Medical Park Ordu Hastanesi Dermatoloji Uzmani Dr. Kemal Tekes, cildimizi günes isinlarindan nasil koruyabilecegimiz hakkinda açiklamalarda bulundu.
Güneslenmede amacimizin yan etkilerine maruz kalmadan günes isigindan yararlanabilmek oldugunu söyleyen Uzm. Dr. Kemal Tekes, “Ekolojik denge ve yasam için vazgeçilmez olan günes isinlarinin ekosistem için enerji kaynagi olma, D vitamini sentezi ve tedavi edici etkinlik gibi birçok faydali etkileri vardir. Bununla birlikte; günes yanigi, deride kahverengi renk degisiklikleri, fotoallerjiler, bag doku hastaliklari gibi durumlari tetikleme ve özellikle uzun vadede deri ve gözde erken yaslanma ile deri kanserlerinin olusumuna katkida bulunma gibi istenmeyen zararli etkileri de bulunmaktadir” ifadelerini kullandi.
Ultraviyole isigi daha az geçiren kiyafetler tercih edin
Günesin deri üzerindeki olumsuz etkilerinin önlenebilmesi için, etkili koruma önlemleri ve günesten koruyucular konusunda toplumun bilinçlendirilmesinin büyük önem tasidiginin altini çizen Uzm. Dr. Kemal Tekes, “Giysilerin koruma degerleri dokuma sikligi, kalinligi, islak olmasi gibi faktörlere göre degismekle beraber 15-30 günes koruma faktörü (GKF=SPF) arasinda degisir. Yine de ultraviyole isigin (UV) yüzde 20-30’u kadari giysilerden geçebilmektedir. Siki dokumalilar, beyazlatilmamis pamuklular, ipekliler, likra gibi sentetik giysiler, koyu renkliler UV isinlari daha az geçirirler” diye konustu.
Semsiye altinda bile günes yanigi olusabilir
Plajda semsiye altinda oturulurken bile kumdan yüzde 25 oraninda yansiyan isinlarin kolayca günes yanigina neden olabildiginin altini çizen Uzm. Dr. Kemal Tekes, “Ayni sekilde kar örtüsü de yüzde 50-95 oraninda UV yansimalarina yol açabileceginden dikkatli olmak gerekmektedir. UV isinlarinin yüzde 75’i 2 metre su derinligine ulasabildiginden uzun süren yüzmelerde su içinde de günes yanigi riski dikkate alinmalidir. UVB isinlari ise UV isinlarinin yaklasik yüzde 10’unu olusturur ve günes yanigindan asil sorumlu olan banttir. Güçlü kanser yapici ve erken deri yaslanmasina neden olan etkileri bulunur. Uzun süreli bronzluktan sorumludur” seklinde konustu.
Günes koruyucular deri kanseri olusma riskini azaltabilir
Günes koruyucularinin dünyada yaklasik 100 yila yakin süreden beri kullanilarak, deri kanserlerinden ve zararli isinlardan korunmada önemli bir rol üstlendigini söyleyen Uzm. Dr. Kemal Tekes, “Günesten koruyucular deriye ulasan UV isinlarinin kendi içinde emilmesine, yansimasina veya saçilmasina yol açarak, içeriye geçisini engelleyen krem, losyon, jel veya sprey formundaki organik ya da inorganik maddelerdir. Bir günes koruyucunun etkinligi ürünün SPF degerine dayanir. SPF; günes koruyucu ile korunan derinin, korunmayan deriye oranidir. Örnegin, günes koruyucu kullanmadan günese maruz kaldiginda 10 dakika içinde kizariklik gelisen kiside SPF 15 degerinde ürün kullanildiginda bu süre 150 dakikaya uzamaktadir. Günes koruyucular; fiziksel etkililer ve kimyasal etkililer olmak üzere iki grupta siniflandirilabilir. Fizik etkililer; bariyer olusturarak isinlari deriden saçma ve yansitma yoluyla etki saglar. Hem UVA hem de UVB ‘ye karsi çok etkilidirler. Tahris edici ve alerjik olmamalari nedeniyle son derece güvenilirdirler. Içeriklerindeki büyük partiküller nedeniyle gözle görülür beyaz tabaka olusturarak rahatsizlik hissi verirler, sivilce olusumunu tetikleyebilirler. Ancak son zamanlarda yeni mikronize partiküllü ürünler gelistirilerek bu yan etkileri azaltilmis, kozmetik olarak kabul edilebilirlikleri artirilmistir. Kimyasal etkilileri sayesinde UVA ya da UVB’yi absorbe ederek deriden isinlarin tehlikeli olan kisimlarinin geçisini azaltirlar” dedi.
Günes koruyucular kisiye özel olmali
Sadece güneslenirken degil günlük hayatimizda da en az 15 koruma faktörlü günes koruyucu kullanilmasini ve günes koruyucularin kisinin yasina, deri tipine, mevcut hastaliklari kullandigi tedavilere ve mesleki özelliklerine göre seçilmesi gerektigini vurgulayan Uzm. Dr. Kemal Tekes, günesten korunmak ile ilgili su bilgileri paylasti:
“Günes isinlarinin en siddetli oldugu öglen 11.00 ile 15.00 saatleri arasinda günese çikmamaya özen gösterilmelidir. Gölgede oturulmalidir. Semsiye, sapka günes gözlügü tercih edilmelidir. Sapka seçimi yaparken, isik geçirmeyen dokuma tercih edilmelidir. Kalin kumaslar, siki dokunan kumaslar, yikama ile hafif çekmis kumaslar, polyester giysiler daha yüksek koruyucu özellige sahiptir. Tedavi amaci ile doktor tarafindan verilen bazi ilaçlar (antibiyotikler, dogum kontrol haplari, isotretinoin vb.) ve hatta kozmetik ürünlerin bazilari da derinin günes isinlarina karsi duyarliligini artirmaktadir. Günes koruyucular, günese çikmadan 15-30 dakika önce tüm günes gören bölümlere sürülmelidir. Günes koruyucular 2-3 saatte bir ya da yüzme ve terleme sonrasi yenilenmelidir. Günes isinlarinin gözdeki etkilerini ve katarakt olusmasini önlemek için tam UVA-UVB filtreli günes gözlükleri kullanilmalidir.”
En az 30 faktörlü günes koruyucu kullanilmali
Günesten koruyucu seçerken hem UVA hem de UVB’ye karsi koruma saglayan genis spektrumlu ürünlerin seçilmesi gerektigini dile getiren Uzm. Dr. Kemal Tekes, “Günesten koruyucularin içindeki fiziksel koruyucular günes isinlarini fiziksel olarak engellediklerinden (örnegin çinko oksit veya titanyum dioksit), genis spektrumlu ürünlerde kimyasal koruyucularla birlikte kullanilirlar. Ortalama günes alan bölgelerde kis aylarinda SPF 15 kullanimi yeterli olsa da yaz aylarinda bu deger yetersiz kalir. SPF 15’in altinda koruma kullanilmamali, yaz aylari için en az 30 koruma faktörlü kremler kullanilmalidir” diyerek sözlerini sonlandirdi.
Dermatoloji Uzmanlari Açiklamasi 'Günes Isinlari Deri Yaslanmasina Neden Olabilir'
Yaz aylarinda günes isinlarinin güçlü kanser yapici ve erken deri yaslanmasina neden olan etkileri bulundugunu belirten Dermatoloji Uzmani Dr. Kemal Tekes, “Günes isinlarinin en siddetli oldugu 11.00 ile 15.00 saatleri arasinda günese çikmamaya özen gösterilmelidir. Gölgede oturulmalidir. Semsiye, sapka günes gözlügü tercih edilmelidir. Sapka seçimi yaparken, isik geçirmeyen dokuma tercih edilmelidir. Kalin kumaslar, siki dokunan kumaslar, yikama ile hafif çekmis kumaslar, polyester giysiler daha yüksek koruyucu özellige sahip oldugu için mutlaka kullanilmalidir” dedi.



















