Muş'un Sultan Alparslan'ın diyarı olduğunu dile getiren Gül, “Muş, Sultan Alparslan'ın Anadolu'yu bizlere açtığı ve bizlere yurt ettiği büyük olayın gerçekleştiği yerdir. Muş'un tarihimizde çok önemli, büyük bir yeri vardır.” şeklinde konuştu.
Daha önceleri Türkiye'de güzel şeyler olacağını söylediğini belirten Gül, şöyle devam etti: “Türkiye'de güzel şeyler olmasından büyük mutluluk duyuyorum. Sizin temsilcilerinizle, milletvekilleriyle buraya geldim. Hep beraber bu manzarayı görmek çok güzel.” Gül, vatan topraklarında herkesin eşit haklara sahip olduğunu, herkesin istediği yerde yaşayabileceğini dile getirdi. Türkiye'nin büyük bir devlet olduğunu kaydeden Gül, büyük devletin farklılıklarının olacağını, bu farklılıkların üstesinden kardeşlikle gelineceğini ifade etti.
Gül, “Bugün memleketimizde güzel şeyler oluyor. Tabii farklılıklarımız var. Farklılıklarımızı zenginlik olarak görmeliyiz. Huzur, barış ve kardeşlik bu milletin vasfıdır. Bu ülke hepimizin. Hepimiz birbirimizle eşitiz.” ifadelerini kullandı.
Kardeşlik rüzgârlarının Türkiye'de çok iyi estiğini dile getiren Gül, şunları söyledi: “Türkiye'de var olan kardeşliğin çok daha güçlendiğini, kardeşlik rüzgârının çok daha güçlü bir şekilde estiğini, Türkiye'de barışın, huzurun adeta özlendiğini ve bunun için çok büyük bir arzunun artık çok açık şekilde sokaklara yansıdığını görüyoruz. Türkiye'de var olan kardeşliğin çok daha güçlendiğini, kardeşlik rüzgarının çok daha güçlü bir şekilde estiğini, Türkiye'de barışın, huzurun adeta özlendiğini ve bunun için çok büyük bir arzunun artık çok açık şekilde sokaklara yansıdığını görüyoruz. Halkın yüzünde bu mutluluğu gördüm. Bu bana büyük bir sevinç verdi. Etnik, dini, mezhep farklılıkları olabilir. Çünkü biz büyük bir ülkeyiz. Biz imparatorluk bakiyesi olan bir cumhuriyetiz. Bugün imparatorluk değiliz, ama imparatorluğun bütün zenginliklerini de üstümüzde taşıyoruz. Dolayısıyla vatandaşlarımızın farklı farklı gelenekleri, kültürleri, etnik yapıları da olabilir. Bu da bizim zenginliğimizdir. Önemli olan şey, memleketimizin gelişmiş demokrasilerde olduğu gibi demokratik hukuk standartlarını geliştirmek ve yükseltmektir.'
Sıkıntıların hep birlikte çözülebileceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, çözüm için atılan adımları yakından takip ettiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Gül, “Kardeşliği, birliği, beraberliği pekiştirmek için siyaset, devlet olarak hep birlikte çaba göstermemiz gerekiyor. Bir yerde huzur, kardeşlik olmazsa o yerde gelişme kalkınma olmaz.' diye konuştu.
Muş'a ve bölgeye yapılan yatırımların yetmediğini kaydeden Gül, bölgeye daha fazla yatırımın yapılması gerektiğini, ekonomik olarak daha fazla desteklenmesi gerektiğinin altını çizdi. Söz konusu yatırımların huzurun, kardeşliğin pekiştiği bir dönemde gerçekleşeceğini belirten gül, “O bakımdan geçmişi unutup geleceğe bakmak gerekiyor. Sıkıntılarımızdan kurtulma azmi hepimizde var. Sizler de destek verin, aydınlık günler bizim olacak. Çok daha fazla çalışmamız gerekiyor. Buraların daha fazla desteğe, yatırıma ihtiyacı var. Huzur ortamıyla birlikte çok daha iyi olacak. Özel sektör ve devlet daha fazla yatırım yapacaktır.” şeklinde konuştu.
KANAAT ÖNDERLERİ İLE BULUŞTU
Sabah saatlerinde valilik ve belediye ziyaretinden sonra beraberindeki heyetle Muş caddelerinde yaklaşık 500 metre yürüyen Cumhurbaşkanı Gül, halkın yoğun ilgisiyle karşılaştı.
Bir kahvede kanaat önderleri ve şehrin ileri gelenleri ile buluşan Gül, çay içerek gündemdeki çözüm ve barış süreci ile ilgili görüş alışverişinde bulundu.
Buradan ayrılan Gül, daha sonra öğle yemeği için Tarihi Murat Köprüsü'ne geçti.
CUMHURBAŞKANI GÜL TARİHİ MURAT KÖPRÜSÜNDE
İstasyon Caddesi üzerindeki bir kahvehanenin önünde kanaat önderleri ile bir araya gelen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ardından kentten 15 kilometre uzakta bulunan tarihi Murat Köprüsü'ne gitti.
Beraberindeki heyetle Murat Köprüsü'nde yürüyüp gazetecilere poz veren Gül, Murat Nehri kenarındaki öğle yemeğinin ardından Muş Alpaslan Üniversitesi'ndeki bazı temel atma ve açılışlara katılmak üzere buradan ayrıldı.
