Cumhurbaskani Erdogan, 'Depreme Karsi Seferberlik Ruhuyla Çalismalari Sürdürecegiz'

Cumhurbaskani Erdogan, Cumhurbaskanligi Külliyesi’nden Deprem Konutlari Kura ve Anahtar Teslim Törenine Canli Baglanti ile katildi.

7 Subat depreminde hayatini kaybeden vatandaslara rahmet dileginde bulunan Cumhurbaskani Erdogan, ”Asrin felaketi 6 Subat depremlerinde kaybettigimiz 53 bin kardesimizi bir kez daha rahmetle, hasretle yad ediyorum. Rabbim hepsini cenneti ve cemaliyle müserref eylesin diyorum. Depremin ardindan sabirla, metanetle, fedakarlikla, iline, ilçesine, Mahallesine, köyüne, sokagina, evine, isine sahip çikan vatandaslarimizin her birine sükranlarimi sunuyorum. Geçici olarak gittikleri yerlerden ilk firsatta dönerek sehirlerine ve ailelerine dört elle sarilan vatandaslarima da tesekkür ediyorum. Afeti takip eden haftalarda ve aylarda Dünyanin en basarili iyilestirme operasyonunu gerçeklestirdik" dedi.



Her afetzedenin yaninda olduklarini hayatini kaybedenlerin yakinlarina destek verdiklerini belirten Cumhurbaskani Erdogan, "Tasinmadan kiraya, enkaz kaldirmadan geçici barinmaya, her konuda 115 milyar liralik bir kaynakla 2 milyon kisiye ulastik. Depremin ardindan hayatini kaybedenleri geri getiremeyiz. Ama onun disindaki tüm kayiplari telafi edecek güce imkana, dirayete sahibiz demistik. Iste bu sözümüzü tutmak için gece gündüz çalisiyor, geçici barinmadan kalici konutlara tüm dönüsleri hizli bir sekilde sagliyoruz. Geçtigimiz ayin baslarinda yapimi tamamlanan 46 bin konut ve köy evinin kurasini çekerek anahtarlarini teslim etmistik. Bugün de biraz önce baslattigimiz kura ile 30 bin 723 vatandasimizi daha evlerine kavusturuyoruz. Kahramanmaras’ta 7 bin 858 ‘i konut ve 445’i köy evi olmak üzere 8 bin 303, Hatay’da 3 bin 304’ü konut ve 310’u köy evi olmak üzere 3 bin 614, Adiyaman’da 5 bin 145’i konut, ve 273’ü köy evi olmak üzere 5 bin 418, Gaziantep’te 3 bin 600’ü konut ve 412’si köy evi olmak üzere 12, Diyarbakir’da 2 bin 992 konut Malatya’da 858’i konut 842’si köy evi olmak üzere bin 700 konut, Osmaniye’de bin 586’si konut ve 10’u köy evi olmak üzere bin 596 konut, Sanliurfa Bin 94’ü konut ve 38’i i köy evi olmak üzere bin 132 konut, Elazig’da 838 konut, Adana’da 727 konut, Kilis’te 342’si konut ve 49’u köy evi olmak üzere 391 konut, toplamda 30 bin 723 ailemize yeni yuvalarinin hayirli, ugurlu, bereketli olmasini diliyorum" açiklamasini yapti.

Bir buçuk ayda 76 bin konut sayisinin asildigini ifade eden Cumhurbaskani Erdogan," 2 ayda 80 bin konutu teslim etme sözümüzü yerine getirmeye çok az kaldi. Insallah bu sayi yil sonuna kadar 200 bine tamamlayacagiz. Amacimiz yaklasik 390 bin konut, 11 bin 500 ahir, 40 bin 500 is yerinden olusan 442 bin hak sahibinin hiç birini magdur etmeden tamamini yuvalarina ve is yerlerine kavusturmaktir.

Tabii asrin felaketinin sebep oldugu sikintilarin altindan kalkmak öyle kolay bir is degildir. Depremin yol açtigi yikimlarin maliyeti 104 milyar dolari buluyor. Sadece bu yilin bütçesinde deprem çalismalarina bir trilyon liranin üzerinde kaynak ayirdik. Geçtigimiz yil da bütçeden asagi yukari ayni meblagda harcama yapmistik. Dikkat ederseniz bunlar sadece bütçeden yaptigimiz harcamalari ifade ediyor. Sivil toplum kuruluslarimizin, özel sirketlerimizin, vatandaslarimizin, belediyelerimizin katkilari bunun disindadir. Insallah, önümüzdeki yildan sonra ülkemizin ve sehirlerimizin üzerindeki deprem yükünü tümüyle kaldirmayi hedefliyoruz. Bu tablo Avrupa’daki pek çok ülkenin nüfusundan ve konut sayisindan daha yüksek bir insa faaliyetini ifade ediyor" dedi.



"Böyle bir yükün altindan milli dayanisma, afetle mücadele ve konut insasi alanindaki güçlü birikimimizle ancak biz kalkabilirdik" diyen Erdogan," Millet ve devlet olarak canimizdan bir parça olarak gördügümüz deprem bölgesinin ve depremzedelerimizin yaralarinin bir an önce sarilmasi için gece gündüz çalistik. Biz sadece depremin yiktiklarini yerine koymakla kalmiyoruz. Sehirlerimizi, konutlari ve is yerleri yaninda, caddeleriyle, meydanlariyla, Üretim ve istihdam altyapisiyla yeni bastan tasarliyoruz. Insanlarimizi içinde güvenle ve huzurla oturacaklari evler ve sehirler yaninda kendilerini esenlik içinde hissedecekleri bir gelecege de kavusturmanin pesindeyiz. Ülkemizin tamamiyla birlikte deprem bölgemizi de Türkiye yüzyilina hazirliyoruz. Ülkede ve dünyada ne yasanirsa yasansin.

Hiçbir gündemin bizi deprem bölgesiyle ilgili programimizdan uzaklastirmasina izin vermiyoruz. Iste sizler de gördünüz. Depremin hemen ardindan geçtigimiz Mayis ayinda cumhurbaskanini ve milletvekillerini belirlediginiz önemli bir seçim yasadik. Simdi de yerel yöneticilerimizi belirleyecegimiz yeni bir seçimin arifesindeyiz" diye konustu.



Bölgemizde ardi ardina yasanan insani krizlerin ve çatismalarin bitmek bir yana sürekli genisledigini vurgulayan Cumhurbaskani Erdogan, "Rusya-Ukrayna savasiydi, Suriye’de devam eden sorunlardi, Akdeniz çevresindeki gerilimlerdi derken simdi de Gazze’deki katliamin insani ve vicdani sorumluluguyla karsi karsiyayiz. Hayat pahaliligiyla mücadelenin önceliklerimizin basinda yer aldigi ekonomi programimizi zor sartlarda uygulamayi sürdürüyoruz. Seçim sonrasi için felaket senaryolari yazarak bu programi sabote etmek için çalisanlar var. Onlari da yakindan takip ediyoruz. Ama bunlarin hiçbiri deprem bölgemizi ayaga kaldirma çalismalarimizin önüne geçemiyor. Insallah bu badireyi de mutlaka geride birakacagiz. Milyonlarca insanimizin hayatinda unutulmasi mümkün olmayan acilara yol açan deprem felaketi, sadece bu bölgemizin degil ülkemizin bir gerçegi olarak karsimizda durmaktadir. Istanbul’dan Izmir’e, Van’dan Bolu’ya ülkemizin dört bir yaninda milyonlarca insanimiz tarihin bilinen en tehlikeli fay hatlarina yakin yerlerde yasiyor"ifadelerini kullandi.

Türkiye’nin 1999 depreminin ardindan bu felakete karsi hazirlik için önemli bazi adimlar attigini söyleyen Cumhurbaskani Erdogan, "Hükümetlerimiz döneminde hem insaat kalitesini yükseltmek hem sehirlerimizi dönüstürmek için pek çok projeyi hayata geçirdik. TOKI’nin öncülügünde ülkemizin konut stokunun kayda deger bir bölümünü yeniledik. Sadece TOKI vasitasiyla 1 milyon 314 bin depreme dayanikli kaliteli ekonomik konutu vatandaslarimizin emrine sunduk. Özel sektörümüz ve vatandaslarimizla bu sürece dahil olduk. Ayni sekilde depremde ayakta kalmalari hayati önem tasiyan kamu binalarinin büyük kismini da güçlü bir sekilde tekrar insa ettik. Kat ettigimiz mesafe önemli olmakla birlikte hala dönüstürmemiz gereken pek çok bina var. Nitekim 6 Subat depreminde yikilan binalarin yüzde 90’indan fazlasinin 1999 öncesinde yapilanlar oldugunu ne yazik ki görüyoruz. Yikima ugrayan nispeten az sayidaki yeni binanin ise teknik eksikler ve sonradan müdahaleler sebebiyle bu akibete maruz kaldigi anlasiliyor. Deprem maalesef bizi beklemiyor. Bizim hazirliklarimizi bitirmemizi hiç beklemiyor. Dolayisiyla sehirlerimizi depreme dayanikli hale getirmek için acele etmeliyiz. Bilhassa Istanbul gibi yogun nüfusa sahip yerlerde, Allah göstermesin, böyle bir afetin altindan kalkmak gerçekten çok zor olacaktir. Sehirlerimizi yeniden insa etmekte harcayacagimiz kaynak, yikimlari telafi etmekten çok daha az maliyetlidir. En önemlisi ise bu sekilde kurtaracagimiz canlarin bedeli olmayacaktir" dedi.



Devlet ve millet el ele vererek bu tehdide karsi bir an önce gereken dönüsümleri gerçeklestirmek mecburiyetinde olundugunun altini çizen Cumhurbaskani Erdogan, "Hükümet olarak ’Yarisi Bizden’ kampanyasiyla bu dogrultuda önemli bir adim attik. Deprem bölgesindeki çalismalarimizin bitmesiyle diger sehirlerimizin dönüsümüne daha çok kaynak ayirma imkanina kavusacagiz. Her kim deprem tehdidini küçümseyerek buraya harcanmasi gereken kaynagi baska yere yönlendiriyorsa bu milletin en büyük düsmanidir. Zübük siyasetiyle baska alanlarda insanlarin gözlerini boyamak belki mümkün olabilir. Ama bu anlayisin deprem karsisinda zerre kadar önemi yoktur. Bunun için milletimden kendi evinden baslayarak mahallesini, ilçesini, sehrini, ülkesini depreme karsi hazirlayacak olanlara destek vermesini istiyorum. En iyi sizler biliyorsunuz. Deprem siyaset üstü bir konudur. Deprem ihmale gelmeyecek bir konudur. Geçtigimiz günlerde Çanakkale’de yasanan ve Marmara Bölgemizde de hissedilen siddetli sarsinti, bu gerçegi bize bir kez daha hatirlatmistir. Iste bu anlayisla deprem riski ve deprem sonrasi yasayabilecegi kayip orani en yüksek sehrimiz Istanbul’a, Murat Kurum kardesimizi aday gösterdik. Ülkemizde son 5 yasanmis tüm afetler sonrasindaki çalismalari basariyla yürüten Murat Kurum kardesimizin Istanbul’u da depreme en iyi sekilde hazirlayacagindan asla süphe duymuyorum.

Insallah önümüzdeki dönemde hem deprem sehirlerimizi hem ülkemizi ayni tehditle yüz yüze olan diger sehirlerini dayanikli hale getirmek için seferberlik ruhuyla çalismayi sürdürecegiz. Rabbim yar ve yardimcimiz olsun. Bugünkü kura töreniyle anahtarlarini alacak vatandaslarimiza konutlarinin ve köy evlerinin tekrar hayirli olmasini diliyorum" açiklamasini yapti.