Demokratik açılım”ın birinci evresi kapandı . Birinci evre , bir tür deneme-yanılma evresiydi .
Aslında kalıcı bir çözüm için toplumu hazırlama sürecinin adıydı .
Başbakanın toplumun çeşitli kesimleriyle yaptığı toplantılar , kanımca , hem görüş alışverişinde bulunma , hem de Hükümetin hangi anlayış temelinde sorunu çözme niyetinde olduğunu anlatma amacı taşıyordu .
Bu süreçte CHP ve MHP’nin peşinen kapılarını kapayacakları biliniyordu . Asıl sürpriz , PKK/BDP canibinden geldi . PKK/BDP da bu “red cephesi”ni iltihak etti .
Çünkü “Demokratik açılım”la beraber toplumsal desteğin AK Parti’ye kayabileceği korkusuna kapıldı PKK .
“Habur girişi” , bir tür sabotajdı . Siyaseten ön alma çabasıydı . PKK ilk defa siyaseten yenilebileceği korkusuna kapıldı .
“Dağdan indirilme” , demokrat açılım sürecinin son halkasıydı . “Demokratik açılım” , kademeli bir demokratikleşme süreciydi . Bir ayağında , atılacak demokratik-kültürel adımlarla “Kürt meselesi”nin nihai çözümü vardı . Diğer ayağında da , “dağ sorunu”nu çözmek . . . Birinci aşamada atılacak adımlar konusunda Türkiye toplumu ikna edilmeye çalışılırken “Habur girişleri”nin dayatılması , apaçık bir sabotajdı . “Eve dönüş”ün ve “düz ovada siyaset”in yasal zemini oluşturulmadan “dağdan inme”nin beraberinde getireceği sıkıntıyı örgütün bilmemesi mümkün mü?
Birinci evrede yapılan başkaca hatalar örgütün elini güçlendirdi .
KCK operasyonlarının akıl hocalığını yapanlar ne yazık ki “demokratik açılım”ın inandırıcılığına gölge düşürdüler .
PKK’nın terörü/şiddeti tırmandırdığı bir dönemde Kandil’den ve Mahmur’dan gelenlerin tutuklanmaları da “demokratik açılım”ı zora soktu .
“İKİNCİ EVRE”NİN YOL HARİTASI
Şimdi önümüzde hatalarıyla duran bir süreç var . Gerekli dersler çıkartılabilirse bu hataların birer kazanıma dönüşebileceğine inananlardanım .
İşte önerilerim :
• Bu mesele , özü itibariyle siyasi bir meseledir . Bir güvenlik-asayiş meselesi değildir . Bu meselenin hallinin İçişleri Bakanlığı’na devredilmesi , yani “demokratik açılım sürecinin koordinatörü” olarak İçişleri Bakanı’nın görevlendirilmiş olması , AK Parti Hükümetinin de tıpkı geçmiş Hükümetler gibi bu meseleyi bir güvenlik sorunu olarak gördüğü algısına yol açmıştır . PKK bunu kendi lehine ustalıkla kullanma becerisini gösterebilmiştir . Böyle bir görevlendirme bana göre de hatalı olmuştur . Konunun çözüm mercii , İçişleri Bakanlığı değildir . Yeni dönemde koordinasyon çalışmalarının Başbakan Yardımcılığı düzeyinde tamamen siyasi çözüm odaklı bir anlayışla sürdürülmesi gerektiğine inanıyorum .
• Terörle mücadelede anlık istihbarat ne kadar önemliyse , anlık analizler de bir o kadar önemlidir . “Kamu Düzeni ve Güvenliği” birimi bu açıdan fonksiyonel hale getirilmelidir . Meseleyi sadece terör meselesi olarak gören uzmanların veya kamu bürokratlarının KCK operasyonlarıyla PKK’nın elini nasıl güçlendirdikleri göz önünde bulundurulursa asıl bölgeyi , bölge insanlarını ve meseleyi bir bütün olarak bilen isimlerden oluşan bir “akil adamlar heyeti”nin sürece dahil edilmesinin önemi kendiliğinden anlaşılır .
• Demokratik açılım sürecinin ikinci evresinde tedricen atılacak demokratik-kültürel adımlar ile “eve dönüş”ün ve “siyaset”in yasal zemininin hazırlanması büyük bir önem arz ediyor . Buna “Kürt diasporası”nın dönüşünü sorunsuz sağlayacak yasal düzenlemeler de dahil . Demokratik açılım sürecinin “Eski Türkiye”ye ait terörle mücadele yasalarıyla başarıya ulaşamayacağını söylemek bile gereksiz .
Diyeceğim o ki , diyalog kanallarının ardına kadar açık tutulacağı siyasi çözüm odaklı yeni bir sürece ihtiyaç var .
Aksi takdirde terörü AK Parti Hükümetini devirmek için kullanışlı bir alet olarak kullanan dış ve iç güçlerin tuzağına düşülmüş olur .
AK Parti kendi iktidarına yönelik bu siyasi savaşı boşa çıkartmak istiyorsa vakit geçirmeden ön almalıdır diyorum .
Kuzey Irak’a kara taarruzu mu?
PKK’nın , AK Parti Hükümetinin bölgesel Kürt yönetimiyle geliştirdiği geniş kapsamlı dostluk ilişkisinden duyduğu rahatsızlık biliniyor .
Terörün/şiddetin bir amacı da , bu dostluk ilişkisini sabote etmeye yöneliktir .
Kuzey Irak’a kara taarruzu , PKK terörünü sonlandırmaz . Geçmiş tecrübeler ortada . Ama AK Parti Hükümetinin dışarıda ve içerde kurmaya çalıştığı siyasi dengeleri alt üst edebilir . PKK’nın/BDP’nin siyaseten nemalanacağı bir ortamı da beraberinde getirebilir .
Star Gazete
Demokratik açılımda ikinci evre - Mehmet METİNER
Kuzey Irak’a kara taarruzu mu?



















