Cumhurbaşkanı Erdoğan, Libya Başbakanı Dibeybe İle Ortak Basın Toplantısında Konuştu Açıklaması
'Libya'nın egemenliğinin, toprak bütünlüğünün ve siyasi birliğinin korunması, Libya halkının refahı öncelikli hedefimizdir' 'Hak, adalet ve meşruiyet yerine darbenin ve darbecilerin yanında saf tutanlar, bu katliamlara da ortak olmuşlardır' 'Bundan böyle önceliğimiz, Milli Birlik Hükümeti'nin yetkisinin ve egemenliğinin ülke sathına teşmil edilmesidir' 'İmzaladığımız Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası kapsamında, Libya'ya verdiğimiz destek Trablus'un düşmesini önlemiş, yeni katliamların önüne geçmiş ve ateşkesi sağlamıştır' 'Türkiye olarak Milli Birlik Hükümetine, evvelki meşru hükümetlere olduğu gibi her türlü desteği vermeye devam edeceğiz' 'Türk özel sektörünün Libya'ya geri dönüşünü hızlandıracak adımlar üzerinde fikir birliğine vardık' 'Barış, huzur ve refahın hakim olduğu bir Libya için gayretlerimizi müştereken sürdüreceğiz' 'Akdeniz'de komşumuz olan Libya ile deniz yetki alanlarına ilişkin imzaladığımız mutabakat muhtırası, her iki ülkenin milli menfaatini ve istikbalini güvence altına almıştır' 'Koronavirüs belasının yaygın bir şekilde devam ettiği süreç içerisinde, şu an itibariyle, yarın 150 bin doz aşıyı da kendilerine teslim edeceğiz'.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Libya Milli Birlik Hükümeti Başbakanı Abdülhamid Dibeybe ile düzenlediği ortak basın toplantısında, Dibeybe ve mümtaz bakanlarını misafir etmekten büyük bir bahtiyarlık duyduğunu söyledi.
Rahmet, mağfiret ve bereket ayı Ramazan-ı Şerif'in arifesinde gerçekleşen bu tarihi ziyaretin, ülkeler için hayırlara vesile olmasını Allah'tan niyaz eden Erdoğan, bu vesileyle tüm İslam aleminin ramazan ayını tebrik etti.
Erdoğan, 2014'te ihdas edilen ancak Libya'daki sıkıntılar nedeniyle bir araya gelemeyen Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi'nin ilk toplantısını başarıyla icra ettiklerini belirterek, görüşmede, dayanışma ve iş birliğini daha da ileriye taşıma arzularını karşılıklı teyit ettiklerini aktardı.
- "Ortak tarihimizden aldığımız güçle, istikbalimizi inşa ediyoruz"
Libya ile 500 yılı aşan köklü, derin ve özel münasebetlere sahip olduklarını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İki dost, kardeş ve akraba millet olarak, bekalarımız ve ay yıldızlarımız için yüzyıllardır kader birliği yaptık. Egemenliğimize kastedenlere karşı yekvücut halinde mücadele verdik. Gazi Mustafa Kemal'in, Enver Bey'in, Fethi Bey'in, Nuri Bey'in, Muhammed Es-Senusi'nin, Çöl Aslanı Ömer Muhtar'ın ve nice kahramanlarımızın kutlu mücadeleleri sonucunda bugünlere gelebildik. Bu ortak tarihimizden aldığımız güçle, istikbalimizi inşa ediyoruz. Libya'nın egemenliğinin, toprak bütünlüğünün ve siyasi birliğinin korunması, Libya halkının refahı öncelikli hedefimizdir. Türkiye, doğusu, batısı, kuzeyi ve güneyiyle tüm Libya'yı muhabbetle kucaklamaktadır. Bu anlayışla, Milli Birlik Hükümeti'ne evvelki meşru hükümetlere olduğu gibi her türlü desteği vermeye devam edeceğiz."
- "Türkiye'nin desteği siyasi süreci canlandırmıştır"
Erdoğan, Trablus'a yönelik saldırıların ciddi boyutlara ulaştığı bir dönemde, Birleşmiş Milletler tarafından tanınan meşru hükümetin davetine icabetle Libyalıların yardımına koştuklarını anımsattı.
Milli Mutabakat Hükümeti'nin uluslararası topluma yaptığı çağrıya desteğin sadece Türkiye'den geldiğini hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi:
"Biz, meşru hükümetin yanında yer alırken, başkaları darbeci Hafter'i desteklemeye ve silahlandırmaya devam ettiler. Darbecilerin işlediği insanlık ve savaş suçları, zaman geçtikçe tek tek ortaya çıktı. Terhune'de bulunan toplu mezarlar, işgal döneminin canlı şahitleridir. Hak, adalet ve meşruiyet yerine, darbenin ve darbecilerin yanında saf tutanlar, bu katliamlara da ortak olmuşlardır. İmzaladığımız Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası kapsamında Libya'ya verdiğimiz destek, Trablus'un düşmesini önlemiş, yeni katliamların önüne geçmiş ve ateşkesi sağlamıştır. Türkiye'nin desteği, aynı zamanda Berlin Konferansı'na giden yolu açmış, siyasi süreci canlandırmıştır. Tüm bu çabalar sonucunda Milli Birlik Hükümeti kurulabilmiştir. Bundan böyle önceliğimiz, Milli Birlik Hükümeti'nin yetkisinin ve egemenliğinin ülke sathına teşmil edilmesidir. Kurumların ve silahlı kuvvetlerin birleştirilmesi ve milli mutabakat sürecinin ilerletilmesi zaruridir. Libyalı kardeşlerimizin, daha iyi şartlarda yaşamaları için kamu hizmetleri geliştirilmelidir. Bu vesileyle uluslararası toplumu, tüm bu alanlarda ilerleme sağlanması ve seçimlerin öngörülen tarihte düzenlenmesi için Libya'ya samimi destek vermeye davet ediyorum. Gayrimeşru aktörlere arka çıkarak Libya'da, Libyalıların hilafına çıkar elde etme döneminin artık bitmesini temenni ediyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Akdeniz'i daima bir barış ve refah havzası olarak gördüklerini dile getirdi.
"Akdeniz'de komşumuz olan Libya ile deniz yetki alanlarına ilişkin imzaladığımız mutabakat muhtırası, her iki ülkenin milli menfaatini ve istikbalini güvence altına almıştır." diyen Erdoğan, Dibeybe'nin bu muhtıranın Libya'nın milli menfaatlerine uygun olduğunu müteaddit kereler duyurduğunu, ötesinin kendileri açısından lafügüzaf olduğunu aktardı.
Bu husustaki kararlığı bugün tekrar teyit ettiklerini, görüşmelerde ayrıca başta yatırımlar olmak üzere ikili ticaret ve ekonomik ilişkileri güçlendirecek somut adımlar üzerinde durduklarını anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Artık Libya'da yaraların sarılmasına, yeniden imara, kalkınmaya ve Libyalı kardeşlerimizin refahına odaklanmalıyız. Türkiye, sağlam kurumsal yapısı ve güçlü özel sektörüyle Libya'nın alt yapı ve üst yapısında, yeniden imarına her türlü desteği verecektir. Türk özel sektörünün Libya'ya geri dönüşünü hızlandıracak adımlar üzerinde de fikir birliğine vardık. Yarın Başbakan Dibeybe'nin iş adamlarımızla yapacağı toplantıda da tüm bu konular etraflıca değerlendirilecektir. Enerji, sağlık, finans, yerel yönetimler, eğitim ve kültür sahalarında iş birliğimizi daha da ilerletecek adımları hızla atacağız. Bu vesileyle, şu koronavirüs belasının yaygın bir şekilde devam ettiği süreç içerisinde, şu an itibariyle, yarın 150 bin doz aşıyı da kendilerine teslim edeceğiz. Bingazi'deki başkonsolosluğumuzu şartlar olgunlaştığında yeniden faal hale getirmeyi planlıyoruz. Ayrıca Türkiye'nin koronavirüsle mücadeledeki tecrübelerini, aşı dışında ilaçlar da dahil olmak üzere Libya'ya süratle aktaracağız. Bu amaçla Trablus'taki bir salgın hastanesini işleteceğiz."
- "Gayretlerimizi müştereken sürdüreceğiz"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Libya'nın savunma sanayinin, askeri ve güvenlik mimarisinin yeniden yapılandırılmasına yönelik desteklerinin kesintisiz süreceğini vurguladı.
Libya'nın, savaş, yıkım ve istikrarsızlıkla anılan bir ülke olamayacağına işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:
"Barış, huzur ve refahın hakim olduğu bir Libya için gayretlerimizi müştereken sürdüreceğiz. Bu düşüncelerle sözlerime son verirken, Libya'da zafere giden yolu açan aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmetle yad ediyorum. Vatanlarını ve özgürlüklerini savunurken gazilik payesiyle şereflenen Libyalı kahramanlara acil şifalar diliyorum. Rabb'imden, Libya'yı ve Libyalı kardeşlerimizi bir an önce hasretini çektikleri barış iklimine kavuşturmasını niyaz ediyorum. Konsey toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyor, aziz kardeşim Sayın Dibeybe ve heyetine ziyaretleri için tekrar teşekkür ediyorum."