'Crans-Montana'da Yaşananlardan Sonra Böyle Bir Sürecin Başarılı Olacağına İnanmıyoruz'

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı ve Başbakan Ersin Tatar, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda "Federal temelde bir çözüm noktasında Crans-Montana'da yaşananlardan sonra sürecin devamı şeklinde bir ortam yaratılmaktadır. Parti olarak Crans Montana'da yaşananlardan ve sonraki gelişmelerden sonra böyle bir sürecin çok da başarılı olacağına inanmıyoruz." dedi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres'in Kıbrıs meselesi için görevlendirdiği geçici özel danışmanı Jane Holl Lute ile yürütülen çalışmalar hakkında, Cumhuriyet Meclisi’nde temsil edilen hükümet ve muhalefet partilerinin genel başkanlarını bilgilendirdi.

Cumhurbaşkanlığında yapılan toplantıya, Başbakan Tatar'ın yanı sıra, Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Demokrat Parti Genel (DP) Başkanı Serdar Denktaş ve Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkanı Erhan Arıklı katıldı.

Parti liderleri görüşme sonrasında ayrı ayrı değerlendirmelerde bulundu.

Başbakan Tatar, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın söylemlerinden süreçle ilgili çok umut görmediklerini kaydetti.

Akıncı'nın Lute ile yapılan görüşmelerle ilgili parti liderlerine bilgi verdiğini ve kendilerinin tutumunun belli olduğunu söyleyen Tatar, "Federal temelde bir çözüm noktasında Crans-Montana'da yaşananlardan sonra sürecin devamı şeklinde bir ortam yaratılmaktadır. Parti olarak Crans-Montana'da yaşananlardan ve sonraki gelişmelerden sonra böyle bir sürecin çok da başarılı olacağına inanmıyoruz." ifadelerini kullandı.

Tatar, pazartesi günü Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun KKTC'ye geleceğini, Cumhurbaşkanlığında düzenlenecek ve parti liderlerinin de katılacağı bir toplantıda süreci ele alacaklarını belirterek, "Tabii ki bu bir süreçtir. Tekrar gelinecektir, gidilecektir veya garantör ülkelerle görüşülecektir. Henüz daha garantör ülkelerle görüşülmemiştir. Meseleyi hep birlikte izleyeceğiz." diye konuştu.

Tatar, Rum tarafının, münhasır ekonomik bölgenin kendilerine verilmesi halinde Türk tarafına yüzde 30 gelir verilmesi önerisi iddialarına ilişkin, Akıncı'nın da ifade ettiği gibi, bu konunun 9 Ağustos'ta gündeme geldiğini ve işin detaylarına bakıldığında ortada ciddi bir önerinin olmadığı sonucuna varıldığını belirtti.

- "Ucu açık bir müzakereye girmek hata olur"

HP Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Özersay, toplantıda yapılan bilgilendirmeden sonra koşullarda değişen bir şey olmadığını üzülerek gördüğünü söyledi.

Kıbrıs Rum siyasi liderliğinin, yönetimi Kıbrıs Türkü ile paylaşmaya hazır olmadığını ve bu noktada bir zihniyet değişiminin olmadığını belirten Özersay, müzakereleri ucu açık götürme noktasında Rum tarafında bir değişiklik olmadığını kaydetti.

İki hususun önemine dikkati çeken Özersay, şöyle konuştu:

"Şartlar, koşullar değişmedikçe, mevcut koşullar devam ettiği sürece federasyon müzakeresine girmek, hele hele ucu açık bir müzakereye girmek hata olur diye düşünüyoruz. Biz, bu çerçevede önümüzdeki döneme ilişkin olarak aynı zeminde ve aynı şekilde müzakereleri devam ettirmenin, müzakerelere kaldığı yerden ve hiçbir şey olmadan devam etmek anlamına geldiğini düşünüyoruz."

- "Sonuç odaklı ve ucu açık olmayan bir süreç olmasının altını çiziyoruz"

CTP Genel Başkanı Erhürman, parti olarak sürekli olarak yeni bir sürecin başlayabilmesi için esasa ve yönteme dair olmak üzere iki konunun halledilmesini vurguladıklarını söyledi.

Erhürman, esasa dair meselenin, siyasi eşitlik tartışmasının bir an önce ortadan kalkması olduğunu belirterek, "Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulunun son kararında da gerekli atıflar yapılarak, hem siyasi eşitliğin bir kez daha altı çizildi, hem de siyasi eşitliğin muhakkak surette etkili katılım içermesinin de o atıflar sayesinde altı çizildi. Yönteme dair de, sonuç odaklı ve ucu açık olmayan bir süreç olmasının altını çiziyoruz." dedi.

İçinde bulunan süreçte referans kavramlarının oluşmadığına dikkati çeken Erhürman, "Bunun üzerinden çalışmalar devam ediyor. Sayın Cumhurbaşkanı da kararlılıkla bu noktaların altını çiziyor. Dolayısıyla Cumhurbaşkanının bu noktalar üzerinden yürüttüğü, referans şartlarını belli bir sonuca bağlamak, sonuç odaklı, ucu açık olmayan ve siyasi eşitliği tartışma konusu yapmayan bir sürecin başlamasına yönelik çabasını biz destekliyoruz." diye konuştu.

TDP Genel Başkanı Özyiğit de geçen hafta Lute'un liderlerle yaptığı görüşmeler çerçevesinde önemli ilerlemeler kaydedildiğini fakat referans şartlarıyla ilgili tam bir mutabakata varılamadığını söyledi.

Özyiğit, Cumhurbaşkanı Akıncı'nın yaptığı çalışmaları yakından takip ettiklerini, çok doğru ve olumlu bir yolda olduğunu gördüklerini kaydetti.

DP Genel Başkanı Denktaş, bu aşamada neşelenecek, üzülecek, korkulacak ve çekinecek bir şeyin henüz olmadığın ifade etti. Denktaş, görüşmelerin bir müddet daha devam edeceğini kaydederek, şu an için Akıncı'nın çalışmalarını takip etmekten başka yapacakları bir şeyin olmadığının altını çizdi.

YDP Genel Başkanı Arıklı da Güney Kıbrıs'tan KKTC'ye yönelik yapılan manipülatif haberlerle ilgili hassasiyetini Akıncı'ya ilettiğini belirtti.

Lute'un bir mekik diplomasisi gerçekleştirdiğini söyleyen Akıncı, ekim ayının sonlarına doğru yeni bir sürecin devamının gündeme gelebileceğini vurguladı.