Cumhurbaskani Erdogan, BM Genel Kuruluna Hitap Etti Açiklamasi (2)

'Bölgedeki terör örgütleri arasinda ayrim yapilmasi, bunlarin taseron olarak kullanilmasi kabul edilemez' 'Suriye'nin toprak bütünlügünü ve milli güvenligimizi tehdit eden terör örgütleriyle mücadelemiz kararlilikla sürecektir' 'Suriye krizinde insanlik onurunu kurtaran bir ülke olarak, artik yeni göç dalgalarini karsilamaya ne imkanimiz ne de tahammülümüz vardir' '(IsrailFilistin ihtilafi) Baris süreci ve iki devletli çözüm vizyonu, daha fazla gecikmeksizin yeniden canlandirilmalidir' 'Buradan, uluslararasi topluma Kibris Türklerinin görüslerini açik fikirlilikle ve önyargisiz bir sekilde degerlendirme çagrisinda bulunuyorum. Dogu Akdeniz'deki sükunet ortaminin devami ortak çikarimizadir' 'Dogu Akdeniz'de en uzun kiyiya sahip Türkiye'yi bölgede yok sayan anlayistan vazgeçilmesi sarttir. Diyalog ve is birligi için bölgedeki tüm aktörlerin yer alacagi 'Dogu Akdeniz Konferansi' düzenlenmesi önerimiz hala masadadir'

Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, "Bölgedeki terör örgütleri arasinda ayrim yapilmasi, bunlarin taseron olarak kullanilmasi kabul edilemez." dedi.

Cumhurbaskani Erdogan, Birlesmis Milletler (BM) Genel Kurul Salonu'nda, BM 76'nci Genel Kurulu görüsmelerinde katilimcilara hitap etti.

Suriye'nin kuzeybatisina Türkiye üzerinden ulastirilan BM insani yardim mekanizmasinin 12 ay süreyle uzatilmasini memnuniyetle karsiladiklarini belirten Erdogan, "Bu konuda sergilenen uzlasmaci yaklasimin, siyasi sürecin ilerletilmesi ve siginmacilarin gönüllü, güvenli ve onurlu sekilde geri dönüslerinin saglanmasi için de ortaya konulmasini temenni ediyoruz. Bölgedeki terör örgütleri arasinda ayrim yapilmasinin, bunlarin taseron olarak kullanilmasinin kabul edilemez oldugunu, huzurlarinizda tekrar ifade etmek istiyorum." diye konustu.

Son 10 yilda dünyanin farkli ülkelerinde yasanan terör eylemlerinin, terörün sadece Türkiye'nin degil tüm insanligin ortak düsmani oldugunu gösterdigini kaydeden Cumhurbaskani Erdogan, "Suriye'nin toprak bütünlügünü ve milli güvenligimizi tehdit eden terör örgütleriyle mücadelemiz kararlilikla sürecektir. Ülkemizde, Suriyeliler disinda da sayilari 1 milyonu asan çesitli statülerde göçmen vardir." bilgisini verdi.

Afganistan'daki gelismeler sebebiyle son dönemde, bu ülkeden de göç akini ihtimaliyle karsi karsiya olundugunu kaydeden Erdogan, "Suriye krizinde insanlik onurunu kurtaran bir ülke olarak, artik yeni göç dalgalarini karsilamaya ne imkanimiz ne de tahammülümüz vardir. Adil yük ve sorumluluk paylasimi temelinde, tüm paydaslarin bu konuda üzerine düseni yapmasinin vakti çoktan gelmistir. Artik 1951 Cenevre Sözlesmesini ve uluslararasi insani hukuku asindiranlara karsi somut bir tavir ortaya konulmalidir." ifadelerini kullandi.

- "Mesru hükümetin yaninda durulmasi çagrimi tekrarliyorum"

Libya'da uluslararasi mesruiyete verilen güçlü destek sayesinde ateskesin tesis edildigini ve ardindan da Baskanlik Konseyi ve Milli Birlik Hükümeti kuruldugunu hatirlatan Cumhurbaskani Erdogan, söyle devam etti:

"Milli Birlik Hükümetinin, kamu hizmetlerinin saglanmasi, tüm kurumlarin birlestirilmesi ve seçimlerin zamanlica düzenlenmesi çabalarina destek vermeye devam edecegiz. Uluslararasi topluma Libya'nin tüm bölgelerini temsil eden mesru hükümetin yaninda durulmasi çagrimi tekrarliyorum. Bölgemizde istikrarsizligi körükleyen, baris ve güvenligi tehdit eden en önemli sorunlardan biri de Israil-Filistin ihtilafidir. Filistin halkina yönelik zulüm sürdükçe, Orta Dogu'nun kalici baris ve istikrara kavusmasi mümkün degildir. Bunun için isgal, ilhak ve yasa disi yerlesim politikalarina mutlaka ve derhal son verilmelidir. Kudüs'ün 1947 tarihli Birlesmis Milletler kararina dayanan uluslararasi statüsüne, Harem-i Serif'in mahremiyetine ve Filistin halkinin haklarina yönelik ihlallere karsi durmayi sürdürecegiz. Baris süreci ve iki devletli çözüm vizyonu, daha fazla gecikmeksizin yeniden canlandirilmalidir."

Cumhurbaskani Erdogan, 1967 sinirlari temelinde, özellikle baskenti Kudüs olan, bagimsiz ve cografi bütünlüge sahip bir Filistin Devleti'nin kurulmasinin, öncelikli hedefleri arasindaki yerini korudugunu belirtti.

- "Azerbaycan, öz topraklarindaki isgali sona erdirmistir"

Kafkasya'daki istikrar bakimindan yakin dönemde önemli adimlarin atildigini hatirlatan Erdogan, "Azerbaycan, mesru müdafaa hakkini kullanarak, Güvenlik Konseyi'nin yillardir uygulanmayan kararlarina konu olan öz topraklarindaki isgali sona erdirmistir. Bu gelisme, bölgede, kalici baris adina yeni firsat pencerelerinin açilmasina da imkan saglamistir.

Taraflarin atacagi her olumlu adimi desteklemek kararindayiz. Ilhakini tanimadigimiz Kirim dahil, Ukrayna'nin toprak bütünlügünün ve egemenliginin korunmasina önem veriyoruz." ifadelerini kullandi.

Çin'in toprak bütünlügü perspektifinde Müslüman Uygur Türklerinin temel haklarinin korunmasi hususunda daha çok çaba gösterilmesi gerektigine inandiklarini belirten Cumhurbaskani Erdogan, Kesmir'de 74 yildir süregelen sorunun, taraflar arasinda diyalog yoluyla ve ilgili BM kararlari çerçevesinde çözülmesinden yana olan tavirlarin sürdügünü ifade etti.

Banglades ve Myanmar'daki kamplarda zor sartlarda yasayan Rohingya Müslümanlarinin anavatanlarina güvenli, gönüllü, onurlu ve kalici sekilde geri dönüslerinin saglanmasina da destek verdiklerini bildiren Erdogan, sunlari kaydetti:

"Kibris meselesinde adil, kalici ve sürdürülebilir çözüm, ancak sonuç odakli, gerçekçi bir yaklasimla mümkündür. BM'nin esit olarak kabul ettigi Ada'daki iki halktan birinin lideri sizlere hitap edebilirken, diger liderin bu platformda sesini duyuramamasi adil degildir. Çözüm için Ada'nin asli unsuru olan Kibris Türk halkinin egemen esitliginin ve esit uluslararasi statüsünün tescil edilmesi gerekiyor. Kibris Türk halkinin ortaya koydugu yeni çözüm vizyonunu destekliyoruz. Buradan, uluslararasi topluma Kibris Türklerinin görüslerini açik fikirlilikle ve önyargisiz bir sekilde degerlendirme çagrisinda bulunuyorum. Dogu Akdeniz'deki sükunet ortaminin devami ortak çikarimizadir. Deniz yetki alanlarinin paylasimina iliskin sorunlarin uluslararasi hukuk ve iyi komsuluk iliskileri çerçevesinde çözülmesini temenni ediyoruz. Bunun için öncelikle Dogu Akdeniz'de en uzun kiyiya sahip Türkiye'yi bölgede yok sayan anlayistan vazgeçilmesi sarttir. Diyalog ve is birligi için bölgedeki tüm aktörlerin yer alacagi 'Dogu Akdeniz Konferansi' düzenlenmesi önerimiz hala masadadir."

- "Türkiye, hakkaniyetli bir dünya yolunda atilan her adimin yaninda olmustur"

Benzer sekilde Ege Denizi'ndeki sorunlarin da yine ikili diyalogla çözülmesi gerektigine inandiklarini belirten Cumhurbaskani Erdogan, "Avrupa Birligi'ne üyelik sürecindeki kararliligimizi da sürdürüyoruz. Afrika ile yüzyillara dayanan köklü baglarimizdan aldigimiz güçle bugün de kitayla ve Afrika Birligi ile dayanisma içindeyiz." dedi.

Bu anlayisla Üçüncü Türkiye-Afrika Ortaklik Zirvesinin gelecek dönemde Türkiye'de yapilmasi için gerekli çalismalari sürdürdüklerini ifade eden Erdogan, "Yeniden Asya girisimimizle de Türkiye’nin Avrupa ile Asya arasindaki birlestirici konumunu pekistiriyoruz. Ayni sekilde Latin Amerika ve Karayipler bölgesiyle ikili ve çok tarafli platformlarda iliskilerimizi gelistirmeye büyük önem veriyoruz. Türkiye, herkes için daha güvenli, huzurlu, müreffeh, hakkaniyetli bir dünya yolunda atilan her adimin yaninda olmustur, bundan sonra da olmaya devam edecektir." diye konustu.

(Sürecek)
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile