Hükümetin demokratikleşme paketi tartışma yarattı. Meclis 'e sevk edilen tasarının gerekçesinde “İfade özgürlüğü, seçme ve seçilme, toplantı ve gösteri yürüyüşü haklarının genişletilmesi ve bir kişinin sahip olduğu özelliğinden dolayı ayırımcılığa uğramamasının” amaçlandığı belirtildi. Buna karşın tasarıda birçok yeni yasak ve tartışmalı hükümlerin yer alması dikkat çekti. Tasarı ile “bir kamu faaliyetinin yürütülmesine engel olunması” suçu getirildi. Düzenlemeyle Gezi Parkı 'ndaki yayalaştırma ve AVM yapılması projesi, ODTÜ 'de açılmaya çalışılan yol veya HES 'lerin kurulmasını engellemek için yapılan eylemlere 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilecek.
“Kaydetme”
Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde katılımcıların ve konuşmacıların ses ve görüntüleri kolluk tarafından kaydedilebilecek. Böylelikle her türlü panel, sempozyum, seminer, söyleşi, açık oturum ve forumlarda polis çekim yapabilecek.
Şehir dışına
Gösteri ve yürüyüş yapılacak yerler, Meclis 'te grubu bulunan partilerin, en çok üyeye sahip üç sendikanın ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının temsilcilerinin görüşleri alınarak vali veya kaymakam tarafından belirlenecek. Ancak bu belirleme kamu düzenini ve genel asayişi bozmama kriterinin yanı sıra “vatandaşların günlük yaşamını zorlaştırmayacak” şekilde yapılacak. Bu kriterlerin Taksim, Kızılay gibi yasaklı meydanları gösterilere açmayacağı gibi İstanbul 'da Kadıköy ile Ankara 'da Sıhhiye ve Tandoğan gibi yerlerdeki gösterileri de tehlikeye attığı ve düzenlemenin gösterileri şehir merkezleri dışındaki alanlara hapsedeceği eleştirisi yapıldı.
Yaşam tarzı
Tasarı cebir, tehdit kullanarak ya da hukuka aykırı davranışla bir kimsenin yaşam tarzına ilişkin tercihlerine müdahale eden veya bunları değiştirmeye zorlayan kişiye ceza verilmesini öngörüyor. Ancak tasarıda yaşam tarzı tanımlanırken “inanç, düşünce veya kanaatlerinden kaynaklanan yaşam tarzı” ifadesi yer alıyor.
Dink maddesi yok
Tasarıda bir kişiye kanunda sayılan nedenlerle “kamuya arz edilmiş olan bir taşınır veya taşınmaz malın satılmasını, kiraya verilmesini, kamuya arz edilmiş belli bir hizmetten yararlanmasını, işe alınmasını, olağan bir ekonomik etkinlikte bulunmasını engelleyenlere” 1-3 yıl arası hapis verilmesi öngörüldü ama tasarı beklenenin aksine ırkı ya da milliyeti nedeniyle işlenen yaralama, öldürme, hakaret gibi suçlarda artırım yapılmasını öngörmemesi dikkat çekti. Nefret suçuna ilişkin çalışmalarda Hrant Dink örneği verilerek bir kişinin etnik kökeninden ötürü öldürülmesi veya yaralanması olaylarında daha ağır cezalar verilmesi gerektiği belirtiliyordu.
Eylemlere ağır ceza
Tasarıyla özellikle üniversitelerdeki eylemlere ağır cezalar verilmesi hedeflenerek “her türlü eğitim ve öğretim faaliyetlerine, kişinin eğitim ve öğretim hakkını kullanmasına, öğrencilerin toplu olarak oturdukları binalara veya bunların eklentilerine girilmesine veya orada kalınmasına” 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası öngörüldü.
İsim değişikliği yok
1949 yılında Türkçe olmayan köy adlarının değiştirilmesine ilişkin kanun kaldırılacak. Ancak bu kanuna dayalı olarak ismi değiştirilen köylere eski adlarının verilmesine ilişkin bir hüküm konulmadı.
“İntikam alınacak adam arıyorlar”
CHP 'li Veli Ağbaba, Özgür Özel, Nurettin Demir ve Muharrem Işık, önceki gün Sincan Cezaevi 'ne giderek incelemelerde bulundu. Heyet üyeleri RedHack soruşturmasında tutuklanan Taylan Kulaçoğlu ile görüştü. Kulaçoğlu, CHP heyetine, “Polis hacklendiği için bir suçlu arıyor. Hacklendikleri için karizmaları çizilmiş, intikam alınacak adam arıyorlar” dedi.
‘Demokratikleşme’den yeni yasaklar çıktı
Yeni pakette Gezi Parkı’na AVM yapılmasına ya da HES’lere karşı çıkmaya 5 yıla kadar hapis öngörülüyor. Polis bütün panel, açıkoturum gibi toplantıları kamera kaydına alacak