Demir-Çelik Sektörü 'Sinirda Karbon Düzenleme Mekanizmasi'ndan Tedirgin

Son 10 yildir sektörde kapasite fazlasi sorunu, ABD Section 232 ile baslayan ticaret savasi ve Avrupa Birligi’nin (AB) korumacilik önlemleriyle mücadele eden demir-çelik sektörü, bu kez de AB’nin Yesil Mutabakat çerçevesinde getirdigi ‘Sinirda Karbon Düzenleme Mekanizmasi’ ile yeni bir korumacilik dalgasi ile karsi karsiya kaldi. Ege Demir ve Demirdisi Metaller Ihracatçilari Birligi’nin düzenledigi webinarda Ege Ihracatçi Birlikleri Koordinatör Baskan Yardimcisi ve Ege Demir ve Demirdisi Metaller Ihracatçilari Birligi Yönetim Kurulu Baskani Yalçin Ertan, Ticaret Bakanligi Uluslararasi Anlasmalar ve Avrupa Birligi Genel Müdürlügü Genel Müdür Yardimcisi Bahar Güçlü ve Türkiye Çelik Üreticileri Dernegi Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan, Sinirda Karbon Düzenleme Mekanizmasi ve Demir-Demirdisi Metaller Sektörüne etkilerini konustu.



“Türkiye rekabetçiligini kaybetmemesi için karbonsuzlasmada yol kat etmeli”

Ege Ihracatçi Birlikleri Koordinatör Baskan Yardimcisi Ege Demir ve Demirdisi Metaller Ihracatçilari Birligi Yönetim Kurulu Baskani Yalçin Ertan, “Avrupa Birligi’nin karbon emisyonlarinin azaltilmasi yönündeki çalismalari, özellikle de Yesil Mutabakat’a saglanacak uyum ve sinirda karbon düzenlenme mekanizmasinin uygulamaya geçmesi ile; basta demir-çelik, alüminyum, elektrik, çimento gibi emisyon yogun sektörler olmak üzere tüm sektörlerde ihracatçilarimiz için ek maliyetlerin ortaya çikmasini gündeme getirmistir. Önemli ticari partnerlerimizden olan AB ile ticari iliskilerimizin sekteye ugramamasi için, karbon emisyonlari konusunun dikkatle ele alinmasi her geçen gün daha fazla önem kazanmaktadir. Uluslararasi platformlarda karbon emisyonlarinin azaltilmasi ve iklim degisikligi ile mücadelede Sinirda Karbon Düzenleme Mekanizmasi önemli bir araç olarak görülmektedir. Türkiye’nin ihracatta rekabetçi konumunu kaybetmemesi için karbonsuzlasma konusunda güncel uygulamalarin yakindan takip edilmesi büyük önem arz etmektedir. Bizler de bu dogrultuda çalismalarimizi gerçeklestiriyor, güncel gelismeleri yakindan takip ediyoruz” seklinde konustu.



“Mali yükümlülükler 2026’da baslayacak”

Ticaret Bakanligi Uluslararasi Anlasmalar ve Avrupa Birligi Genel Müdürlügü Genel Müdür Yardimcisi Bahar Güçlü, Sinirda Karbon Düzenleme Mekanizmasi ile ilgili raporlama döneminin 1 Ocak 2024’de baslayacagini ve ana sorumlulugun AB’de yerlesik ithalatçi firmalarda olacagi, bu raporlama için gerekli verilerin ise tedarikçi firmalar tarafindan saglanmasi gerektigini söyledi.

Güçlü, “Yesil yatirimlari yapmayan ülkelerin üreticilerine yönelik dolayli olarak yaptirim ve tedbirler getirilecek. Sürdürülebilir uluslararasi ticaret düzeni kuruluyor. Ve ortak degerleri uygulayanlarla serbest ticaretin devami; bunun disinda kalan ülkelere ise tedbirlerin uygulanmasi söz konusu. Bunlardan en önemlisi Sinirda Karbon Düzenleme Mekanizmasi. AB tarafindan dünyadaki ilk örnegi olacak. AB disinda Ingiltere ve Kanada’da farkli mekanizmalar üzerinde çalisiyor. AB kendi içinde bir emisyon ticaret sistemini hali hazirda uyguluyor. SKDM Uygulamasi 1 Ekim 2023 itibariyle baslayacak, 1 Ekim 2023-31 Aralik 2025 arasi geçis dönemi yani raporlama ve veri toplama dönemi. Mali yükümlülükler ise 1 Ocak 2026’da baslayacak ”AB ekonomik alani ülkeleri ve EFTA üyeleri sistemden muaf tutulmakta. Ilk asamada SKDM’nin uygulanacagi 6 sektör belirlenmis durumda ancak bu sektörlerin uygulamanin resmi olarak baslayacagi 2026 tarihinden itibaren genisletilecegi öngörülüyor” diye konustu.



“Amaç AB’deki üreticilerin rekabet gücünün korunmasi”

Türkiye Çelik Üreticileri Dernegi Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan da, “AB kendi çelik sektörünü çok yönlü olarak destekleyecegini açikladi.

AB’nin koruma tedbiri öncesinde Türkiye’den birçok ürüne damping sorusturmalari açiklandi. AB önce sübvansiyon vergisi sorusturmasi baslatti sonra da koruma tedbiri koydu. Sinirda Karbon Düzenleme Mekanizmasi ile amaç AB’deki üreticilerin rekabet gücünün korunmasi ve yenilik gelistirme sansini artirmak. Üzerinde 20 yil çalisilmis bir mekanizma. Modern zamanlarin tarife disi engeli olarak degerlendiriliyor. AB’deki üreticiler geçis dönemine hazirlanmis durumda biz ise henüz uyum mevzuatini göremiyoruz. Sinirda Karbon Düzenleme Mekanizmasi çerçevesine giren ürünlere baktigimizda Avrupa Birligi ithalatinda Türkiye’nin payinin yüzde 11 oldugu görülüyor. Çelik sektörünün ihracatinda 2023’ün ilk dört bes ayinda yüzde 40 gerileme yasandi, 12 aylik ihracata baktigimizda ise yine yüzde 30’luk bir gerileme görüyoruz Avrupa ile durumumuzu degerlendirdigimizde koruma tedbirinin en az bir sene hatta daha uzun seneler devrede olacagini görüyoruz.” ifadelerini kullandi.