Cumhurbaşkanı Gül: Müebbette bir idamdır

Cumhurbaşkanı Gül: Müebbette bir idamdır

Finlandiya Cumhurbaşkanı Tarya Halonen Çankaya Köşkü'nde resmi törenle Abdullah Gül tarafından karşılandı. Cumhurbaşkanı Gül ve Halonen basın toplantısı düzenledi.

Cumhurbaşkanı Hallonen'in ziyareti Finlandiya'dan 12 yıl sonra devlet başkanı sıfatıyla tekrar gerçekleşiyor. Bu ziyaret Cumhurbaşkanı Gül'ün Finlandiya ziyaretinden sonra iadei ziyaret niteliğini de taşıyor.

Cumhurbaşkanı Gül: Türkiye'nin AB üyeliğinin adaylığının gerçekleşmesi için büyük destekleri olmuştur. Türkiye'de AB konusunda hep bize destek vermişlerdir. İki heyet arasında yaptığımız konuşmalarda AB konuları ve ikili ilişkilerimizi konuştuk. Ticaret hacmimiz 1 buçuk milyar civarında. Enerji konusunda da Finlandiya ile çalışmak istediğimizi söyledik. Dünyanın en başarılı ülkelerinden birisidir nükleer enerji de Finlandiya. Türkiye ve Finlandiya'nın bir özelliği daha var Finlandiya 1906 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkı vermiştir. Kabinesinin 11 üyesinin kadın olduğu bir ülke Finlandiya, Türkiye'de bizde aynı şeyleri yapmak için gayret gösterdiğimizi herkes biliyor. Kıbrıs konusuyla da Finlandiya daima ilgilenmiştir. Bütün bu konuları geniş şekilde görüştük, dahası sayın Cumhurbaşkanı başka bir ilimizi de ziyaret edecek ve Şanlıurfa'ya gidecek. GAP Barajını görecek ve orada ki bütün barajları görecek, inanıyorum ki bu ziyaret iki ülke arasında ki ilişkileri dahada güçlü hale getirecektir' dedi.

Cumhurbaşkanı Halonen: Gösterdiğiniz dostluktan ötürü çok teşekkür ediyorum. Finler ve Türkler yurttaşlar düzeyinde de birbirini çok iyi tanıyorlar. Ben de Türkiye'ye geldim, yanlızca resmi ziyaretler yapmadım Adana, Mersin, Kapadokya gibi yerleri de gezdim. Ülkelerimizin ikili ilişkileri mükemmeldir, sizin ekonomik durumunuzun hızla büyümeye geçtiğini biliyorum bu durum diğer ülkeler için örnek olabilir. Buda Türk toplumunun yararlanabileceği bir konudur ayrıca AB konusunda da işbirliği yaptık Türk ve Fin Dışişleri Bakanlığı barış için arabuluculuk yaptılar. En kısa zamanda sizi AB üyesi olarak görmek istiyoruz, işbirliği alanlarını güçlendirmek gerekiyor. Yararlar bu konuda ülkeler için olacaktır, biz ayrıca ziyaret esnasında Akdeniz konusunda da görüşmeler yaptık. Finlandiya ve Türkiye'nin tutumları birbirine çok yakın. Toplum içerisinde görüyoruz ki potansiyeli kullanabilmemiz ülkenin menfaatleri açısından en iyisi olacaktır. İnsanların haklarını en iyi şekilde kullanması için kadınların seçilmesi ve parlementoya gelmesi daha iyi olacaktır ve demokratik adım adına en güzel girişim olacaktır bu' diyerek yapılan görüşmenin detaylarını açıkladılar.

Hemen ardından gazetecilerin sorularını ise şu şekilde cevaplandırdılar;

TÜRKİYE'NİN AB SÜRECİNE DEVAMLI KATKINIZ VE DESTEĞİNİZ OLDU DİĞER ÜLKELER İSE TÜRKİYE'Yİ AB'DE İSTEMEYEN BİR YAKLAŞIM SERGİLİYOR BUNU NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?


Cumhurbaşkanı Halonen: Türkiye ne kadar iyi bir aday olacak olursa sadece kendisi için değil komşu ülkeler içinde bu adaylık sürecinin olumlu etkileri gözlemlenecektir. Ancak böylelikle ileriye gidilebilir, Türkiye'nin nihai tanınması için farklı yönlerden tanınmasını deneyeceğiz diğer ülkelerin neden böyle tereddüt içinde olduğunu bilmiyoruz ama biz sonuna kadar bunun içinde olacağız ve artık bazı ülkeler görüyorum ki yorgunluk oluşuyor bu uzun süreçten dolayı.

KAYSERİ'DE YAŞANAN OLAYIN ARDINDAN İDAM CEZASI YENİDEN GÜNDEME GELMESİ SÖZ KONUSU OLUYOR KONU HAKKINDA Kİ DÜŞÜNCELERİNİZ NELERDİR?

Cumhurbaşkanı Gül: İdam cezası kaldırıldı fakat ağırlaştırılmış müebbet cezası var oda bir idamdır.

SİVİL İTAATSİZLİK EYLEMLERİ VAR DÜNDE BU EYLEMLERİN BATI'YA DOĞRU KAYACAĞI AÇIKLAMALAR YAPILDI. BU BAĞLAMDA DTK EŞ BAŞKANLARINDAN AHMET TÜRK'ÜN AÇIKLAMALARI VAR ' BİZİM HAYKIRIŞIMIZ DAHA BÜYÜK OLACAK ' DEDİ. SİZİN BU AÇIKLAMALARA YORUMUNUZ NEDİR?

Cumhurbaşkanı Gül: Bu benzetmeler yersiz benzetmelerdir, vicdanı olan herkes bunu görür. AB üyeliği için tam müzakere yapabilmesi için Türkiye'nin bir şartı yerine getirmesi gerekir oda Kopenhag siyasi kritlerleri. Türkiye bu şartı yerine getirmiştir Türkiye'de insan hak ve özgürlüklerinin AB seviyesine gelmiş olmasıdır Türkiye bunları yerine getirmiş olmasaydı AB ile müzakere sürecine girilmezdi. Türkiye'nin halen reformlar yapması için çaba göstermesi lazım bununda daima önderliğini yapıyorum. Türkiye'de hergün güzel şeyler oluyor ve olacakta. Herkes kurallar çerçevesi içerisinde, hak ve hukukunu kullanabilir bu çerçeve içerisinde herşeyi yapabilir ama bunların hepsi kanunlar içinde olması gerekir bunun ötesinde ki davranışların bütün halkımız tarafından hoş karşılanmayacağı inancındayım Doğu yada Batı farketmez.

Cumhurbaşkanı Halonen: Bu konuda benim söyleyecek birşeyim yok. Bütün ülkelerde gösteriler yapılabilir, önemli olan reformları ve Anayasaları gözönünde bulundurmaktır.

TÜRKİYE, KUZEY AFRİKA'DA Kİ VE ORTADOĞU'DA Kİ ÜLKELERE MODEL OLARAK GÖSTERİLİYOR SİZCE BU ÜLKELERE TÜRKİYE HANGİ ALANLARDA MODEL OLABİLİR?

Cumhurbaşkanı Gül: Model olmaktan ziyade biraz ilham kaynağı olabiliriz, Türkiye bildiğiniz gibi nüfusu Müslüman olan bir ülke ama aynı zamanda Avrupa da ki demoraksileri gerçekleştiren bir ülke. Sadece uzakta ki komşularımız değil uzakta ki komşularımız tarafından da son zamanda ki attığımız adımlar takip ediliyor. Bir çok kültürel ortak yanlarımız var dolayısıyla birbirimizi takip etme imkanımız daha çok bu anlamda baktığımızda hepimizin birbirimizden alacağı çok şey var. Türkiye'nin yaptığı köklü reformlar bahsettiğiniz ülke ve bölgeler tarafından bu yüzden çok takip ediliyor. Bütün bunların müsvet yönleri olduğunu da herkesin görmesi gerekir. Mesela, Türkiye AB ile fiili müzakerelere başladığı ilk gün 2 yüz 75 gazeteci sadece Müslüman ülkelerden gelip orada takip etmişlerdi. Müzakereler başladıktan sonra da bunu çok büyük bir müsvet haberi olarak ülkelerine geçmişlerdi. Bütün bunların olumlu ve dolaylı katkılar olduğunun kanaatındayım.

GAZETECİLERİN GÖZALTINA ALINMASI KONUSUNU NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?

Cumhurbaşkanı Gül: Ben bu bahsedilen olayların Türkiye'nin görüntüsüne bir gölge düşürülmek çalıştığı kanaatindeyim. Benim aleyhimde yazılmış kitapların piyasada olduğunu biliyorsunuz, ben doğrusu daha önce yaptığım açıklama çerçevesinde bu olup bitenleri yakından takip ediyorum benim açımdan doğru olmadığı kanaatindeyim. Bizim bilmediğimiz savcıların ve hakimlerin bildiği başka şeyler varsa bunlarında mahkeme süresince ortaya çıkmasını istediğimizi belirtmek isterim. Gazeteciler düşündüklerini, istediklerini tabii ki yazacaktır ama insan gazeteciyim diye başka suç işleyecek değildir. Bir kitap yasak etmenin Türkiye'ye yakışmadığını fakat bağlantısı başka bir konuysa açıklanmasını isterim. Bir açıklamam daha olacak biraz çarpıcı olabilir ama; Şimdi bunu yasakladılar belki kitap 10 bin satacaktı ama şimdi eğer satılmaya kalksa bu kitap 100 bin satacaktır.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile