Çukurova'da Pamuk İşçiliği Mazide Kalıyor
Bir zamanlar Çukurova denildiğinde ilk akla gelen, birçok film ve kitaba konu olan pamuk işçilerinin sayısı, ovada ekim alanı artmasına rağmen makine kullanımı nedeniyle her geçen gün azalıyor Seyhan Ziraat Odası İkinci Başkanı İncefikir: 'İnsan emeğiyle gücüne dayanan bu sektörde makine bir günde 100120 dönümü toplayabiliyor. İşçiler bunu günlerce süre sonunda toplayabiliyordu. Bu geç kalma da ürünün ulaşacağı yerlerde teknolojik işlenmesini geciktiriyordu fakat makine 500600 işçinin yapabileceği bir işi bir günde yapabiliyor' 'Çiftçi makineleşmeye devam edecek, teknolojik anlamda daha da yenileşmeye gidecek. Makineleşme hasadı hızlandırdı. Halen makineli hasat yapılmayan yüzde 20'lik bölgelere de artık makinelerin yavaş yavaş girmesini bekliyoruz'
Çukurova'da ekimi ve işçileriyle birçok film ve romana konu olan pamuk, verilen desteklerle eski günlerine dönmeye başlasa da bu durum, tarladaki istihdama yansımıyor.
Son birkaç yıldır ekim alanı olarak artış ivmesi yakalayan pamukta, geçmişte yaygın olarak kullanılan insan gücü gittikçe daha az kullanılıyor.
Teknolojik gelişmenin sağladığı kolaylığın yanı sıra yüksek verim ve ürün kaybını en aza indiren sistemlerin bulunduğu pamuk toplama makinelerinin kullanımı hızla yaygınlaşıyor.
Ovada pamuk ekimi yapılan ve düz olarak tanımlanan yaklaşık yüzde 80 alanda tamamen makineli tarıma geçilirken, makinelerin girmekte zorlandığı engebeli arazilerde az da olsa işçi çalıştırılıyor.
Seyhan Ziraat Odası İkinci Başkanı Cahit İncefikir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, pamuk ekim alanının 275 bin dönümden bu yıl 330 bin dönüme yükseldiğini söyledi.
Pamukta yüksek verim yaşandığını ifade eden İncefikir, bunda makineleşmenin rolünün yadsınamayacağını dile getirdi.
- Ürün kaybı yüzde 60 azaldı
İncefikir, Adana'da pamuğun yüzde 80 makineyle hasat edildiğini dile getirerek, "Çok şükür ki makineyle hasat ediyoruz. Zaten işçi problemi vardı. Gelen işçiler pamuğu toplarken üründe ciddi kayıplara neden oluyordu. Çocuk işçiler, hasta işçiler söz konusuydu. Makineleşmeyle bir defa üründe kayıplar yüzde 60 azaldı. Makine sayesinde bu pamuk tekrar üretime milli sanayiye katılmış oldu." diye konuştu.
- Zamandan tasarruf
İncefikir, işçiyle yapılan hasatta en büyük sorunlardan birinin de zaman olduğunu belirtti.
Ekim alanına göre hasadın bazen günlerce sürdüğünü anlatan İncefikir, şöyle konuştu:
"İnsan emeğiyle gücüne dayanan bu sektörde makine bir günde 100-120 dönümü toplayabiliyor. İşçiler bunu günlerce süre sonunda toplayabiliyordu. Bu bu geç kalma da ürünün ulaşacağı yerlerde teknolojik işlenmesini geciktiriyordu fakat makine 500-600 işçinin yapabileceği bir işi bir günde yapabiliyor. Verim kazancı getiriyor. Teknolojik gelişmelerle beraber makine kullanımının daha da artacağına inanıyoruz."
- Hasat yağmura yakalanmıyor
İncefikir, insan gücüyle hasatta zaman kaybı nedeniyle mevsimsel olarak yağmurlar yaşandığı bu yağmurların işçilerin sağlığı olumsuz etkilediği gibi ürün kalitesini bozduğunu vurguladı.
Makineyle topanan üründe kalite kaybı yaşanmadığını aktaran İncefikir, "Toplanması hızlı olunca o liflerin gittiği tekstil sanayisinde pamuktan ipliğe dönüşürken daha az kayıp yaşanıyor. Çiftçi makineleşmeye devam edecek, teknolojik anlamda daha da yenileşmeye gidecek. Makineleşme hasadı hızlandırdı. Halen makineli hasat yapılmayan yüzde 20'lik bölgelere de artık makinelerin yavaş yavaş girmesini bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
- "Hasat 45 gün sürüyordu"
Seyhan ilçesinde bu yıl 200 dönüm pamuk eken 58 yaşındaki çiftçi Mustafa Ölke de ilkokuldan bu yana çiftçilik yaptığını belirtti.
Geçmiş yıllarda pamuğun elle toplandığını, 500-600 dönüm tarlanın hasadının en az 45 gün sürdüğünü anlatan Ölke, "Makineyle 500-600 dönümün hasatı 5 gün sürüyor. Diğerinde 45 gün. Pamuk 25 yıl önce aynı dönemde iki veya üç kez toplanırdı. Ham toplanırdı. Yani pamuk tarlasının tamamı açmadan toplanırdı. Yüzde 50'si açtığı zaman işçi toplamaya girerdi. Çok uğraştırıyordu. Şu anda işçiyle yapılacak bir şey değil. En güzel makineli hasat. Bu artık işçiyle olacak iş değil." değerlendirmesinde bulundu.
Ölke, makineli hasatın daha az maliyetli olduğunu belirterek, elle toplamada kilogramı 60-70 kuruş olan pamuğun makineyle 25 kuruşa toplandığını belirtti.
- Fabrikalar da makineyi tercih ediyor
Tekstil fabrikalarının da makineyle hasat edilmiş pamuğu tercih ettiklerini, uzun zamandır tarlasını pamuğu elle hasat eden üreticinin kalmadığını ifade eden Ölke, şunları kaydetti:
"Pamuk elle toplandığında işçi özen göstermiyor. İçine dalı çubuğu da katıyor. Bu bizim için büyük kayıp. Fabrikaya gittiğinde bir kilogram pamuğun içinden çıkan çiğit, elyaf oranına göre fiyat belirleniyor. Makineli hasatta randımanda 7-10 puanlık kazancımız var. Bu büyük bir miktar. Ayrıca tarlada kalma oranı daha düşük. Elle toplandığında bir sefer 30 ton çekiyorsa makinede bunda 50 -60 ton arası çekiyor. Ordada bir avantaj var. Ayrıca makineli hasatta elyaf uzunluğu daha istenen seviyede kalıyor."