Dicle Elektrik Dağıtım Aş ve Dicle Elektrikperakende Satış Aş'nin Devir Teslim ve İmza Töreni

DİYARBAKIR - Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, "Geçen yıl enerji ithalatımız cari açığımızın oldukça üzerinde, 60 milyar dolar olarak gerçekleşti. Türkiye enerjiye bağımlı bir ülke. Dolayısıyla enerjimizi her türlü kayıp ve kaçağı önleyerek son derece verimli şekilde kullanmak durumundayız" dedi.

Dicle Elektrik Dağıtım AŞ ve Dicle Elektrik Perakende Satış AŞ'nin devir teslim ve imza töreni, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Kalkınma Bakanı Yılmaz ile Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mendi Eker'in katılımıyla gerçekleştirildi.

Rönesans Düğün ve Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen törende konuşan Bakan Yılmaz, Dicle bölgesinin elektrik dağıtım işinin bundan sonra özel sektör tarafından gerçekleştirileceğini belirterek, bunun, tüm Türkiye'de yapılan bir uygulamanın son derece önemli bir bölgeye yaygınlaştırılması olduğunu söyledi.

Bakan Yılmaz, birkaç bölgede daha devir teslimin greçekleşmesi halinde tüm Türkiye'de elektrik dağıtım işinin artık özelleştirilmiş olacağını vurgulayarak, böylece uzun bir sürecin tamamlanacağını kaydetti.

Türkiye'de bunun geçmişte çok mücadelesinin yapıldığına dikkati çeken Yılmaz, şöyle konuştu:

"Sadece devlet ve kamu kurumlarıyla bu işlerin yapılması verimlilik getirmiyor, kalkınma ve gelişmemiz sağlanamıyor. Kamu özel sektör işbirliği son derece önemli. Türkiye enerjiye büyük fatura ödüyor. Geçen yıl enerji ithalatımız cari açığımızın oldukça üzerinde, 60 milyar dolar olarak gerçekleşti. Türkiye enerjiye bağımlı bir ülke. Enerjisini dışarıdan ithal etmek durumunda olan bir ülke. Dolayısıyla biz enerjimizi her türlü kayıp ve kaçağı önleyerek son derece verimli şekilde kullanmak durumundayız.

Aslında bizim manevi değerlerimiz de israftan kaçınmamızı kaynaklarımızı en iyi şekilde kullanmayı bize öğretiyor. Enerjiyi verimli kulanmamız rekabet gücümüzü artıracağı gibi çevre açısından da önemli. Ekonomimizi ve çevremizi korumak istiyorsak enerjiyi daha verimli kullanmak, dünyaya daha az karbon salınımı sağlamak durumundayız. Tüm bu sebeplerle enerjimizi kayıt içinde ve israfa yol açmadan kullanmalıyız."

-"İsraf edilmeyen enerji en ucuz enerjidir"

"İsraf edilmeyen enerji en ucuz enerjidir, en temiz enerjidir. İsraf edilmeyen bir enerji yapısı oluşturmak için de sistemimizi çok iyi kurmamız gerekiyor" diyen Yılmaz, bu açıdan özel sektörün dağıtım işine girmesi ve Türkiye'deki dağıtım sektörünün Avrupa standartlarına adım adım ilerlemesinin son derece önemli olduğunu anlattı.

Bakan Yılmaz, son günlerde yasalaşan 10'uncu 5 yıllık kalkınma planında 25 öncelikli dönüşüm programlarından ikisini enerji alanına ayırdıklarını dile getirerek, "Programlarımızdan birisi 'Yerli Üretimi Destekleme ',diğeri de 'Enerjide Verimlilik' programı. Bugün Başbakan Yardımcısı Ali Babacan başkanlığında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız ile enerji verimliliği konusunu ele alan bir toplantı gerçekleştirdik. Önümüzdeki günlerde enerji verimliliği ile ilgili somut adımlar atıldığını da göreceksiniz" diye konuştu.

Yurt içi üretime yapılan yatırımların sonuçlarının daha orta vadede görüleceğini ancak enerji verimliliğinde yapılan yatırımlar ve atılan adımların hemen sonuçlarının alınabileceğini ifade eden Yılmaz, şöyle devam etti:

"Gelecek 5 yıllık süreçte kurulu gücümüzü 78 bin megavata çıkaracağız. Bunu yaparken çevreye en az maliyetle gerçekleştirmeye gayret göstereceğiz. Dolayısıyla yenilenebilir enerjiye önem vermeye devam edeceğiz. Enerjide çevreye en duyarlı son teknolojileri kullanmaya önem vereceğiz. Jeostratejik konumumuzla enerjide transit ve terminal ülke konumumuzu pekiştireceğiz. Nükleer enerji dahil olmak üzere yeni bir takım teknolojileri de ülkemize kazandıracağız."

-Siyasi ve toplumsal enerji

Bakan Yılmaz, enerjiyi verimli kullanırken siyasi ve toplumsal olarak da verimli kullanılması gerektiğine dikkati çekerek, şöyle dedi:

"Çözüm süreci ile Türkiye'nin toplumsal enerjisini de verimsiz kullanmayı terk edip içimizde boş yere tükettiğimiz enerjiyi, bir araya gelerek ortak hedefler etrafında değerlendirmeliyiz. Kardeş kanının akmadığı, huzurun ve güvenin olduğu bir ortamda özellikle Doğu ve Güneydoğu'da yıllardır kullanılmamış potansiyel daha hızlı şekilde harekete geçecek. Sağladığımız altyapılarla ve yeni teşviklerle özel sektörün Diyarbakır'da ve diğer illerimizde daha fazla yatırım yaptığını göreceğiz. Böylece kalkınma süreci hızlı şekilde devam edecek. Bir taraftan bu bölgelerimiz daha fazla refah ve huzur görürken, diğer taraftan Türkiye'nin 2023 hedeflerine yürüyüşüne bu bölgelerimizin daha fazla katkıda bulunduğunu göreceğiz."

-Enerji sorunu

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eker, Dicle Elektrik Dağıtım AŞ ve Dicle Elektrik Perakende Satış AŞ'nin devir teslim töreninin hayırlı olmasını temenni etti.

Bölgede Şanlıurfalı'nın, Mardinli'nin, Batmanlı'nın ve Diyarbakırlı'nın gündelik hayatındaki en önemli meselelerden birinin enerji ve elektrik olduğuna dikkati çeken Eker, 10 yılı aşkın süredir Diyarbakır milletvekili olarak parlamentoda görevli bir kişi olarak vatandaşlardan gelen talepler içerisinde en yoğun ve toplumsal olarak herkesin canını en çok acıtanın enerji konusu olduğunu vurguladı.

Bakan Eker, 2006 yılından itibaren özeleştirme kapsamına alınan ancak geçen zaman içerisinde devir gerçekleşmediğinden dolayı bir takım geliştirme yatırımlarının yapılamaması, meselenin bir çözüme kalıcı olarak bağlanamaması sebebiyle hem vatandaşın yaşam kalitesi yönünden olumsuz etkilendiğini hem de kamu yararının ciddi şekilde zarar gördüğünü belirtti.

Bugün bu sorunun çözümü ile karşı karşıya olunduğunu dile getiren Eker, şunları söyledi:

"Bunu önemli bir fırsat bilip başarıya ulaşmasında gerek kamunun, gerek ilgili kurum ve kuruluşlar ile ilgili bakanlıkların gerekse de elektrik idaresini devralacak firmaların ve bölgede yaşayan vatandaşların ortak bir irade ile hareket etmesi ve çözümü kolaylaştırması gerekiyor. 5 milyar kilowat saat civarında bir tüketim olduğunu biliyoruz. Önemli bir kısmının tarımsal sulamada kullanıldığını da biliyoruz. Bu bölgenin giderek artan enerji ihtiyacının daha kaliteli, daha sürekli ve vatandaşın hayatına fayda getirecek bir anlayışla uygulanması son derece önemli."

-Çözüm süreci

Bakan Eker, bölgedeki meselelerin aslında bir ana meseleye bağlı olduğunu vurgulayarak, onun da Kürt meselesi olduğunu söyledi.

Enerji meselesinin diğer pek çok mesele gibi bundan etkilendiğini ifade eden Eker, "Çözüm süreci bölgeye sağlayacağı barış ortamı ile tüm Türkiye'yi nasıl ki rahatlatacak ve ileriye götürecekse elektrik gibi tüm sektörlerin tamamının çözüme kavuşmasında da bu süreç önemli" dedi.

Bölgedeki başarılı bir uygulamanın elektrik özelleştirmelerinde Türkiye'nin diğer bölgelerine de örnek teşkil edeceğini kaydeden Eker, özelleştirme uygulamasının başarıya ulaşmasında çaba sarf edilmesi gerektiğini anlattı.

Bakan Eker, üretici ve çiftçilerle yakın bir diyaloğun önemli olduğuna dikkati çekerek şöyle konuştu:

"Gerçekte makul çözümlerle bu geçiş sürecini atlatmamız ve başarıya götürmemiz lazım. Hayırlı bir teşebbüs olduğunu düşünüyorum. Atılacak imzanın tarihi olduğunu vurguluyorum. Bu devrin bundan sonraki süreçte bölgenin kalkınmasına pozitif etki yapmasını diliyoruz. Aynı zamanda elektrik kesintilerinden zarar gören elektronik eşyaları bozulan binlerce, on binlerce insan var. Umarız bundan sonra bölgedeki tüm vatandaşlarımızın yaşam kalitesi artar, uğradıkları zarar asgariye iner ve kamu da bundan çok daha yüksek menfaat sağlar. Bunun umudu ve beklentisi içerisindeyiz."

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile