'Çocuklar Mayın Tarlalarında Değil Oyun Tarlalarında Oynasın'

Konya'da düzenlenen karne dağıtım töreninde Suriyeli bir kız çocuğunun okuduğu mektup, duygulu anlar yaşattı.

Meram Mehmet Hasan Sert İlkokulunda düzenlenen karne dağıtım törenine katılan Vali Muammer Erol, tek tek sınıfları gezerek, öğrencilerle bir süre sohbet etti.

Vali Erol, velilerin, çocuklarının eğitimi konusunda üstlerine düşeni yapması gerektiğini söyledi.

Kendisinin de çocuğuyla daha fazla vakit geçirebilmek için yıllık izne ayrılacağını ifade eden Erol, 'Veliler ve müdür arkadaşlar, çocuklarıyla vakit geçirmek adına yıllık izinlerini de kullanabilirler. Çocuklarımız tatilde gezecekler elbette ama sorumluluk duygularını geliştirmek ve bir takım değer yargılarını da yaşayarak öğrenmeleri için onları hastanelere ve huzur evlerine de götürelim. Oradaki insanlarla tanışsınlar, birlikte vakit geçirsinler' dedi.

İl Milli Eğitim Müdürü Mukadder Gürsoy da bazı öğrencilerin karnelerinde düşük notların olabileceğini anımsattı.

Velilerin, çocuklarını başka öğrencilerle kıyaslamaması gerektiğini dile getiren Gürsoy, 'Her öğrenciyi kendi süreci içerisinde değerlendirin. Sene başından beri aldıkları eğitimi değerlendirmelerini tavsiye ediyorum. Öğrencilerimiz tatilde dinlensin, müze, bilim merkezi gibi yerleri ziyaret etsinler. Çocuklarımıza sağlıklı bir tatil diliyorum' diye konuştu.

Konuşmaların ardından, Suriye'den gelen ve iki yıldır Meram Mehmet Hasan Sert İlkokulunda eğitim gören 4. sınıf öğrencisi Fatema Al Zahra Al Refaaie, Suriye'deki sıkıntılarını ve Türkiye'ye geldikten sonra yaşadıkları güzellikleri anlatan mektubunu okudu.

Suriyeli küçük kızın mektubunu okuduğu sırada bazı öğretmen ve öğrencilerin duygulandığı görüldü.

- 'Yuvası bozulmuş bir kuş misaliyim'

Suriyeli Refaaie, mektubunda şunları anlattı:

'Ben bir Suriyeli kızım. Yuvası bozulmuş bir kuş misaliyim. Sakin huzurlu bir hayatın içinde iken ne olduğunu anlayamadığım bir savaşın ortasında buldum kendimi. Sevgiden başka bir şey ekilmemiş bu topraklarda, şükürler olsun Allahıma bugün rahat bir nefes alarak yaşıyoruz. İki senedir bu okuldayım. Öğretmenlerimin ilgileri sayesinde Türkçeyi öğrendim. Ben de artık sizden biriyim. Hepinize teşekkür ediyorum. Allah bu güzelliğinize karşılık sizin çocuklarınızı savaş belasından korusun. Bu duaların da ardında tüm insanlığa şunu haykırmak istiyorum. Ey insanlık! Ne olur müsaade edin. Çocuklar mayın tarlalarında değil, oyun tarlalarında oynasın. Ne olur çocuklar kelebek kanatlarını gönlünce boyasın. Ne olur çocuklar, gönlünce sek sek oynasın. Ne olur şu geniş dünya hiçbirimize dar olmasın. Bu dünya kimseye kalmaz unutulmasın.'