Çorum'da 'Yavuz Sultan Selim'den 15 Temmuz'a Tarihin Kirilma Noktalari' Konferansi

TÜGVA Çorum Il Temsilcigi tarafindan Gençlik Bulusmalari kapsaminda “Yavuz Sultan Selim’den 15 Temmuz’a Tarihin Kirilma Noktalari” konferansi düzenlendi.

Konferansa konusmaci olarak katilan Cumhurbaskani Basdanismani Doç. Dr. Mücahit Küçükyilmaz, Türk tarihinin ayni zamanda liderler tarihi oldugunu ifade ederek, milletin her bir ferdinin kendi içinde, kendi çapinda bir lider oldugunu kaydetti.

“Bu milletin en önemli özelligi gerçek anlamda liderini buldugu zaman önünde durulamaz bir heyecanla tarihin akisi seyrini degistirmesi olmus” diyen Doç. Dr. Küçükyilmaz, “Basimizda lider olmadiginda, güçlü liderlerden yoksun kaldigimiz zamanlarda da bozgunlarin, felaketlerin en kötülerini de yasamis milletiz. Tarihin iki tane yapragi vardir. Birisi siyahtir, birisi

beyazdir. 15 Temmuz bize bunu gösterdi. Içimizden hem Semih Terziler çikti, Hem Ömer Halisdemirler çikti. Ikisi de bu milletin potansiyelinde var. Hain ve kahraman olmak bir dönem yaptigimiz tercihe bakiyor. Allah’a sükürler olsun bu milletin tarihini kahramanlar belirlemis. Çünkü bizim milletimiz düzenden, istikrardan yanadir. Ona bakarlar, ona göre karar verirler. Bu millet bu cografyaya 26 Agustos 1071 tarihinde Sultan Alparslan ile geldi. Bu milleti bu topraklardan çikarmak için 9 kez Haçli seferi yapildi. Yüzlerce irili ufakli sefer gerçeklestirildi.

Bunlarin en büyüklerinden bir tanesinde biz Kurtulus Savasi ile bu topraklardan Haçlilari def ettik. Baskomutanlik Meydan Muharebesi ne zaman basladi; 26 Agustos 1922. Tarihlere baktiginiz zaman size rastgele gözüken sayilarin hepsi büyük bir sembolizmi de barindiriyor. Bir 26 Agustos’ta Anadolu’nun kapilari bize açiliyor, yine bir 26 Agustos tarihinde bizi Anadolu’dan atmaya çalisanlar def ediliyor” ifadelerini kullandi.

Yavuz Sultan Selim’in Anadolu ve Ortadogu’da kurdugu düzenin 400 yüzyil boyunca sürdügünü animsatan Doç. Dr. Küçükyilmaz, “Anadolu ve Ortadogu’da kan dökülmemistir. Ama bakiyoruz 100 yildir Ortadogu kan gölü. Kudüs, Ortadogu’nun numunesidir. Ortadogu’da hangi din varsa, hangi mezhep varsa Kudüs’te ondan bulunur. Kudüs’te düzen varsa dünyada düzen vardir. Kudüs’te düzen yoksa dünyada huzur kalmamistir. Kudüs’e düzen getiren üç lider vardir. Bunlar Hz. Ömer, Selahaddin Eyyubi ve Yavuz Sultan Selim. Üçü de adil, ihlasli ve mütevaziydi” seklinde konustu.

“Neden 15 Temmuz’da bizim üzerimize geldiler?” diyen Küçükyilmaz, sunlari kaydetti:

“Haçlilar 9. kere geldiler. Bugün Haçlilar burnumuzun dibinde. Bugün Haçlilar Suriye’de, Irak’ta, kardesleri Siyonistler Kudüs’te. Bizi asla yalniz birakmiyorlar. Bizim zayif düsecegimizi, birbirimize düsecegimiz zamani bekliyorlar. Haçlilar, Urfa ve Antakya’da kontluk kurduktan sonra Kudüs’e inerler. Kudüs’ü alip, yagmaladiklari tarih 15 Temmuz 1099. Bu tarihlerin rastgele tarihin cebinden tarihler olmadiginin en büyük göstergelerinden bir tanesi bu. Neden 15 Temmuz’da bizim üzerimize geldiler. Neden o günü, o geceyi seçtiler simdi anliyor musunuz? Büyük devletler sembollerle çalisir. Sembollerle çalismayi severler. Bugün Rusya ne yapiyor? Putin, Macron’u nasil karsiliyor? Büyük devletler bunu yaparak karsisindakine bos olmadiklarini hissettirirler. 15 Temmuz gecesi serefli Türk ordusunun üniformasini giyip bu milletin evlatlarini sehit edenler, gazi edenler, Türk ordusunun kalbine hançer gibi saplanmaya çalismislardi. Biz onlari sadece ülkemizden atmadik, biz onlari ayni zamanda ordumuzdan, emniyet, yargidan attik. Tarih bizim bu mücadeleyi kazandigimizi yazacak. 15 Temmuz’da devlet ve millet lideriyle

Recep Tayyip Erdogan ile bir olarak bu mücadeleyi kazanmistir. Zaferimizden süphe duymayin. Zaferimize gölge düsürmeye çalisanlara, moral bozmaya çalisanlara kulak asmayin. 15 Temmuz’da darbe yapmaya çalisanlar o gece

hizli bir sekilde cevaplarini aldilar. Ama cevap bitmedi. Biz 15 Temmuz’dan 40 gün sonra 15 Temmuz’un kirki yeni çikmisken 24 Agustos 2016’da Firat Kalkani operasyonunu yaptik. Milletin silahiyla, milletin üniformasiyla bu millete darbe yapmaya çalistiginiz o ordu var ya bu ordu degil. Bu ordu Sultan Selim’in Mercidabik seferine çikardigi ve önünde Peygamber Efendimizin siyah sancaginin oldugu Mehmetçik ordusudur. Bu mesaji vermek için biz 24 Agustos 2016’da Firat Kalkani operasyonunu yaptik. Hem PKK’ya hem DEAS’a hem de onlarin 10 bin kilometre

ötedeki aga babalarina hadlerini bildirdik. Biz bos degiliz, milletinize güvenin, ülkenizi sevin, liderinize güvenin. Mercidabik seferi ile Firat Kalkani harekâti arasinda tam 500 yil var.”

“15 Temmuz görünürde bir darbe girisimiydi, ama ayni zamanda çok kanli ve acimasiz isgal girisimiydi”

15 Temmuz’un görünürde bir darbe ancak ayni zamanda çok kanli ve acimasiz bir isgal girisimi oldugunu söyleyen Doç. Dr. Hüseyin Aydin ise, “15 Temmuz eger basariya ulassaydi bugün ne devletimiz ne milletimiz olacakti” dedi.

15 Temmuz’da bütün hazirliklarini tamamlamis son darbeyi vurmaya hazirlanan bir örgütle karsi karsiya olduklarini vurgulayan Doç. Dr. Aydin, “15 Temmuz darbesi birilerinin dedigi gibi çakma bir darbe degildi. Fevkalede iyi derecede hazirlanmisti. O gece maddi gücü büyük, 7 düvelin arkasinda olan bir gücün basarisiz olmasi mucizevi bir sey. O gece mucizevi bir sekilde devlet ve millet kurtuldu. 15 Temmuz sunu göstermistir, bu milletin tehlikeyi ve tehlikeyi algilama sensörleri çok güçlüdür. O gece görülen manzara birçok insani sasirtti. Devletin ve milletin tehlikeye düstügünü gördügü anda herkes gerçek kimligine büründü. O gece görülen manzarayi baska ülkelerde göremezsiniz. Böyle bir güçlü yapilanmanin arkasinda büyük devletlerin destegiyle harekete geçtigi durumda direnme cesareti gösterecek milletlerin sayisi çok az. O gece tehdit altinda oldugu hisseden milletimiz geregini yapmistir. Ve dünyaya büyük bir mesaj vermistir. Bu mesajin muhataplari tarafindan alindigini düsünüyorum. O gece Kurtulus savasindan yaklasik 100 yil sonra bu devlet, bu millet, bu topraklar içeride darbeye destek veren yapilanmalara ragmen hiçbir sekilde isgal edilemez. Bizim 15 Temmuz’da dünyaya verdigimiz mesaj budur. FETÖ, TSK’da diger kurumlardaki gücüyle mukayese edilemeyecek etkinlige, güce sahipti. Devlet içinde güçleri ne olursa olsun, disardan gelen güçleri ne olursa olsun. Bu topraklarda son sözü her zaman millet söyler” diye konustu.

Daha önceki darbe girisimlerinde hiçbir yönetici cumhurbaskani, basbakanin darbelerin bu ülkeye verecegi zarari bilmelerine ragmen direnme cesaretini göstermediginin altini çizen Küçükyilmaz, “Eger 15 Temmuz gecesi basimizda Recep Tayyip Erdogan gibi güçlü bir lider olmasaydi amacina ulasirdi. Bugün ne bu sinirlar içerisinde bir

devletimiz ne bugünkü gibi birlik beraberlik içerisinde milletimiz olacakti. O gece sokaga çikan herkesin eve dönmeme ihtimali yüksekti. O gece darbeciler halka ates açilmasi konusunda ülkenin her tarafinda talimat vermislerdi. Darbeye hazirlik faaliyetlerinde kendi aralarinda konustuklari bir husus vardi. Darbenin en unsurlarindan birisi Cumhurbaskanimiza yönelik operasyondu. Toplantida bulunanlardan birisi ’Bunu basaramazsak, darbenin basarisiz olmasi yüksek.’ Içlerinden birisi sunu söylüyor; ’Eger biz cumhurbaskanini alamazsak Hava Kuvvetleri Türkiye’yi yerle bir edecek.’ Bu ifade tanik ifadeleriyle sabit. Delili var” seklinde konustu.

Konferansi Belediye Baskani Dr. Halil Ibrahim Asgin, AK Parti Çorum Il Baskani Yusuf Ahlatci ve ögrenciler izledi.