Çöl Tozlariyla Alerjik Rinit Ve Astim Sikayetleri Artti

Çöl Tozlariyla Alerjik Rinit Ve Astim Sikayetleri Artti

Kulak Burun Bogaz Hastaliklari Uzmani Prof. Dr. Ülkü Tuncer, baharin gelmesiyle birlikte alerjik vakalarda artis oldugunu belirterek, "Özellikle çöl tozlarinin gelmesiyle beraber alerjik rinit, astim, rinosinüzitler, kulak iltihaplari, bogaz sikayetleri artti. Çöl tozlarina karsi kapi ve pencereleri kapali tutmak gerekir, sik dus almanin da faydasi olur" dedi.

Acibadem Adana Hastanesi Kulak Burun Bogaz (KBB) Hastaliklari Uzmani Prof. Dr. Ülkü Tuncer, havalarin isinmasi ve ilkbaharin gelmesiyle çiçeklerin açip polenlerin arttigini hatirlatarak, "Simdi çöl tozlari da gelmeye basladi.

Dolayisiyla alerjik rinit, astim, alerjik rinitten sonra görünen rinosinüzitler, kulak iltihaplari, bogaz sikayetleri artti. Bugünlerde de özellikle burun tikanikligi, burun akintisi, burun kasintisi ve sik sik hapsirmayla bize basvuruyor hastalar. Eger bu dönemi atlatmaya çalistilar ve atlatamadilarsa rinosinüzite, sinüzite dönüsüyor veya astim ataklariyla birlikte geliyor" diye konustu.

Prof. Dr. Tuncer, küçük çocuklarda ise kulakta sivi toplanmasi yani "seröz otit" denilen klinik durumu bu mevsimde daha sik gözlemlediklerini söyledi.



"Solunum yollari alerjenlere tepki gösteriyor"

Alerjinin aslinda genetik bir hastalik oldugunu belirten Prof. Dr. Ülkü Tuncer, "Kisiler dogussal olarak alerjik olabilir. Bebeklerde daha çok ciltte olusan reaksiyonlari görüyoruz. Yas büyüdükçe yerini alerjik rinit ve astima devrediyor. Alerjik rinit aslinda burnun alerjenlere karsi gösterdigi hiperaktivite olarak düsünülmeli. Sadece burun göstermiyor bu hiperaktiviteyi, tüm solunum yollari alt solunum yollari da ayni tepkiye dahil oluyor. Dolayisiyla alerjik riniti olanlarin yüzde 30 kadarinda astim, astimi olanlarin da neredeyse yüzde 60-70’inde alerjik riniti görüyoruz. Yani ikisi aslinda iç içe geçmis durumda" dedi.



"Sürekli alerji durumunda sabah kalkinca hapsirma görülür"

Alerjinin mevsimsel mi yoksa yil boyu mu oldugunu bireylerin gözlemlemesi gerektigini ifade eden Prof. Dr. Tuncer, bu sekilde alerjenin tespit edilebilecegini izah etti. Yil boyu olan alerjide kisilerin sabah kalktiginda hapsirma, burun tikanikligi, burun kasintisi, öksürük, burun akintisi sikayetlerinin basladigini dile getirdi. Durum böyleyse evdeki alerjenleri, en basta ev tozu, hali tozlari, evdeki evcil hayvanlar, küf gibi gibi etkenleri veya gida alerjisini düsünmek gerektigine isaret eden Tuncer, "Ama mevsimselse, bazi mevsimlerde artiyorsa daha çok polenleri düsünmek lazim. Polenleri düsünüyorsak evin havalandirilmasina çok özen göstermek lazim. Ögleden önce evi havalandirmamak lazim. Özellikle burada çöl tozunun gelisiyle beraber bu gibi durumlarda pencereleri, kapilari kapali tutmaya çalismak lazim. Eve gidince mutlaka dus almanin çok faydasi olur. Saçi, vücudu yikamak, giysileri degistirmek de etkilidir" diye konustu.



"Kulaktaki sorun isitme kaybina yol açabilir"

Bu önlemlerin her zaman yeterli olmadigini ifade eden Prof. Dr. Tuncer ilaçlarla da burnu rahatlatmak gerektigini, eger rinosinüzit gelistiyse, bunun tedavi edilmesi gerektigini anlatti. Rinosinüzitin çocuklarda özellikle kulakta hiç farkina varmayabilecegine dikkat çeken Tuncer, "Alerjik riniti olan çocuklar farkinda olmadan kulaklarda da sivi toplanabilir. Isitme kaybina yol açar. Agri yapmaz, ates yapmaz. Kimse de fark etmez bunu. Çocuk televizyonun sesini çok açar veya ögretmen çocugunuz az duyuyor diye uyarida bulunur. Bu konularda dikkatli olmak lazim. Özellikle alerjisi olan çocuklarda muayeneyi belli araliklarla yaptirmak gerekli" dedi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile