Devlet Konservatuvarı Yeni Eğitim Yılına Başladı

Törende sanatın önemini üzerinde durulurken, müzik alanında ses getiren çalışmaları, yetiştirdiği sanatçıları ve özverili akademik kadrosuyla konservatuvarın MEÜ`nün yüz akı olduğuna vurgu yapıldı.MEÜ Çiftlikköy Kampusu Adnan Saygun Konser Salonu`nda 23 Eylül Cuma günü düzenlenen törene Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Aksan, Rektör Danışmanı Prof. Berika İpekbayrak, Devlet Konservatuvarı Müdürü Öğretim Görevlisi Selahittin Yunkuş ile öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı. Öğrenciler tarafından Konservatuvar Marşı`nın okunduğu törende, Yaylı Çalgılar Dörtlüsü de kısa bir müzik dinletisi sundu.Törende konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Aksan, tam zamanlı ve yarı zamanlı olmak üzere ilköğretim ve lise düzeyinde eğitim verilen Devlet Konservatuvarı`nın gelişimi ile sanatın önemi üzerinde durdu. Latince`de kullanılan “Tek bir alanın bilgisiyle yaşarsanız, yontulmamış bir ağaç gibi olursunuz” sözünü hatırlatan Prof Dr. Aksan, bilim ve sanat ilişkisine dikkat çekti. Öğrencilere seslenen Aksan, “Biraz sanat yönü olmayan bilim adamının ciddi eksiklikleri vardır; bilimden habersiz bir sanatçının da sanatçılığı tartışılır. Bilim ve sanatı birleştirmek için şanslı bir yerdesiniz. En azından kampus içinde bir okulunuz var. Yine de daha iyi olmak istiyorsanız öncelikli ve önemli olan şey kendi çabanızdır” dedi.Devlet Konseravtuvarı`nın, Andante Dergisi tarafından düzenlenen Donizetti Klasik Müzik Ödülleri`nde `Yılın En İyi Müzik Eğitim Kurumu Ödülüne` layık görüldüğünü hatırlatan Prof. Aksan, gelinen yerden geriye gitmeme sorumluluğunu taşıdıklarını da vurguladı. Konservatuvarın fiziki anlamada ise çok ilerleme kaydettiğinin altını çizen Aksan, oluşturulan akıllı sınıfların faaliyete geçmesiyle birlikte fiziksel altyapı açısından ciddi bir eksikliğin kalmayacağını belirtti.Konservatuvar Müdürü Öğretim Görevlisi Yunkuş da `Donizetti Müzik Ödülü`nün önemine işaret ederek, bu ödülü korumakla sorumlu olduklarını kaydederek, “Bunun için hepimize, özellikle öğretmenlere çok önemli görevler düşüyor. Çünkü konservatuvar öğrencisi yetiştirmek zor bir iştir. Herhangi bir devlet okulunda ya da herhangi bir özel müzik okulunda ders yapmaya benzeyen bir iş değildir bu. Hepimizin el ele verip çok iyi sanatçı yetiştirmesi gerekiyor” diye konuştu.Konuşmasında bazı sorunları da dile getiren Yunkuş, özellikle Milli Eğitim müfredatından doğan sıkıntılar üzerinde durdu. Kendi istedikleri dersleri istedikleri gibi programa koyamadıklarından yakınan Yunkuş, şöyle konuştu: “Bu çocukları sanatçı olarak yetiştirmek istiyoruz ama örneğin; Türkiye gibi bir coğrafyada Mitoloji dersi, Felsefe dersi, Estetik dersi yok. Ama 5 saat dil ve edebiyat dersi var. İlköğretimde neyse ama en azından lise 9`dan sonra bazı şeylerin değişmesi gerekiyor.”