaşının 18 olmasının yeterli olmadığı, özellikle erkeklerde kişiliğin oturmadığı gerekçesiyle bu sınırın 20'li yaşlara çıkartılması tartışmalarının olduğunu kaydetti.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile